Zor oldu

Turkcell Süper Lig'de 16. haftanın açılış maçında Galatasaray, sahasında Sivasspor'u 2-0 yenerek bir hafta aradan sonra liderlik koltuğuna tekrar oturdu.

LEVENT TÜZEMEN: UĞUR'LU NONDA! (SABAH)

Önce Sivas'ı alkışlıyorum. Liderliği korumak için değil, kazanmak adına sahaya çıktılar korkmadan cesaretle Galatasaray'ın üzerine gittiler.. Üstelik ilk 13 dakika Sedat ve Balili gibi iki önemli yıldızı sakatlığa kurban vermelerine rağmen hücum felsefelerinden geri adım atmadılar.

En önemlisi iki kenara boş koşular yapıp Sivas savunmasını balık ağzı gibi açıyordu. Hakan Balta, Uğur, Bouzid, Servet ve Nonda hatasız oynuyordu.

İkinci yarı Sivas psikolojik olarak savunmasına kapanıp Mehmet Yıldız'ı gol yollarında tek bırakarak skoru korumaya yönelince Galatasaray'ı üzerinde buldu. Balta-Arda ve Uğur-Sabri ikilisinin pas trafiğine Sivas odaklandığında Barış ve Topal boşa çıkıp ataklara zenginlik katıyordu. Kalli'nin Karan değişikliği geç de olsa doğruydu ama kötü ortalar yapan ve kolay top kaptıran Arda'yı sırf Servet Arda'ya bağırdığı için çıkarması çok ayıptı.

AHMET ÇAKAR: KRİTİK GALİBİYET (SABAH)

Kalli şunu çok iyi bilmeli ki, bu takımla ne kadar oynarsa oynasın bir adamın yeriyle şartlar ne olursa olsun hiç oynamamalı. O da Shabani Nonda. Çok farklı özellikleri var. Hem dripling yapıyor hem ileride top tutabiliyor. Ama en büyük özelliği gol atabiliyor. Bu sezon kafayla attığı neredeyse tüm gollere bakın. Hepsinde kaleye en fazla 4-5 metre uzaklıkta ve kafayı markaj altında olmadan vurabiliyor.

Galatasaray dün gece çok da şanslıydı. Rakibi başta Balili olmak üzere çok önemli iki oyuncuyu daha ilk 15 dakikada sakatlık nedeniyle kaybetti. Yine ilk yarıda Mohammed, ikinci yarıda da Mehmet Yıldız çok önemli iki pozisyonu değerlendiremedi. Burada Orkun'un da hakkını yemeyelim. İki pozisyonda da çok başarılıydı. Sivasspor bu sene bulunduğu yeri hakediyor. İlk dakikadan son dakikaya kadar iyi mücadele ettiler, mahkum oynamadılar. Fırsatlar yakaladılar ama atamadılar. Ve maçın bitmesine çok az dakikalar kala maçı kaybettiler. Şayet Kalli abuk subuk işler yapmaz ve tuhaf disiplin gösterilerine girmezse bu takım çok iddialı.

AZİZ ÜSTEL: ZOR OLDU (FOTOMAÇ)

Sarı-kırmızılıların Uğur'un ayağından bir topu da direkten döndü. Sivas, ilk yarı boyunca Galatasaray kalesine sadece bir kez gelebildi. Bunun en büyük nedenlerinden biri maçın başında Balili'nin sakatlanmasıydı. Balili çıkınca Mehmet Yıldız ilerde tek kaldı, Mohammed yeterince destek olamadı ve Galatasaray'ın sürekli presi Sivas'ı sahasına hapsetti.

Lincoln gibi bir ustanın araya atacağı toplarla Galatasaray çok rahat gol pozisyonlarına girer. Ama Lincoln'ü ara ki bulasın. Bu futbolcuya ne oldu, Ne zaman ve niye sakatlandı bilen varsa beri gelsin...

Galatasaray bir haftalığına da olsa liderliği geri aldı. Eğer önümüzdeki hafta OFTAŞ'ı da yenerse ilk yarıyı lider bitirecek. Birinci yarıda Kalli korkunç hatalar yapmasına rağmen şansıyla takımı ligin zirvesine oturabildi. Ama ligin ikinci yarısında sadece şans yetmeyecektir. Galatasaray'ın devre arasını iyi değerlendirmesi ve aklı başında birkaç transfer yapması gerekli. Dünkü maçı Galatasaray hırsıyla kazandı. Genç futbolcuları 90 dakika hiç durmadı. Bouzid bir kez daha Galatasaray'ın futbolcusu olmadığını kanıtladı. Eğer Balili erkenden sakatlanmasaydı Galatasaray bu karşılaşmayı bu kadar kolay alır mıydı, bilemiyorum...

BÜLENT TULUN: LİDERLİK VE DİSİPLİNSİZLİK (FOTOMAÇ)

Galatasaray, 2-0 gibi net bir skorla maçı kazanarak tekrar liderliğe oturdu. Oturdu ama bu arada bakınız neler oldu. Maçın 75. dakikasında Servet, 80 metrelik bir depar atarak haybeye koştu ve herhalde hiç de hoş olmayan şeyler söyledi. Arda da Servet'e doğru koşarak büyük olasılıkla parmağını sallayarak aynı tarzda cevap verdi. İşin kötüsü disiplinsizlik göstergesi sürerken Kalli, Arda'yı oyundan aldı.

Arda oyundan çıkarken, aynı parmağı Kalli'ye de sallayarak soyunma odasına gitti. Aslında maç içinde oyundan çıkan Galatasaraylı oyuncuların hiçbirinin Kalli ile bir göz teması içinde olmaması, tribünde oturan herkes tarafından bir sevgisizliğin tespitiydi. Galatasaray futbol takımında maçlar kazanabilirsiniz. Şampiyon da olabilirsiniz ama bazı değerler vardır ki bu değerleri tüm Türkiye'nin gözü önünde hiç kimsenin yıkmaya gücü yetmez.

TANJU ÇOLAK: GALATASARAY İSTEDİ VE KAZANDI (FOTOMAÇ)

Birkaç haftadır eleştirdiğim Galatasaray'ın, dün Turkcell Süper Lig'in lideri Sivasspor karşısında nasıl bir oyun ortaya koyacağını merakla bekliyordum. Şunu gördük ki birçok eksiğine rağmen eleştirilerden ders almış ki hem takım sahaya 4-4-2 düzeninde ve çift forvetle çıktı, hem de futbolcular maçın öneminin ve değerinin bilinciyle oyuna tempolu, istekli ve agresif başladılar.

Yalnız sahada Galatasaray'ın yıldız oyuncu eksikliği açıkça dünkü maçta bir kez daha ortaya çıkmıştır. Koşan, mücadele eden, orta sahada sürekli gol arayan forvet, kenarlardan zaman zaman gelen toplar... Hepsi mevcuttu. Fakat bitirici noktalarda forvet oyuncularını gol pozisyonuna sokacak, bireysel yeteneklerini takımı adına sergileyecek yıldız oyuncu eksikliği belgelenmişti. Tekrar Lincoln konusuna değinmek istiyorum. Bunu "yıldız oyuncu'' diye transfer edenlere teşekkürlerimi sunuyorum! Geçmişi problemlerle dolu oyuncuya, hiç araştırmadan hangi akla hizmet milyonlarca euro verdiniz?

Liderle ikinci arasındaki maç Galatasaray'ın galibiyetiyle sonuçlandı. Çünkü Galatasaraylı futbolcular gerçekten bu maçı çok istediler ve kazanmayı başardılar. Tebrikler Galatasaray. Tebrikler çocuklar... Hakeme gelince... Faulleri ve çok düdük çalmasıyla oyunu çok kesti. Sivas'ın lehine çok faul verdi. Ancak Bülent Yıldırım sonuca etki etmedi.

İLHAN SÖYLER: KİMSİN SEN? (HÜRRİYET)

ÇOK uzun bir zaman geçmedi aradan, Galatasaray PAF Takımı'nda oynuyordun. Orada bile zaman zaman yedek kalıyordun. Gel zaman, git zaman bir anda Arda oldun.

Bir teknik direktör kenarda oyunu okur, akışını izler, nerede aksaklık varsa arızayı tespit eder ve giderir. Senin deden yaşında ve kendini futbola adamış bir hoca Feldkamp. Seni oyundan alıyor, kulübeye uğramadan yanından geçiyorsun. Selam vermeden soyunma odasına gidiyorsun.

Kimsin sen? Tek başına imparator musun? Seni, oynadığın futbolu beğenmeyip oyundan alıyor. Sen daha bu yaşta hocanı pas geçiyor, elini kolunu sallıyorsun. Arda unutma futbol öyle bir oyundur ki, kimler gelir, kimler geçer, kimileri de yok olup gider. Aklını başına alamazsan, sen de bunların arasına girersin. Bugün Galatasaray-Sivasspor maçında kim oynadı, nasıl oynadı diye felsefe yapmak istemedim. Şunu niye oynatmıyorsun, bunu niye oynatmıyorsun diyenlere uzaktan kumandalı insanlara bir sözüm var.

ERMAN TOROĞLU: SANCI SÜRÜYOR (HÜRRİYET)

Dün gece G.Saray kazandı. Sadece bir lig maçı kazandı, lideri yendi. O lider ki, bu yükü kaldıramadı. Eğer rakibinle oynuyorsan, hele deplasmanda oynuyorsan en az 1 gol atacaksın. Yoksa puan çıkaramazsın. G.Saray dün gece hem maçı hem de büyük bir yara aldı. Çünkü futbolcu hiçbir gün o anı unutmaz. Kalli unutur mu? Onlar bizim yapımızı fazla bilmezler. Çünkü onlar Alman.

G.Saray çok mu iyi oynadı? Hayır. En büyük hataları Sivas onları ortaya zorladı. Onlar da ortaya girdiler. Ne zaman Uğur sağ dıştan düzgün iki tane orta yaptı, G.Saray'ın golleri geldi. G.Saray'ın sol tarafı çalışmıyor. Arda belki topu ayağında çok tutuyor. Ama rakip için en tehlikeli topları da Arda kullanıyor. Çünkü top onun ayağına gelince rakip defansın balansı bozuluyor. Ama Arda zaman zaman topla fazla oynamaya kalkınca kendi arkadaşlarının da balansını bozuyor.

Ama G.Saray'da doğum sancıları devam ediyor. Çocuk düşük mü doğacak, yoksa nur topu gibi mi? Doktor Kalli hep neşteri kullanıyor. Arada psikolog lazım olur mu? Onu bilemem. O da G.Saray yönetiminin sorunu.

İLKER YASİN: EN POZİTİF G.SARAY (HÜRRİYET)

BU sezonun en pozitif, tempolu ve gol arzusu yüksek maçını oynadı G.Saray. Panionios ve Belediye maçlarında tek kişiyle, Serkan'la gol hesapları yapan Feldkamp, nihayet G.Saray'ın teknik direktörü olduğunu hatırladı. 2 gol adamı Hakan ve Nonda'yla maça başladı.

Doğrusunu söylemek gerekirse, Hakan ve Arda dışında Galatasaray'ın tüm futbolcuları mükemmel bir performans gösterdi. Ama gelişen ataklarda bir şablon, bir oyun planı bulmak zordu. Futbolcuların bireysel hünerleri G.saray'a pozisyon üstüne pozisyon yarattı.

Feldkamp'ın yine futbolcuyla iletişimindeki noksanlıktan dem vuracağım. Arda'nın kötü oynadığı dakikalarda seyirciden gelen tepkilere Kalli set çekmeli, Arda'yı onore edip oyundan almamalıydı. Eğer maçın başında Sivas, Sedat ve Balili'yi kaybetmeseydi oyun daha farklı olabilirdi. G.Saray'ın gol adamları pozisyonları değerlendirebilselerdi skor 2-0'ın iki katı da olabilirdi, üç katı da.

*KARE KARE GALATASARAY-SİVASSPOR MAÇI...