kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 15 Aralık 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Cumartesi SABAH 
SUNAY AKIN

Şairler ve yarış atı

Oktay Rifat, 1 Aralık 1950 tarihli Yeditepe dergisinde yayımlanan değerlendirme yazısında, at yarışı severlerin diliyle seslenir okura: "Türk şiiri onun kalemi sayesinde Avrupa şiiriyle atbaşı geldi." Orhan Veli'dir, yazıda sözü edilen. 1921 yılında, Halife Abdülmecit'in Yıldız Sarayı'nda düzenlediği düğünde sünnet edilen çocuklardan biri olan Orhan Veli'nin, ölümü şüpheli görüldüğü için doktorlar tarafından otopsi yapılan ince, narin bedeni Cerrahpaşa Hastanesi'nin morguna kaldırılırken, elbiseleri de depoya gönderilir. Kardeşinin elbiselerini teslim alan Adnan Veli, ceketin ceplerini karıştırdığında, sarı ambalaj kağıdına sarılmış bir diş fırçası bulur. Fırçanın sarılı olduğu kağıt açıldığında, Aşk Resmi Geçidi adlı bir şiirin yazılı olduğu anlaşılır. Bu şiirinde Orhan Veli, 12 sevgilisini anmaktadır sırasıyla... Koşuya hazırlanan yarış atları gibi sıralanan kadın adlarının kimileri okunamaz. Bunun nedeni, şairin dişlerinde gezdirdiği fırçanın kurumasını beklemeden kağıda sarması ve böylelikle kimi dizelerin mürekkep lekesine dönüşmesidir. Yani bir yerde, şairin dudaklarının ıslaklığıdır öptüğü kimi kadınların adlarını silen. Orhan Veli'nin cebinden bir de at yarışı bülteni çıkar. Veli Efendi'de at yarışı izleyenlerin arasında, Sabahattin Eyüboğlu'yla birlikte görülür Orhan Veli. Yanlarında, Orhan Veli'nin Beykoz'dan çocukluk arkadaşı olan şair Halim Şefik de vardır. Orhan Veli'nin cebinde, yarış atları ve sevgililerin adları ayrı ayrı kâğıtlarda yazılı olsa da Halim Şefik bir şiirde toplar her ikisini de: Ben sevgilimin Sevdiği şeyleri ezbere bilirim Balıklardan pisi Oyunlardan bayılır altmışaltıya Yemişlerden kuzu kestanesi Parası olunca gider Veli Efendi'ye At yarışlarına Cemal Süreya, 12-24 Temmuz 1972 arasında, 13 gün hastanede yatan eşi Zuhal Hanım'ı mektup yağmuruna tutar. Her gün yazılan mektuplarda Aragon, Rabia Hatun, Oktay Rifat, Apollinaire ve Pir Sultan gibi şairlerin adları verilerek alıntılar yapılır. Şairin, 23 Temmuz günü kaleme aldığı mektubun sonunda "Biz koşuyu kaybettikten sonra da koşan atlarız," dizesi jokeyi, yani şairi anılmadan yer alır. Bu yüzden, şairin mektuplarını okuyanlar, Cemal Süreya'nın sanırlar o dizeyi. Oysa attan düşen jokeyin adı Sezai Karakoç'tur. Jokey sözcüğünü kullanıp da bir şiirini ünlü jokey Süleyman Akdı'ya ithaf eden Ersin Tezcan'ı anmamak ayıp olur. Şöyle diyor, at yarışlarını takip eden Ersin Tezcan: "At eğersiz, insan eyersiz güzeldir." Bu yazının son metrelerini, ünlü İrlandalı yazar Bernard Shaw'ın, Moskova'da düzenlenen bir at yarışına kendi adının verileceğini öğrenmesi üzerine söylediği sözle tamamlayalım: "Sanıyorum yarışta tek at koşacak, sosyalist devlette rekabet olmadığına göre!.."