kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 12 Aralık 2007, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
CHP lideri Baykal, muhabirimiz Şenol Ateş’in (sağda) sorularını yanıtladı.

'Anayasa çalışmaları rejimi değiştirmek için'

Şenol ATEŞ ANKARA
CHP lideri Deniz Baykal, yeni anayasa hazırlıkları ve af konusundaki kaygılarını anlattı:..
1- Yapılmak istenen şey dini, idareyi kapsayacak şekilde yaygınlaştırmak
2- ABD modeli "Eve dönüş" işe yaramaz. Dağdakiler siyasi amaç için dağda

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, gündemi işgal eden konulardaki kaygılarını SABAH'a anlattı. Baykal şu mesajları verdi:

* DİN YÖNETİME GİRECEK: Yapılmak istenen 'ben dinin bireysel bir yaşam alanı olmasının ötesinde idareyi de kapsayacak şekilde yaygınlaşmasını, hayatımıza girmesini, yaşamımıza yön vermesini istiyorum' anlayışına geçişi sağlamaktır.

* HEDEF 12 EYLÜL ANAYASASI DEĞİL: Bu mantıkla bakıldığında yeni anayasayı hazırlayanlar ve eskisini çöpe atmak isteyenler, aslında sadece 12 Eylül Anayasası'nı değil, 1961 özgürlükler Anayasası'nı ve 1924 Anayasası'nı da çöpe atmak istiyor. Yani 70 yıllık gelenekle oluşan değerleri yok etmek istiyorlar.

* DİRENÇLERİ YOK ETMEK İSTİYORLAR: İşte bu rejim değişikliğine giden yoldaki kırılma noktasıdır. Yeni anayasa çalışmaları, gitmek istedikleri ılımlı İslam devleti hedefi önündeki dirençlerin (Çankaya Köşkü, YÖK, yargı, üniversiteler gibi) sistematik olarak direnç olmaktan çıkarılması girişimidir.

* ÖMER DİNÇER ANAYASASI: Bu aynı zamanda başbakanın söylediği gibi 'ileride herkesin aynı noktaya geldiği, aynı hayat tarzını sürdürdüğü hedefe varma' yolu. Yani tıpkı Ömer Dinçer'in meşhur makalesinde ifade ettiği değerlerin, laiklik, milliyetçilik, Cumhuriyetçilik'in yeniden İslam'a göre dizayn edilmesidir. Yani bu bir 'Ömer Dinçer Anayasası' olacak.

* TEK MİLLET YOK OLUR: Bu yeni anayasa arayışının çok tehlikeli bir başka yönü de tek millet anlayışının kırılarak bunun yerine etnisite temeline dayalı bir tanımlamanın anayasanın içeriğine yerleştirilmesidir. Bu gerçekleşirse terör örgütünün ekmeğine yağ sürülmüş olur ve başarıya ulaşmış sayılır.

* EVE DÖNÜŞ AMERİKAN MODELİDİR: Bir bakıma af girişimi olan yeni eve dönüş yasası, Amerika'nın bölgeye ilişkin planlamasının bir parçasıdır. Amerika 'tavşana kaç tazıya tut' politikası uyguluyor. Eve dönüş, bir Amerikan modelidir. Amerika bunu istiyor, hükümet de kendinden istenileni yapıyor.

* AMERİKA PKK'YI KORUYOR: Yani bir yandan sınırdan ancak 20 km. girmemize ve yaygın değil, nokta operasyon yapmamıza izin verirken, bir yandan da PKK'ya 'oturun oturduğunuz yerde biraz bekleyin, şimdilik bir şey yapmayın. Türkiye'yi kızdırmayın. Yeni olaylara girişmeyin' diyor. Aynı telkinleri Barzani aracılığı ile de yapıyor. Bu PKK'yı bitirme değil, bilakis bir yerlerde varlığını koruma ve yaşatma anlayışıdır. Bizim hükümet de bu anlayışa teslim olmuş gibi görünüyor.

* SORUN İŞ, AŞ, KİMLİK DEĞİL, SİYASAL: Peki bunlar olunca PKK bitecek mi? Hayır. Kenarda duracak, yaşamını sürdürecek. PEJAK gibi kullanacak. Dağdakiler, iş ve aş bulamadığı için değil, kimlik arayışları olduğu için değil, siyasi bir amaç için dağdalar. Bunu iyi kavramak lazım.