kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 3 Ocak 2008, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Erdoğan: Önlem alınmazsa iflas ederiz

Yeni Haber
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan sosyal güvenlik sisteminin yeniden yapılandırılmasının zorunluluk haline geldiğini belirterek "Burada ülkemiz nüfusunun geleceğini güvence altına almanın kararlarını, bedeli ne olursa olsun gerçekleştirmek durumundayız. Türkiye, 20-30 yıl sonra sosyal güvenlik alanında iflas noktasına gelecektir." dedi

Başbakan Erdoğan, Başbakanlık Yeni Binada gerçekleştirilen Ekonomik ve Sosyal Konsey Toplantısı'nın açılışında yaptığı konuşmada, hükümet olarak sosyal diyaloğa önem verdiklerini, yeni dönemde bunun yeni bir adımını attıklarını söyledi.

''Türkiye'nin sorunlarının çözümünde diyalog mekanizmasını en etkili şekilde çalıştırmaya, sorunları istişare ederek çözüm yoluna koymaya azami dikkati gösterdik'' diyen Erdoğan, Türkiye'nin bugün her alanda yakaladığı heyecan ve dinamizmin temelinde de bu diyalog ve istişare mekanizmasının yer aldığını ifade etti.

Erdoğan, Avrupa Birliği sürecinde, yeni Anayasa taslağı hazırlıklarında, toplumu, çalışanları yakından ilgilendiren diğer konularda sivil toplum örgütleri ve sosyal tarafların görüşlerinin kendileri için hayati derecede önemi taşıdığını anlattı. Başbakan Erdoğan, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da sivil toplum örgütleri ve sosyal taraflarla uyum, diyalog ve istişare içinde olmaya ve çalışmaya devam edeceklerini ifade etti.

Sosyal güvenlik sisteminin yoksulluğun ve gelir dağılımındaki eşitsizliklerin önlenmesi ile toplumsal huzurun sağlanmasında çok önemli rol oynadığını vurgulayan Erdoğan, Türkiye'de yaklaşık 13 milyon aktif sigortalı bulunduğunu dile getirdi.

Sistemden yaklaşık 8 milyon kişinin aylık aldığını bildiren Erdoğan, çalışanların bakmakla yükümlü olduğu kişilerle beraber sosyal güvenlik şemsiyesinin yaklaşık 60 milyon kişiyi kapsadığını söyledi. Yeşil kartlılar da ilave edildiğinde sağlık hizmetleri karşılananların oranının nüfusun yüzde 90'ını geçtiğini ifade eden Erdoğan, bu bakımdan sosyal güvenliğin tüm vatandaşları çok yakından ilgilendiren önemli bir konu olduğunu anlattı.

''GELİRLER GİDERLERİ KARŞILAYAMIYOR''

''Mali yükü her geçen gün daha da ağırlaşan, yalnızca günümüzü değil, gelecek nesilleri de ilgilendiren'' sosyal güvenlik konusunu 2005 yılında olduğu gibi tekrar Ekonomik ve Sosyal Konsey'in gündemine getirerek tartışmak istediklerini belirten Erdoğan, bir önceki toplantıda sosyal tarafların çok önemli katkıları olduğunu ifade etti.O toplantıda kendilerine iletilen 179 önerinin 110'unun tasarılara yansıtıldığını bildiren Erdoğan, şunları kaydetti:

''Günümüzde birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de sosyal güvenlik sisteminin yeniden yapılandırılması bir zorunluluk haline gelmiştir. Buna güncelleştirme de diyebiliriz.

Hepimizin bildiği gibi sosyal güvenlik sistemimizde çok önemli yapısal sorunlar mevcuttur. Farklı standartlara göre işleyen beş farklı sigorta rejimi bulunması sistemimizi karmaşık hale getirmektedir. Farklı rejimlerde yer alan kişiler sosyal sigorta haklarından farklı kriterlere göre yararlanmakta ve tabi oldukları normlar dağınık bir yapıda bulunmaktadır.

Sosyal güvenlik sisteminin diğer bir önemli sorunu da gelirlerin giderleri karşılayamamasıdır. Sistemin aktöryel dengelerinin bozulmasından dolayı sosyal güvenlik kuruluşlarına her yıl bütçeden büyük miktarlarda transferler yapılmaktadır. SSK, BAĞ-KUR ve Emekli Sandığı'na bütçeden yapılan toplam transfer 2006 yılında yaklaşık 23 milyar Türk Lirasıdır. Bu rakam GSMH'nin yaklaşık yüzde 4'ünü oluşturmaktadır.

Sosyal güvenlik kurumlarına bütçeden yapılan transfer tutarı geleceğimizi inşa eden yatırım bütçesinin neredeyse iki katıdır.''Başbakan Erdoğan, sosyal güvenlik kurumlarına 2006 yılında yapılan transfer tutarı ile 400 yataklı 150 hastane ya da 16 derslikli 8000 ilköğretim okulu yapılmasının mümkün olduğunu söyledi.

"ÜLKE NÜFUSUNUN GELECEĞİNİ GÜVENCE ALTINA ALMALIYIZ"

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye'nin, 20-30 yıl sonra sosyal güvenlik alanında iflas noktasına geleceğini kaydederek, ''Ülkemiz nüfusunun geleceğini güvence altına almanın kararlarını, bedeli ne olursa olsun gerçekleştirmek durumundayız'' dedi.Başbakan Erdoğan, Ekonomik ve Sosyal Konsey toplantısında yaptığı konuşmada, 1994 yılından günümüze kadar 851 milyar YTL sosyal güvenlik açığı gerçekleştiğini belirten Erdoğan, bu rakamın kamu borç stokunun 3,5 katı olduğunu bildirdi.

Erdoğan, konuşmasında şunları kaydetti:
''Sistemin giderek büyüyen açıkları, önlem alınmadığı takdirde ülkemizin gelecek yıllarını ipotek altına almaktadır. Bu tabii ki hepimizin ortak sorunudur. Bu gemide hep beraber seyahat ediyoruz. Selamete çıkabilmek için de hep beraber dayanışma içerisinde, ortak aklın çizdiği istikamette bunu sürdürmek durumundayız.

Nüfusumuzun yapısı önümüzdeki 25-30 yıl içinde değişecek ve şu andaki gelişmelere baktığımızda giderek de yaşlanacaktır. Şu anda genç ve dinamik bir nüfusa sahibiz. Ancak bu genç nüfusumuza rağmen büyük sorunlar yaşayan sosyal güvenlik sistemi, yaşlı nüfus sorununu yaşamaya başladığımızda sürdürülemeyen hale gelecektir.''

Başbakan Erdoğan, 1990'lı yıllarda yapılması gereken düzenlemeler yapılmadığı için Türkiye'nin, bugün bu duruma geldiğini belirtti.Geçmişte siyasi atmosfere hakim olan popülizm, rehavet ve kısa vadeli çözümlerin, sosyal güvenlik sistemini ciddi ölçüde tahrip ettiğini, sonraki nesillere ağır yük bıraktığını ve bugün bu faturaların kısmen ödenmeye başlandığını, bundan sonra da ödenmeye devam edeceğini ifade eden Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

''Eğer bugün bizler bu reformları yapmazsak şunu samimiyetle söylemek istiyorum ki bunu asla bir ideolojik zemine oturtamayız. Ne bunda bizim hakkımız var, ne başkalarının hakkı var. Burada ülkemiz nüfusunun geleceğini güvence altına almanın kararlarını, bedeli ne olursa olsun gerçekleştirmek durumundayız. Türkiye, 20-30 yıl sonra sosyal güvenlik alanında iflas noktasına gelecektir.

''BİZİM İÇİN HAYIR DUASI OKUMAZLAR''

Çocuklarımıza, gelecek nesillerimize mevcut sistemin giderek ağırlaşan sorunlarının bedelini ödetme hakkına sahip değiliz. Başka ülkeler gelecekte onların bir ortak havuzdan istifade edebilmesi için adeta cash (nakit) paraları bırakırken, biz hüzün bırakırsak, biz onlara dert küplerini bırakırsak herhalde onlar da bizim için hayır duası okumazlar.Bu ülkenin geleceğine yatırım yapmak ve sosyal güvenlik sisteminin performansını iyileştirmek hepimizin ortak görevidir. Bu süreçte bazı kesimlerin fedakarlıkta bulunması gerekebilir. Bunu bir pazarlık alanı olarak asla görmemeliyiz.

Biz hükümet olarak siyasi bedeli her ne olursa olsun sosyal güvenlik sisteminin sorunlarının çözülmesi için elimizi taşın altına koyduk.''

''ADİL, KOLAY, ERİŞİLEBİLİR BİR SOSYAL GÜVENLİK SİSTEMİ''

Başbakan Erdoğan, 2002 yılının kasım ayında açıkladıkları Acil Eylem Planı çerçevesinde sosyal güvenlik reformu çalışmalarına başladıklarını belirterek, bu kapsamda üç kurumu tek çatı altında toplayan Sosyal Güvenlik Kurumunun 2006 yılının kasım ayında fiilen hayata geçtiğini hatırlattı. Erdoğan, bu sayede reformun önemli bir aşamasını tamamlamış olduklarını da ifade etti.

''Bütün vatandaşlarımızı kapsayan ve herkese aynı standartlarda kaliteli hizmet sunan, adil, kolay erişilebilir bir sosyal güvenlik sistemi kurmayı hedefliyoruz'' diyen Başbakan Erdoğan, bu amaçları gerçekleştirmek için 5510 Sayılı Kanun'un hazırlandığını dile getirdi. Erdoğan, bu kanunun yürürlüğe girmesiyle birlikte sistemin açık vermesine neden olan sorunların ortadan kaldırılacağını vurguladı. Vatandaşların sosyal güvenlik hakları açısından kaynaklanan sorunları da gidereceklerini belirten Erdoğan, bugünkü toplantıda tüm bu konuların ayrıntılarıyla ele alınacağını da bildirdi.

(AA)