kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 13 Aralık 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
EMRE AKÖZ

Ertuğrul Günay?

Başbakan Erdoğan'ın sigara karşıtı olduğunu, her fırsatta çevresindeki tiryakileri bu kötü alışkanlıktan vazgeçirmek için çabaladığını biliyoruz.
Son olarak, AKP Malatya Milletvekili Öznur Çalık'ın sigara paketini almış, üzerine tarih atmış ve artık vazgeçmesi için telkinde bulunurken de "Sigara terörden beter" demiş.
Haklı mı? "Sigara içen bir kişi olarak" diyorum ki yerden göğe kadar haklı.
Türkiye'deki kanser vakaları "normal" seyrinde... Bir kalem hariç: Sigara yüzünden akciğer kanseri "nispi" (göreceli) olarak değil, "mutlak" olarak artıyor.
Sigaraya karşı kampanya açılması doğrudur, yerindedir; artarak sürmelidir.
Ancak... Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay gibi, kaş yapayım derken göz çıkarmamak gerek.
Bakanlık bir 'Atatürk 2008' takvimi hazırlıyor. Atatürk fotoğraflarının arka planına, Türkiye'deki tarihi mekanların görüntüleri yerleştiriliyor.
Olabilir. Yaratıcı bir fikir sayılmaz elbette ama fena da değil.
Ancak bu arada tarihe müdahale de ediliyor. Nasıl mı?
Bazı fotoğraflarda, Atatürk'ün parmakları arasındaki sigara silinerek!
Yardımcıları, bu fikrin babası olan Bakan Günay'ı, "tepki gelebilir" diye uyardıklarında şu cevabı alıyor: "Eleştiriler bana gelsin, ben üstleniyorum..."
O halde bu yazının "bir numaralı" muhatabı Ertuğrul Günay'dır. İzin verin, pek yapmadığım bir yönteme başvurarak, doğrudan ona hitap edeyim...
Ertuğrul Bey!
Bu yazının giriş bölümünü okudunuz. Sigarayı savunacak değilim. Tersine: Sigaraya karşı kim kampanya yürütüyorsa, "ilkesel" açıdan doğru bir iş yapıyordur.
Ancak... Sigaraya karşı olmak başka... Tarihi bir fotoğrafı tahrif etmek başka...
Kendilerine Kemalist diyenlerin... Mustafa Kemal'e neler ettiklerini... Kendi politikalarını meşrulaştırmak için, onu nasıl kullandıklarını, sömürdüklerini, istismar ettiklerini, eğip büktüklerini benden iyi bilirsiniz...
Bunu yapanlar öylesine ahlak yoksunudur ki... Yalanlarını, tahrifatlarını, uydurmalarını ortaya çıkardığımızda...
Mesela Atatürk'ün hiçbir zaman, "Sağlam kafa, sağlam vücutta bulunur" diye bir laf etmediğini...
Bu sözün, bir "eski Roma" şairine ait olduğunu yazdığımızda, bize "Atatürk düşmanı" dediler.
Çünkü onlar Atatürk ve döneminin "gerçekten" bilinmesini istemiyor. Bilinirse, yalanları ortaya çıkacak.
Peki, gerçek denir?
Gerçek, Atatürk'ün sigara içmesidir. Mutlaka nikotinin de etkisiyle, iki kez kalp krizi geçirmesidir.
Ertuğrul Bey,
Kemalistler zaten tarihe yalan söyletiyor. İlkokuldan üniversiteye, milli bayramlardan medyaya, her yerde, her fırsatta, "olanı olmamış; olmayanı olmuş" gibi gösteriyorlar.
Çarpıtmalardan gına geldi!
Peki, siz niye bir benzerini yapıyorsunuz? Niye tarihi fotoğraflara müdahale ediyorsunuz?
Atatürk'ün sigarasız fotoğrafı mı yok Allah aşkına? Onları kullansanıza takvimde...
Bu satırları yazarken önümde Funda Berksoy'un, "Aydın Portreleri: Türkiye'de Toplumsal Dönüşümün Sanata Yansıması" (Uludağ Üni. Yay.) adlı kitabı duruyor.
Buradaki bilgiye göre... Ünlü ressam İbrahim Çallı, Osman Hamdi Bey'i, elinde puro ile resmetmiş. Tablo Topkapı Sarayı Müzesi'ne kayıtlı; yani sizin sorumluluk alanınızda...
Bir sergi düzenleseniz, tablodaki puroyu rötuşlatacak mısınız? Cevabınızı tahmin ediyorum: Hayır! Peki, resme gösterdiğiniz ihtimamı, niye tarihi fotoğraflara da göstermiyorsunuz?