kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 19 Aralık 2007, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Günaydın 
YÜKSEL AYTUĞ

Bu yanlış çok doğru götürür

Eğer çocuğunuz OKS sınavına hazırlanacaksa FOX'taki "OKS Anneleri" dizisini şiddetle öneririm. Sadece OKS'ciler mi? ÖSS adaylarının payına da bu diziden çok ciddi dersler düşüyor. Ben de çocukken yabancı dille eğitim veren okulların sınavlarına hazırlanmıştım. Test kitapları yüzünden cinnet getirmiştim. Haftada bir, eve gelen özel hocayı rüyamda Azrail gibi görüyordum. Haftada iki kez de İstanbul Erkek Lisesi'ndeki hazırlık kursuna taşınmıştım. Ve... Ve kazanamadım... Hayatımın en büyük mağlubiyetiydi... Kendimi, benim için büyük fedakarlıkta bulunan aileme karşı suçlu hissettim. İçine girmek için yerin yarılmasını bekledim... Yıllar sonra tek bir test kitabının kapağını açmadan, bir tek gün bile dershaneye gitmeden girdiğim üniversite sınavında ise herkesin okumak için can attığı İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'ni kazandım... Rakibimin diğer öğrenciler değil, baskı ve stres olduğunu o gün öğrendim... Birol Güven'in yeni dizisi OKS Anneleri'nin her karesi ayrı bir ders niteliğinde. Yarışın aslında öğrenciler arasında değil de aileler arasında geliştiğini öyle çarpıcı örneklerle sunuyor ki... Baba, ara sınavda başarısız olan oğluna bindiriyor: "Sen bizim bu kursa kaç para ödediğimizi biliyor musun?" Çocuk, eziliyor, büzülüyor... Geçen yılın sınav birincisi, dershanenin televizyon reklamı çekimlerinde iki kelimeyi konuşamıyor. Çünkü hazırlık sırasında beyni "dümdüz" edilmiş. Televizyon reklamını izleyen bir başka OKS annesi ise gıptayla iç geçiriyor: "İnşallah bizim Burak'ı da görürüm böyle dev ekranlarda" diyor, şampiyonun gizli dramını bilmeden... Dershanedeki öğretmenler velileri toplayıp, brifing veriyorlar: "Bu sınava sadece çocuklarınız değil, sizler de gireceksiniz, unutmayın. Hayatınıza bir yıl boyunca geçici olarak ara vereceksiniz. Bu yıl güneş bir başka doğacak, bir başka batacak. Sinemayı, tiyatroyu, tatili, misafir ağırlamayı bu yıl unutacaksınız." Aynı anda yan odada bir başka grup öğretmen, çocuklara nasihat veriyor: "Hayatınızda 500 kere futbol maçı yapabilir, 150 defa sinemaya gidebiliriniz. Her şeyin telafisi var ama OKS'nin telafisi yok, unutmayın..." Verilen direktiflere uygun olarak çocuğunun odasındaki posterleri söküp atanlar mı ararsınız, daha zihin açıcı bir renk olduğu için çocuk odalarını yeşile boyatanlar mı? Ya seviye sınavı öncesinde velilere 10 liraya okunmuş kalemtıraş, 50 YTL'ye efsunlu kalem satan uyanık hademeye ne demeli? Haydi onun adı "uyanık" olsun. Peki okunmuş kırtasiyeye bel bağlayan velilere ne diyeceğiz? Aslında her şeyin özeti, dizi müziğinin güftesinde saklı. Şöyle diyor: "Bu kez bir tek yanlış, çok doğruyu götürdü..." OKS anneleri, aman o yanlışı yapmayın!..