kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 9 Ocak 2008, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Rapora konu olan dönemin Adalet Bakanı Cemil Çicek

Rüşvetçi holdinginiz var, soruşturmadınız

SEÇKİN ÜREY
OECD Türkiye'yi rüşvetle mücadelede isteksiz davranmakla suçladı. Kurum, ismini vermediği bir holdingin komşu bir ülkede karıştığı rüşvet skandalı ile ilgili Türkiye'nin bir türlü soruşturma yapmadığı iddiasıyla eleştiride bulundu..
Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü'nün (OECD) Yabancı Kamu Görevlilerinde Rüşvetle Mücadele Konvansiyonu'nun Türkiye'de uygulanmasıyla ilgili raporundan sert eleştiriler geldi. Raporda özellikle ismi açıklanmayan bir Türk holdinginin Türkiye'ye komşu bir ülkede rüşvet verdiğinin ortaya çıkması ve yönetim kurulu başkanı ile yöneticileri hakkında söz konusu ülkede yargılanıp ceza almalarına rağmen soruşturmanın Türkiye ayağının engellendiği vurgulandı. Söz konusu Türk holdingin ismi açıklanmıyor ancak yabancı bir şirketin lisansıyla Türkiye'de enerji üretimi de yaptığı belirtiliyor. Rüşvet soruşturmasının engellenmesi 79 sayfalık rapordaki eleştirilerin merkezini oluşturdu. Türk holdinginin komşu ülkenin devlet memurlarına rüşvet vermesi ve devamında Türkiye'de engellenen soruşturma konusu şöyle gelişti: "Mayıs 2007'de Türkiye'ye raporu hazırlamak için gelen OECD heyetine, kamu kurum ve kuruluşlarıyla yaptığı görüşmelerde ve yönelttiği soru formlarında yabancı devlet memurlarına rüşvet verilmesiyle ilgili somut bir soruşturma olmadığı bilgisi verildi. OECD heyeti bir soruşturma talebinin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından reddedildiği bilgisi üzerine konunun üzerine gitti. Bir Türk holdinginin iştiraki Ağustos 2003 ile Aralık 2005 arasında Türkiye'ye komşu bir ülkedeki faaliyetleri için söz konusu ülkenin devlet memurlarına birden fazla sayıda rüşvet ödemeleri yaptı. Komşu ülkede olay ortaya çıkınca, ülkenin adli organları 5 Mayıs 2006'da Adalet Bakanlığı'na başvurarak soruşturmanın Türkiye ayağının yapılmasını talep etti. Dosya 15 Mayıs 2006'da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderildi. Komşu ülkeden gelen dosyada tanık ifadeleri ve banka kayıtları vardı. Başsavcılık, konuyla ilgili takipsizlik kararı verdi." Rapora göre incelemede savcılık, Gelir İdaresi Başkanlığı ve Mali Suçları Araştırma Kurulu'na iddialarla ilgili her hangi bir talepte bulunmadı. OECD heyetine ise dosyanın reddiyle ilgili olarak şirketin Türkiye'de kayıtlı olmadığı, suç Türkiye'de işlenmediği için dosyanın kapatıldığı iletildi. Raporda ise rüşvet suçunun holdingin Türkiye'deki üst düzey yönetiminin bilgisi dahilinde gerçekleştiğine dair deliller bulunduğu için soruşturma yetkisinin verilmesi gerektiği vurgulandı.