kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 29 Aralık 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Yedi karılı Derek

Hem multi-milyarder bir playboy hem de atom fizikçisi olan Derek Jackson, 1982'de vefat etmişti. Ölümünden 25 yıl sonra yayımlanan biyografisiyle gündemde olan Jackson, renkli hayatı boyunca tam yedi defa evlenmişti..
Derek Jackson, doğuştan şanslı insanlardan biriydi. Hayatı boyunca hiç çalışmasına gerek kalmayacak kadar çok parası vardı. Jackson'un tıpkı serveti kadar büyük olan bir başka özelliği de, şehvetiydi. Hayatına tam yedi evlilik, pek çok eşcinsel aşık ve grup seks partneri sığdırmıştı. Aralarında Renoir, Matisse, Pissarro ve Corot'nun tablolarının bulunduğu geniş bir koleksiyona sahip olan bu kendine has kişilik, at yarışlarına ve atom fiziğine meraklıydı. 23 Haziran 1906 doğumlu Jackson, dönemin önde gelen playboylarından ve atom fiziği profesörlerindendi. Tıpkı News of the World gazetesinin yönetim kurulunda yer alan ve bir gümüş uzmanı olan babası gibi, Derek'in de geniş bir çevresi vardı. Aralarında Winston Churchill, Adolf Hitler, Rupert Murdoch ve Lucian Freud'un da bulunduğu bu çevre, Jackson'ın tuhaf hayatını merakla izliyordu. Simon Courtauld'un kaleme aldığı yeni yayımlanan biyografi kitabı Ben St Ives'a Giderken'de (As I Was Goint to St Ives: A Biography of Derek Jackson) tek bir hayata sığması tuhaf görünecek denli olayı yaşamış bir adamın portresi var.

FİZİKÇİ PLAYBOY
Jackson henüz 22 yaşındayken nükleer manyetik dönüş üzerine yaptığı incelemelerle bugün kullanılan MRI tarayıcılarının temellerini atmış, Oxford'da bilimsel incelemelerine devam ederken, bir yandan da at yarışına merak sarmıştı. Derek Jackson 20. yüzyılın en tuhaf playboylarındandı. Ne de olsa kendisi gibi pek çok zengin playboyun aksine, hiç gerekmemesine rağmen, 21 yaşından 75'ine gelene dek çalışmış ve uluslararası alanda tanınmış bir atom fizikçisi olarak ün yapmıştı. Ama bilim adamı kişiliğinin bohem kişiliğine zarar vermesine de asla imkan vermiyordu. Bu kısa boylu ve çok da yakışıklı olmayan adam, iş cinselliğe gelince kontrolünü kaybediyordu. 25 yaşındayken Jackson ünlü ressam Augustus John'un kızı Poppet'le evlendi, bu onun ilk evliliğiydi. Poppet erkeklerin peşini hiç bırakmadığı bir kızdı, bir gün Ritz otelinde yanında beş erkekle birlikte görülmüştü. Evliliğin uzun sürmesi beklenmiyordu, sürmemişti de. Yemek yapmayı çok seven ikinci eşi Pamela, ünlü Mitford ailesinden geliyordu; babasına göre güney İngiltere'de domuz yemeklerinden en iyi anlayan kişi, kızı Pamela'ydı. 15 yıl boyunca Jackson'la evli kalan Pamela'ya kocası Gloucstershire'da olağanüstü bir malikane aldı.

BALDIZIYLA EVLENDİ
Jackson'un üçüncü eşi Janetta Woolley, Jackson'la evlendiğinde, hukuki olarak ikinci kocasından boşanmış değildi. Bir süre sonra hamile kalan Janetta, Jackson'a bir süreliğine kız kardeşi Angela'yla birlikte olmasını önerdi. Bu güzel ve hülyalı kızın daha önce pek çok aşığı, kocası ve çocuğu olmuştu, Jackson'la birlikte olmaya başladığı dönemde zaten evliydi. Yeni doğurmuş Janetta, kocasına kızlarının ismini Rose koymalarını önerdiğinde, Jackson ona kendisini terk edeceğini ve kız kardeşi Angela'yla yaşayacağını söyledi. Şimdi sırada Angela'yla evlenmek vardı; Jackson'un dördüncü evliliği, kız kardeşlerin 27 yıl boyunca birbirleriyle konuşmamalarına sebep oldu. Angela'ya Fransa'da bir ev alan Jackson, eski eşi Janetta'ya da İspanya'nın güneyindeki bir evi armağan etti. Derek Jackson, iki kız kardeşin arasını bu şekilde bozduktan sonra Ratibor Prensesi Consuelo'yla evlendi. Beşinci karısıyla birlikte Lozan'da Beau Rivage'de yaşadılar, kısa sürede birbirlerinden sıkıldılar. 50'li yaşlarında olan Jackson karısının erkek kuzenlerinden birini baştan çıkarmaya çalışınca, bu evlilik de sona erdi.

İNSANÜSTÜ BİRİYDİ
Jackson'un altıncı eşi, o güne dek evlendiklerine pek benzemiyordu. Barbara Skelton çok fettan bir kadındı, bir askerin kızıydı ve ailesi İskandinav kökenliydi. Baştan çıkarıcı, kolay terk eden bu kadın ilk gençliğinde zengin bir adamın metresi olmuş ve kocasının arkadaşlarıyla da birlikte olması gerektiğinde buna "Hayır," dememişti. Skelton, İngiltere'nin edebiyat ve kültür camiasının önde gelen bütün isimleriyle yatağa girdikten sonra iki evlilik yapmıştı. Jackson'la birlikte olmaya başladığında onunla parası için evleneceğini söyleyecek denli dürüsttü. Birlikte Paris'te, Place Vendome'daki Ritz Oteli'nde yaşadılar. Kıyafetleri Dior, Cardin ve Yves St Laurent'e özel olarak hazırlatılıyor, Barbara hafta sonları başka erkeklerle beraber olmak için Palm Beach'e gidiyordu. Ritz Oteli'nde Jackson ve Barbara farklı odalarda kalıyorlardı. Evlilikleri bir yıl kadar sürdü, ardından Jackson her zamanki gibi bonkörlük yaparak karısına Provence'de bir ev verdi, ona aylık bağladı ve bir de Mercedes armağan etti. 60'lı yaşlarına ulaşan Derek Jackson'un evlilik hayalleri henüz bitmemişti. Şimdi sırada 30'lu yaşlarındaki bir Fransız dul, soylu bir aileden gelen Marie-Christine Reille vardı. 15 yıl boyunca, ölene dek birlikte olacağı bu kadınla birlikte Paris'e, Lozan'a gitti. At yarışlarına olan merakı da aynı şekilde devam ediyordu. En sonunda artık daha sakin bir hayat sürmeye karar veren Jackson'un yedinci eşini hiç aldatmadığı söyleniyor. Ama kim bilir? 1982 yılında öldüğünde, The Times gazetesinde çıkan anma yazısında, Derek Jackson 'Parlak ve olağanüstü bir adam' olarak anılıyordu. Ama kendisi, 'doğrusu aynı zamanda insanüstü bir mahluktu da.'
Haberin fotoğrafları