kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 19 Ocak 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
John Travolta, Cumartesi Gecesi Ateşi ve Ucuz Roman'dan sonra yine dansıyla izleyenleri şaşırtacak!

Travolta şişman bir kadın olursa!..

ATİLLA DORSAY
ATİLLA DORSAY
Hollywood'un lanetli çocuklarından, bir avuç filminde, sanki tümüyle entelektüel jargona ait sözcükler olan 'kitsch' (belki 'sanatsal zevksizlik' diye çevrilebilir!) ve hatta onun bir adım ötesi olan 'camp' kavramlarının sinemadaki en bilinçli yansımasını yaratmış olan John Waters'ın tanınmış bir filminin yeniden çevrimi. 1989 yapımı film, yakın yıllarda bir sahne müzikaline kaynaklık etmiş, ordan da bu film doğmuştu. Biliyorum, bu yeni filmi Waters'ın filmiyle kıyaslayıp küçümseyenler çıkacaktır (çıktı bile!). Ama hiç aldırmayın... Waters'ın filmi de aslında matah bir şey değildi ve ünlü film kılavuzlarında tek yıldızın ötesine çıkamadı. Ama belki bu sayede bir kültfilm oldu çıktı. Ne var ki karşımızdaki film, aslında belki daha eğlenceli. Kendi adıma, beni son zamanlarda en çok eğlendiren film oldu. Üstelik aslını yakın zamanda bizde de çıkan DVD'sinden izlediğim halde... Film, ilkinin tüm temel özelliklerini koruyor. 1960'ların başında Baltimore'lu yeni-yetme ve iyice şişman bir kızın 'yırtması', yani özlemlerini gerçekleştirip üne kavuşmasının öyküsü bu... Şişman ama yetenekli kızımız, kendisi kadar şişman annesi, hoşgörülü bir oyuncakçı olan babası ve delişmen arkadaşının da desteğiyle, o yılların Amerikan TV'sinin tipik gençlik programlarından birine katılıyor: Dönem modasının ayrılmaz parçası olan bir saç spreyi markasını tanıtan bir program... Ve orada, kendisinden çok daha güzel kızlara, kanalı yöneten ırkçı bir cadıya rağmen; dönemin Baltimoru'nda, giderek tüm ABD'de hüküm süren ve zencileri ancak haftada bir gün yapılan 'zenci saati'nde gösterebilen bir program anlayışına da karşı çıkarak, şöhrete ulaşıyor. Film, iyi seçilmiş oyuncuları, ilk filmden tümüyle farklı, ama son derece keyifli şarkıları, buram buram gençlik (elbette 60'ların gençliği) kokan koreografisiyle, tam bir eğlencelik. Bu sağlam altyapıya, kendine özgü oyunculuklar da ekleniyor. John Travolta'yı hiç kadın, hem de iyice etlibutlu bir kadın olarak düşünebilir miydiniz? Üstelik Travolta, ilk filmdeki Waters'ın gözde oyuncusu, Divine adlı travestinin tersine, sadece kendisi olmanın ötesine geçerek bir karakter yaratıyor: Fiziksel olarak tümüyle dönüşerek... Hele kocası (!) Christopher Walken'la danslarını görmeyenler, çok şey kaçırmış olacak. Film, yine ilkine kıyasla ırkçılık eleştirisine daha çok yer veriyor. Dönem Amerikası'nda varolan ve o yıllarda tavan yapan zenci düşmanlığı eleştiriliyor: Belki eleştirinin en iyi biçimi olan gülünçleştirme ve alay yoluyla... Ve böylece bu sempatik gençlik müzikali ve 60'lar kültürüne saygı gösterisi, mesajıyla da bir adım öne geçiyor...

HAIRSPRAY * * *
Yönetmen:
Adam Shankman, Senaryo: Leslie Dixon, Görüntü: Bojan Bazelli, Müzik: Mark Shaiman, Oyuncular: John Travolta, Michelle Pfeiffer, Nikki Blonsky, Elijah Keller, Christopher Walken, Queen Latifah, Amanda Bynes, James Marsden, Brittany Snow, Allison Janney/ Warner Bros yapımı.
Haberin fotoğrafları