kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 12 Aralık 2007, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
' O Kadın'

Sezen'in kaybolan şarkıları

ESİN KÜÇÜKTEPEPINAR
ESİN KÜÇÜKTEPEPINAR
Sezen Aksu hayranları bu cuma vizyona girecek 'O Kadın' filmini izleme fikrini muhtemelen pek cazip bulacak. Zira film vizyona girmeden önce onun Sezen şarkılarından senaryolaştırılan bir aşk filmi olduğu duyuruldu. Dünyaya baktığımız zaman bu tarz işler dünya sinemasında da ziyadesiyle yapılıyor. Hatta buna örnek vermek gerekirse; geçen ay izlediğimiz Beatles şarkılarıyla bezeli 'Across the Universe' gibi yeni bir müzikal örneği verilebilir.

Beatles neyse Sezen o!
Entelektüel veya değil, hemen her kesime ulaşabilmesi açısından dünyada Beatles, neyse bizde de Sezen Aksu o. Gişesi de garantili olabilecek bir film yapma niyeti gayet cazip, hatta mahzuru da yok! Lakin bizim oyuncuların şarkıları sette canlı veya olmadı sonrasında stüdyo kaydında söylemesi nedense beklenmemiş. Ama bu 'O Kadın'ın en önemsiz problemi sayılıyor. Bir kere 'O Kadın' diyalogsuz bir film; ana karakterlerde ses yok görüntü var. Yani; aşk ve tutku ateşlerinde telef olarak varoluşunu sorgulayan fanileri anlatan şarkılı 'bir sinema filmi' bekliyorsunuz. Çünkü televizyonlarda bedava dönen kliplere alternatif, kalkıp sinemaya gideceksiniz. Filmle ilgili olarak; herhangi bir klipteki kadar entrika ve atraksiyonlu olduğunu söyleyelim. Dolayısıyla bir duygu açılımı, derinlik bekleme hakkınız doğuyor. Ancak klip estetiğinin ötesinde klibin ta kendisi karşımızdaki.... Güzel kadın, cazip erkek kontenjanından oyuncular da rol yapmıyor, bildik klip tadında pozluyorlar. Bu klipler zincirini bağlama işlevini görmek üzere ustaçekirge kıvamında aralarda görünen Erol Günaydın ile Nefise Karatay'ın aşkın doğasını felsefi olaraktan çözme gayretleri ise hakikaten komik! Hayret! Çünkü 'entel' yaftasıyla 'ti'ye alarak bir kesimin öyle konuştuğunu farz eden anlayışın ta kendisi hakim... Kuru gürültü yani... Yönetmen ve senarist Korhan Bozkurt'un çok şık icra ettiği reklamvari görüntülerin bazısındaki açı yanlışlığı da şaşırtıcı. Çünkü 'esas oğlan' Tardu Flordun'un 'cool' görünmesi düşünülen hareketleri, kendisiyle karate yapıyormuşçasına sakil. Öyle ki belki 'absürd bir yaklaşım vardır' diye umuyorsunuz ama sanatsal bağlamda yok maalesef. 'Kral TV estetiğinden film olmaz'dan ziyade 'Sezen Aksu hissiyatını' eksik tercüme etmeyi becermek de ayrı mevzuu!