kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 9 Ocak 2008, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Bin yıllık dostluğu kurda kuşa yem etmem

Yeni Haber
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Hiç kimse kendini boş umutlara kaptırmasın, Türkiye'nin huzurunu, istikrarını bin yıllık kardeşlik ruhunu kurda kuşa yem etmeyiz'' dedi.

Erdoğan, partisinin il başkanları toplantısında yaptığı konuşmada, Anadolu'nun değişik yerlerini ziyaret ettiğinde, özellikle ''yaşlı amcaların'', ''bizim son umudumuzsunuz'' dediklerini belirtti. ''Bunu kimler söylüyor, işte bu ülkenin geçmişinden bu güne her şeyini yaşamış olanlar söylüyor'' diyen Erdoğan, bu umudun sönmemesi gerektiğini kaydetti. Erdoğan, şöyle konuştu:

''Türkiye'nin sıkıntılı dönemlerini aşmak adına dümeni demokrasinin dışına çevirdiği her dönemde, daha ağır sıkıntıların içine sürüklenmiştir. Değişmenin, kalkınmanın bir türlü istikrarlı, devamlı, yerleşik bir nitelik kazanamaması, demokratik istikrarın kazanılamamasındandır. Bunun suçunu herkesten önce siyasetçiler kendilerine sormalı. Çünkü, siyaseti bu ülke için umut olmaktan çıkaranlar kifayetsiz, yeteneksiz siyasetçilerdir. Kendi menfaatini düşünmekten ülkesini, milletini unutanlardır. Türkiye'nin düz bir ilerleme çizgisinde ilerlemesini, kırılmalar yaşamadan kalkınmasını ve istikrarını sürdürmesini istemeyenlerin varlığı aşikardır. Bugün var, siyasetin içinde var, bırakın vatandaşları, siyasetin içinde...

Şu anda siyaset yapanlar içinde Türkiye'nin kalkınmasını istemeyenler var. Bunu böyle bilelim. Dikkat edin, çözüm üretmek diye bir derdi olmayanlar sadece karanlığa tükürüyorlar, karanlığa taş atıyorlar. Bunları böyle bileceğiz. Onun içinde onlara cevap yetiştirmeye çok fazla zaman ayırmayalım. Kendimizi bunlarla çok fazla da yormayalım. Enerjimizi oraya harcamayalım. Bizim enerjimizi harcayacağımız bu ülkede çok yer var. Biz enerjimizi ülkemizde hizmet üretmeye harcayacağız. Ve biz enerjimizi tüm dünyaya ayıracağız ki, Türkiye'nin muasır
medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmasını gerçekleştirelim.''

''KİRLİ OYUNLAR''

Huzur ve istikrarın bu ülkenin her yanına dalga dalga yayılmasından, 70 milyon insanın kalplerinden yeniden mutlu ve müreffeh bir Türkiye heyecanının filizlenmesinden rahatsız olanların kirli oyunlarını bugün de hep birlikte izlediklerini kaydeden Erdoğan, şöyle devam etti:''Buradan çok açık ve net olarak ifade ediyorum. Hiç kimse kendini boş umutlara kaptırmasın. Türkiye'nin huzurunu, istikrarını bin yıllık kardeşlik ruhunu kurda kuşa yem etmeyiz. Birlikte yaşama irademiz her zamankinden çok daha güçlenmiştir, daha da güçlenecektir. 70 milyon
insanımızın kalbi birlikten, vahdetten yanadır. Bunu Diyarbakır'da bu hafta sonu yaptığımız ziyarette özet olarak gördük. Bütün o ağır bedele, faturalara rağmen gördük, hamdolsun tevekkülü gördük. O işte bizim milletimizin değer yargılarından kaynaklanan kaza ve kader meselesidir.

Milletimizin büyük fedakarlıklarla, büyük zorluklara, sıkıntılara göğüs gererek, elde ettiği kazanımları, hiçbir ihanet planına inşallah kurban etmeyiz, etmeyeceğiz.

Kim Türkiye'nin huzur ve istikrarının pamuk ipliğine bağlı olduğunu düşünüyorsa gaflet uykusundadır. Bu millet üstündeki ölü toprağını silkeledi. Umudunu ve öz güvenini yeniden kazandı.Şimdi gelecek hedeflerine doğru kararlılıkla ilerliyoruz. Ben dünyada bu milletin var oluş iradesini kıracak bir güç göremiyorum. Göreceksiniz, son çırpınışlar da fayda etmeyecek. Türkiye, medeniyet yolundan dönmeyecektir. Yaralar alırız. Yaralarımızı millet olarak bir bütün olarak, dost
olarak, kardeş olarak asırlardır sardığımız gibi sarar yolumuza devam ederiz. Türkiye'nin büyük zenginlikleri vardır. Ama en büyük zenginliği, gücü, bu sarsılmaz millet olma bilincidir. Bunu herkes iyi bilmelidir.''

''MİLLETİMİZİN UZAĞINDA KALMADIK''

Türkiye'de sadece beş yıl gibi kısa bir zaman içinde bütün dünyayı şaşırtan bir değişim yaşandığını belirten Başbakan Erdoğan, bu değişimin nasıl gerçekleştirildiğinin akıldan çıkarılmaması gerektiğini söyledi.Erdoğan, bu değişimin demokrasi, millet uyumu, millet beraberliği, değişim ruhu, değişim bilinci ile gerçekleştirildiğini ifade etti.

Erdoğan, şöyle konuştu:

''AK Parti hükümetleri, değişimin güzergahını cesaret ve kararlılıkla belirlemiş, Türkiye'nin kaynaklarını doğru yönetmiş, suistimale ve popülizme yüz vermemiş ve en önemlisi demokrasiye, milli iradeye sadakatini bir an bile yitirmemiştir.
Geçen 5 yıllık zamanın tek bir anında bile milletimizin sesine asla sağır kalmadık, milletimizin beklentilerine yabancı olmadık.Milletimiz de bizim samimiyetimize, dirayetimize ve liyakatimize inandı, bize güvendi, büyük bir destek verdi, omuz omuza Türkiye'nin ileri hedeflerini kovaladık, kovalıyoruz.

Zorluklarla, engellerle karşılaştık, asla yılmadık, yorulmadık. Kazandıklarımız bizi şımartmadı, bulunduğumuz makamları tapulu malımız olarak görmedik. Akşam başımızı yastığa koyduğumuzda her günün, her saatin, her anın muhasebesini yapmayı ihmal etmedik.Milletimizin uzağında kalmadık, her zaman onların arasında olmaya devam ettik, ama onların yüzüne, gözlerinin içine baktığımız kadar vicdan aynamızda gönül rahatlığıyla kendi yüzümüze de baktık. Şükürler olsun, sandık ortaya her konduğunda milletin terazisinde doğrularımız ağır bastı, her siyasi yarıştan alnımızın akıyla çıktık. İnşallah, sandıktan milletimizin rızasını alarak nasıl yüz akıyla çıktıysak, bütün hesapların görüleceği hesap gününden de hesabımızı doğru tutmuş olarak yüzümüzün akıyla çıkarız. Zira biz, millete siyaset
dikte etmiyoruz, milletin siyasetini iktidara taşıyoruz. Çünkü biz, milletimizle aynı istikamette yürüyoruz. Bunu da kılı kırk yararak, hesabımızı her an önce Allah'a, sonra milletimize vermeye hazır olarak ve nereye doğru yürüyeceğimizi, nerede duracağımızı iyi bilerek yapmaya bundan sonra da devam edeceğiz.

Geleceğimizin aydınlık olacağından en ufak bir şüphem yok. Umutsuzluğa, karamsarlığa zerre kadar prim vermeyen, Türkiye'yi bir bütün olarak kucaklayan bir kadroyuz. Ülkeme, milletime ve siz değerli dava arkadaşlarıma sonuna kadar inanıyor, güveniyorum. Yetmiş milyon insanımızın hayallerinin gerçek olmasına, aydınlık ufuklara ulaşmaya az kaldı. Yeter ki, istikameti şaşırmayalım. Yeter ki, kardeşlik ruhumuzu, hizmet aşkımızı yaralamak isteyenlere fırsat vermeyelim. Yeter ki, adalet ve kalkınma çıtasını milletimizle birlikte her gün biraz daha yükseltelim.''