Merkez Bankası'ndan 'enflasyon' itirafı

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, enflasyonda yüzde 4'lük hedefin yanı sıra belirsizlik aralığı üst sınırı olan yüzde 6'nın da 2007'de tutturulamayacağını açıkladı. Yılmaz, buna karşın 2008 ve 2009 için yüzde 4 hedefinin değiştirilmediğini söyledi.

Geçen yıl olduğu gibi, 2007'de de enflasyonda belirsizlik aralığının üzerine çıkan sapma nedeniyle Merkez Bankası hükümete ve IMF'ye mektup yazarak, sapmanın nedenlerini açıklamak zorunda kalacak.

Merkez Bankası Başkanı Yılmaz, 2008 Para Politikasını açıkladığı bir basın toplantısı düzenledi. Yılın sonçeyreğinde gerek gıda fiyatlarında kuraklık ve küresel konjonktürden kaynaklanan yüksek artışların devam etmesi gerekse yönetilen/yönlendirilen fiyatlardaki ayarlamaların enflasyondaki düşüş eğiliminin duraklamasına sebepolduğunu ifade etti. Yılmaz, "Böylelikle yıl sonunda enflasyonun belirsizlik aralığının dışında
kalacağı ortaya çıkmıştır" dedi.

2008 ve 2009 enflasyon hedefinin yüzde 4 olarak korunduğunu belirten Yılmaz, 2010 yılı hedefinin de yüzde 4 olarak belirlendiğini bildirdi.
Yılmaz, 2008 yılında da belirsizlik aralığının 2 puan olacağını ifade etti.

HÜKÜMETE İTİBAR UYARISI

Enflasyondaki düşüşün uzun vadeli, kalıcı bir kazanıma dönüşebilmesi için uygulanan para politikasının maliye politikalarıyla desteklenmesinin gerektiğini vurgulayan Yılmaz, şunları kaydetti:
"Kamu kesiminin izlediği politikalar enflasyonu çeşitli
kanallardan etkileyebilmektedir. Enflasyon üzerinde doğrudan etkisi olan bir kanal kamu kesiminin ürettiği mal ve hizmetlerdeki fiyat ve vergi ayarlamalarıdır. Söz konusu ayarlamaların önceden açıklanan bir takvim veya kural dahilinde yapılması, enflasyon tahminlerine ilişkin riskleri azaltacak ve enflasyon hedeflemesi rejiminin itibarına olumlu katkıda bulunacaktır."

DEVLET ÜCRET ARTIŞINDA ÖZELE ÖRNEK OLMALI

Merkez Bankası'nın, enflasyon tahminlerini oluştururken, kamu kesiminin bütçe projeksiyonlarını veri olarak aldığını kaydeden Yılmaz, "Bu çerçevede, para politikası durusu güncellenirken, toplam talebin önemli bilesenlerinden biri olan kamu kesimi harcamalarının seyri dikkatle izlenmektedir. Bunun yanında kamu kesimindeki ücret ayarlamalarının enflasyon hedefiyle uyumlu olması, söz konusu artışlarınözel sektör tarafından da emsal olarak alınması nedeniyle ayrı bir önem taşımaktadır" dedi.

Para Politikası Kurulu'nun aylık olarak toplanmaya devam edeceğini ifade eden Yılmaz, toplantının 13.00'te başlayacağını, açıklamanın da 19.00'da yapılacağını ifade etti.

MERKEZ 9,5 MİLYAR DOLAR DÖVİZ ALDI

Merkez Bankası'nın 2008 yılında enflasyon hedeflemesinin yanı sıra dalgalı döviz kuru rejimi uygulamasına devam edeceğini ifade eden Yılmaz, döviz alım ihalelerine işaret ederek, "14 Aralık 2007 tarihi itibarıyla, 2007 yılı içinde ihaleler yoluyla alımı yapılan toplam döviz tutarı 9,5 milyar dolar olmuş, döviz piyasasına doğrudan müdahale edilmemiştir" dedi.

Yılmaz, 2008 yılında döviz likidite koşullarında olağanüstü farklılaşmalar görülmedikçe döviz alım ihalelerine, günlük 30 milyon dolar ihale ve 60 milyon dolar opsiyon olmak üzere en fazla 90 milyon dolar olarak devam edileceğini söyledi. Yılmaz, aşırı oynaklık durumunda piyasaya doğrudan müdahale edilebileceğini de belirtti.

Hazine'nin 2008 yılı finansman programı ve Merkez Bankası'nın 2008 yılı döviz alım ihale programı temel alındığında, piyasadaki likidite fazlasının 2008 yılında genellikle makul düzeylerde devam edeceğinin öngörüldüğünü anlatan Yılmaz, "Ancak, önceki yıllarda olduğu gibi, özellikle Hazine'nin finansman programı ve Merkez Bankası'nın döviz alım tutarları ile Hazine'nin Merkez Bankası nezdindeki hesap bakiyesindeki değişikliklere bağlı olarak, piyasadaki likidite durumu
önemli ölçüde değişebilecektir" diye konuştu.

Piyasada kalıcı likidite açığının ortaya çıkması halinde piyasalarda referans alınan kısa vadeli faizlerin, Merkez Bankası'nın borçlanma faizi değil, temel fonlama aracı olan repo ihale faizleri olacağını kaydeden Durmuş yılmaz, şunları söyledi:

FAİZLERDE TEKNİK İNDİRİM

"Dolayısıyla, likiditenin sıkışmaya başlaması halinde, piyasalarca referans alınan faiz oranı, sadece likiditenin azalması nedeniyle yükselmiş olacaktır. Böyle bir durumun yaratabileceği olumsuzlukların önüne geçilebilmesi için, enflasyondaki görünümün değişmemesi halinde, Merkez Bankası, borçlanma ve borç verme faizlerini likidite sıkışıklığının gecelik faizler üzerinde yarattığı baskıyı giderecek şekilde düşürebilecektir. Ancak bu faiz indirimi tamamen likidite koşullarındaki değişimden kaynaklanan teknik bir düzenleme olacak, para politikasının gevşetilmesi anlamına gelmeyecektir."

BANKALARA REHAVET UYARISI

Merkez Bankası'nın bankacılık sistemine sınırlı da olsa kısa vadeli döviz depo işlemleri ile döviz likidite imkanı sağladığını vurgulayan Yılmaz, "Ancak, bankacılık sisteminin, Merkez Bankası'nın esnek ve etkin Yeni Türk Lirası likidite yönetimini ve sınırlı da olsa döviz likidite imkanını
baz alarak risk yönetimi ilkelerinde rehavete kapılmamasının, aksine, risk yönetimi prensiplerini etkin olarak kullanmasının gereğinin bir defa daha hatırlatılmasında fayda görülmektedir" diye konuştu.

(ANKA)