kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 20 Aralık 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

İyi bir baba oldum iyi bir eş olamadım

Bodrum'da huzuru, mutluluğu ve rahatı bulduğunu söyleyen Neco "Sıkıntılı dönem beni öyle bir noktaya getirdi ki, ya terk edecektim ya da ölecektim... Buna kaçış deniyorsa evet! Bu bir kaçıştı" dedi..
1.5 sene her gün hayatımın her anını gözden geçirdim. Yaptığım hatalardan dolayı bağışlanmayı diledim

32 yıl niye geçiyor biliyor musun? Bütün olayların üstüne çıkan evlat sevgisi vardı. Gözün köreliyor ve başka hiçbir şey göremiyorsun

O benim babam! Bir seneden fazla ayrı kaldığım şimdi yeniden keşfetmeye başladığım babam. Çok değişti, yeni bir hayatı seçti ve bunu milyonların gözü önünde yaşamak zorunda kaldı. "Azgın teke" dediler, "60 yaş krizi" dediler, dediler de dediler. Ama şimdi soruları ben soracağım ve o her şeye cevap verecek. Fazla söze gerek yok, buyurun efendim. Herkese iyi bayramlar dilerim.

* Çok değişmişsin, yaşam tarzın değişmiş söylesene gerçekten mutlu musun?
Mutluyum, son derece rahatım, huzurluyum. Bana saygı ve sevgi gösteren biri var yanımda. Kendimi çok sağlıklı hissediyorum.

SIKINTI, ÜRETİMSİZLİK GETİRDİ

* Hadi bana şunu anlat, Bodrum'a yerleşmen aslında bir kaçış mıydı?
İnsan kendince düşündüğü huzuru bulabilmek için yaşadığı yeri terk etmesi gerekiyorsa ve buna kaçış deniyorsa evet! Bu bir kaçıştı.

* Peki her şeyin kırılma noktası neydi?
Annenle ilişkimizdeki son yıllarda yaşanan sıkıntılı dönem beni öyle bir noktaya getirdi ki ya terk edecektim ya da ölecektim. Yalnızlık, bir şey yapamamak, o sıkıntıların getirdiği üretimsizlik. Ki yaptığı işte başarılı olmuş bir insanım.

NE ANDROPOZU KARDEŞİM!

* Bu hayat değiştirme kararını yeni bir kadının varlığı tetikledi mi tetiklemedi mi?
Bunu bu şekilde söyleyebiliriz. Karşı cinsinden birinin sana olan davranışlarının olumlu ve cesaret verici olduğunu görünce insan cesaretleniyor ve karar verme noktasına geliyor tabii.

* "50'yi devirince erkeğe bir haller oluyor, andropoza giriyor" falan diyorlar...
60 yaşına gelmiş bir adamın kurulu düzenini bozması başkalarına göre aptallık! Ama ben bunu yaptım diye hata mı yaptım yani. Ne andropozu kardeşim, ben son derece sıhhatli bir adamım! Hayatım boyunca tansiyonum 16-10'du. Şimdi ilaç bile almama rağmen 12-8. İnsan huzurlu bir yaşamı hiç mi hak etmiyor!

* Peki bu 50'lik-60'lık adamların genç kadınları tercih etmesinin sebebi nedir?
Ben kendi adıma konuşursam hiç böyle bir şey düşünmedim. Bana saygı ve sevgi gösteren bir insanın verdiği güçle ben bu kararı verdim.

* Bir erkek bir kadından ne bekler?
Bir erkek bir kadından önce saygı ve sevgi bekler. Her zaman yanında olmasını, her şeyi onunla paylaşmasını bekler.

* Kadından bu kadar şey istiyorsun da sence sen iyi bir eş, sevgili misin?
Ben iyi bir baba oldum ama iyi bir eş olamadım! Çünkü ben bir artisttim. Hisleriyle yaşayan bir adamdım.

YÜZLERCE KADIN VARDI

* Annemle evlenme kararı aldığında 26 yaşında çok popüler, kadınların peşinden koştuğu bir adammışsın. Bu kararı nasıl verdin?
O sırada durumlar biraz kötüye gidiyordu. İstediğim normal ve dingin bir hayatın dışında bir yaşamım vardı.

* Ben bu kısmı bilmiyorum. Nasıl bir hayattı?
Bunları söylemekten utanıyorum ama madem sordun söyleyeyim. Ayşe, etrafımda yüzlerce kadın vardı. Onlara hayır demenin mümkün olmadığı günler yaşıyordum. Ama ben aile hayatını seven bir adamım. Baktım iş kötüye gidiyor ve o sırada annenle tanıştım.

* Nasıl tanıştınız?
Benim ilk palyaço şovuyla sahneye çıkmamdan bir hafta önce tanıştık. Bir iki ay sonra annenin evine gittiğimizde de çok düzgün çok hoş derli toplu bir kadın olduğunu gördüm...

OYA EVLENMEK İSTEMEDİ

* Bir kadında aradıkların bunlar mıydı?
Aile formuna uygun, evine sahip, kocasıyla beraber evini güzel götürecek kadın arıyordum. Annen benimle evlenmek istemedi önce. Şartı şuydu "Ne zaman boşanmak istersem benimle boşanacaksın" dedi.

* Peki gerçekten bir ömür boyu devam edebilecek bir evlilik var mı sence?
Mutlaka var! Eğer birbirlerinden vazgeçemeyecekleri sevgi ve aşk oluşursa, evet...

* Bunun cevabını senden duymak istiyorum; insan evliliğinde mutlu olmadığını, eşinin kendisine uygun olmadığını 32 yıl sonra mı fark eder?
O 32 yıl niye geçiyor biliyor musun? Bütün olayların üstüne çıkan evlat sevgisi vardı. Gözün köreliyor ve başka hiçbir şey göremiyorsun.

* 4 sene önce benim evden ayrılmış olmam senin bu 'yeni hayat' kararında etkili oldu mu?
Tabii! Senin gitmen beni hafiften bir yalnızlığa itti... Bir bakıyorsun çocukların büyümüş. Ha galiba benim en önemli görevlerim bitti" oluyorsun.

* Evden ayrıldıktan sonra iç hesaplaşmasına girdin mi?
Ooo 1.5 sene her gün, hayatımın her anını gözden geçirdim. Yaptığım hatalardan dolayı bağışlanmak diledim. Bana karşı yapılan hataları affettim. Kendimle hesaplaştım. Hayatımdaki her olay gözümün önünden geçti.

OYA KUTSAL BİR KADINDIR

* Hani bugün bayram ya belki anneme söyleyecek güzel bir sözün vardır...
Annen çok şerefli, namuslu ve çok kutsal bir kadındır.

* Uzun evlilikler bitince hep "Adam geri döner nasılsa" derler, döner misin nasılsa?
Zannetmiyorum!

* Bir daha evlenmeyi düşünüyor musun?
Bilemem! Olmaz da demiyorum olur da...