kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 14 Aralık 2007, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ERGUN BABAHAN

Sevince hasret

Uzun zamandır eleştirdiğimiz Zico sayesinde yıllardır altında ezildiğimiz "Avrupa kompleksi"nden kurtulduk.
Fenerbahçe yıllardır hasretini çektiğimiz tur geçme sıkıntısını sonunda yendi ve bir üst tura geçti.
Üstelik çok da rahat olmayan bir gruptan çıkmayı başardı Fenerbahçe.
Aslında istikrarın her kurumda ne kadar önemli olduğunun da bir göstergesi bu.
Yıllardır eleştirilen Aziz Yıldırım önce kulübün altyapısını sağlamlaştırdı.

Samandıra tesisleri tamamlandı, sosyal tesisler çağdaş bir yapıya kavuştu, kulüp binası yenilendi.
Aynı şekilde tribün tribün gidilerek ortaya çağdaş bir stadyum çıkarıldı.
Bugün Fenerbahçe taraftarı maçlarını çoluk-çocuk keyifle izleyebiliyor, stadyumu her hafta dolduruyor.
Ardından kalıcı teknik direktörler dönemine geçildi.
Önce kulübe gelen her teknik adamın başında Demokles'in kılıcı gibi duran, "iki maç kaybedersem giderim" korkusu giderildi.
Ardından dünya futbolunda isim yapmış isimler birer ikişer kadroya dahil edildi.
Bütün bunlar sağlam bir bilanço ile sağlandı.
Gerek loca ve koltuk satışları, gerek Fenerium'lar ile sağlıklı bir gelir akışı garanti altına alındı.
Aziz Yıldırım'ın basınla ilişkilerini düzene koyması, her konunun muhatabı olmaktan vazgeçip geri plana çekilmesiyle kulüp çağdaş bir görünüm kazandı.
Yıllarca sabırla oluşturulan yapı ilk meyvesini 2007'nin sonunda verdi ve Fenerbahçe Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde ilk kez grubundan çıktı.
UEFA sıralamasındaki yerini hızlı bir biçimde yükseltti.
Bu hedefe ulaşıldığı anlamına gelmiyor.
Ezeli rakip Galatasaray'ın Avrupa'da kazanılmış çok ciddi başarıları var.
En azından kulübün binasında bir UEFA ve Süper Kupası bulunuyor.
Onun için kimi okurların da haklı olarak eleştirdiği gibi, Sabah'ın "Avrupa'nın Kralı" başlığı fazla iddialı ve aceleci olmuş.
Fenerbahçe Avrupa'da başarılı olmanın yöntemini öğrendi, deneyim kazandı.
Ancak şimdi zorlu rakiplerle karşılaşacak ve çok fazla ileri gitme şansı olmadığı ortada.
Çünkü karşısında yüz milyonlarca Euro'luk bütçeye sahip takımlar var, arkalarında büyük sponsorlar, kadrolarında birbirinden değerli oyuncular var.
Biz yıllarca Avrupa'da mutsuz olmuş, "Edirne'den ilerisinde" hep hayal kırıklığı yaşamış bir ekibin destekçisi olarak bugün gelinen noktadan mutluyuz.
Çünkü artık geleceğe daha bir güvenle ve umutla bakabiliyoruz.
Emeği geçen herkese çok teşekkürler.
Dileriz seneye daha çok takımımız bu mutluluğu yaşar.