kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 14 Ocak 2008, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
YAVUZ DONAT

Üniversitede demokrasi

Zafer Hocam" dedik:
- Bilim olmadan asla... Üniversiteler gözbebeğimiz... Dünya ile yarışacaksak, üniversitelerin yetiştireceği kadrolarla yarışacağız.
Sonra da sorduk:
- Üniversitelerde "ayar" ne zaman bozuldu?... Ve "nasıl" bozuldu?
Prof. Dr. Zafer Üskül:
- 12 Mart 1971'de. Muhtıra olayında. 12 Eylül 1980'de. İhtilalde.
- Birbirlerini Sıkıyönetim Komutanı'na şikayet eden hocalar oldu.
- 1402'likler var ya... Üniversiteden uzaklaştırılan hocalar... Çoğunu kim ihbar etti sanıyorsunuz?
Akıl alır gibi değil...
Bir hoca, başka bir hocayı nasıl şikâyet eder? Prof. Üskül:
- Bilimsel gücü az olan, bilimsel gücü yüksek olanı karalar... Hele bir de, belli makamlar için yarış varsa.
- Yani üniversitede yönetici olmak meselesi.
- Evet.
Prof. Üskül:
- Genellemek doğru değil ama yönetim konusunda bir gözlemim oluştu.
- Bilimsel açıdan daha az yeterli olduğu düşüncesini taşıyan, bu açığı, yönetim makamının verdiği yetkilerle kapatmak istiyor.

- Hocam gelelim işin püf noktasına... Üniversite ve demokrasi.
- Çok acı ama, hocaların tamamının demokrat olduklarını söylemek zor. Demokrasi istiyor fakat kendisi demokrat olmakta zorlanıyor.
Gülerek "araya" girdik:
- Bu sadece üniversitede mi?.. Demokrasiyi "sadece kendisi için isteyen" her yerde var.
Zafer Hoca:
- Evet... Toplumda yaygın... İşleri kendimize yontmada üstümüze yok... "Demokrasi ama sadece benim için demokrasi" duygusunun üniversitede yaygın olması üzücü.