kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 13 Aralık 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
YAVUZ DONAT

Vitali Hakko'nun ardından

Bir akşam TV'de konuşmuştuk.
Ertesi sabah erkenden telefonumuz çaldı.
Arayan Vitali beydi:
- Ah gözüm dün akşam eşimle birlikte seni TV' de izledik.
Biz sanıyoruz ki "konuşmanı çok beğendik" diyecek.
Vitali bey devam etti:
- O elbise ile o kravat takılır, hiç beğenmedik.
Ankara'da yemekteydik.
Vitali bey o gün "giyimimizi" beğenmişti.
"Bir noksan var" dedi:
- Cebinde mendil.
Ve ceketinin yaka cebindeki mendili çıkardı, bizim cebimize yerleştirdi.
- Teşekkürler Vitali bey.
- Bir şey değil... Yalnız para vereceksin.
- Ne parası?.. Bu mendili sizin hediyeniz sandık.
- Mendil hediye etmek iyi değildir... Ayrılık getirir... Onun için ne verirsen ver... Ama mendilin parasını ver.
12 Eylül dönemiydi, Ankara'da muhteşem bir defile yapmıştı... Gitmiştik.
Ertesi gün "kutlamak, teşekkür etmek için" aradık... Yoktu... Not bıraktık.
Daha sonra aradı:
"Toplantıdaydım" dedi:
- Arkadaşlarla dün geceki defileyi değerlendirdik... Eksiklerimizi konuştuk.
- Ama Vitali bey herkes beğendi, ayakta alkışladı.
- Alkışlara sakın kanmayasın... Başarılı da olsan özeleştiri yapacaksın... Daha iyi olmanın yolunu arayacaksın.
Vitali bey bir gün Kemal Baytaş'ın ceketini beğenmemiş ve "Vakko'dan giyinmesini" önermişti.
Baytaş ceketin yakasını açtı.
"Vakko" yazılıydı.
Vitali Hakko "çok bozuldu."
Sonra toparlandı ve Baytaş'ın ceplerini kontrol etmeye başladı.
Bir cebinde "koca bir telefon defteri."
Diğer cebinde "günlük notlar, anahtarlar, ilaçlar."
Öteki cebinde "para cüzdanı, kredi kartları, mektuplar."
Vitali Hakko:
- Kemal bey bu bir cekettir (midir) yok isem evrak çantasidir?.. Cepleri poşet doldurur gibi doldurmuş, güzelim Vakko ceketin formunu bozmişsindir.