kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 10 Aralık 2007, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Benim için en normal doğum sezaryendir

ESRA TÜZÜN
ESRA TÜZÜN
09.12.2007
Dr. Esra Aksoy 2.000 kadını anne yaptıktan sonra doğum masasına uzandı. Hastalarına, "Doğum doğal bir olay" deyip normal doğum öneriyordu ama kendisi için bir an bile bunu düşünmedi. İşte anne olarak doğum odasında yaşadıkları.....
Doktor Esra Aksoy bugüne kadar birçok kez doğumu anlattı. Ancak bu kez ondan kendi doğumunu anlatmasını istedim. Çünkü o, 'çocuk da yaparım kariyer de' akımının öncülerinden... 35 yaşına kadar hiç durmadan kariyer peşinde koştu. İstanbul'un en iyi kadın doğumcuları arasında adının geçmesi için büyük uğraş verdi. O, sokakta yürürken bile kitap okuyan bir doktordu. "Nasıl yapıyorsun, insanlar sana çarpmıyor mu?" diye sorduğumda bana, "Çarpmıyorlar. Aksine şaşırdıkları için dikkat ediyorlar" diyordu. Hiçbir gelişmeyi kaçırmamak için sabah akşam çalışan bu kadın, 35 yaşına bastığında aniden değişti. "Artık çocuk yapmak, anne olmak istiyorum" dedi. Amerika'da yaşayan ve internet aracılığıyla arkadaş olduğu John Jozwiak ile evlendi. Bunlar olduğunda 37 yaşındaydı; yani doğurganlık için riskli yaş grubundaydı.

37'SİNDE ANNE OLDU
Esra tüp bebek mi yapacak diye beklerken, küçük bir tedavi sürecinin sonunda 37 yaşında hamile kaldı. 38 yaşında ilk bebeği Zeynep Sue'yu kucağına aldı. n1 yaşında Mehmet Jho'yu dünyaya getirdi. Şimdi nn yaşında ve 3. bebeğine hamile... Esra anneliğin tadını aldıktan sonra durmadı. Annelik, kariyerini de etkilemedi. Dr. Esra olarak, karnı burnundayken doğum yaptırdı. Kendi doğumuna girmeden önce yaptırması gereken 3 doğumu vardı. Önce o doğumları gerçekleştirdi, sonra kendi bebeğinin doğumuna girdi. Loğusalığı sadece 3 gün sürdü. İşinden kopmadı; bebeklerini vizit aralarında emzirdi.

ULTRASONUMU BEN ÇEKTİM
Esra Aksoy'dan bu kez yalnızca jinekolog olarak değil, doğumu iki kez yaşayan bir kadın olarak doğumu anlatmasını istedim. Bugüne kadar az buz değil 2.000 kadının doğumunu yaptırdıktan sonra doğum yapan ve pek yakında yeniden yapmaya hazırlanan Dr. Aksoy sezaryeni anlattı:

* Çocuk yaptıktan sonra doğum yapan hastalarınıza bakışınız değişti mi?
Çok değişti. Daha şevfkatli oldum. Artık doğum sırasında neler yaşandığını biliyorum. Onların yaşadığı hormonal değişimleri, neler hissettiklerini anlayabiliyorum.

* Doktorlar hep kendilerini ihmal ederler. Siz rutin kontrollerinizi kime yaptırdınız?
Kendim yaptım. Kolay değildi aslında. Harakiri yapmak gibiydi. Ultrosonumu bile kendim çektim, çocuğumun cinsiyetini kendim gördüm. Amniyosentezlerim ve doğumum dışında her şeyimi kendi kendime yapmayı tercih ettim.

* Neden? Başka doktorlara güvenmediniz mi? Vajinal muayeneden mi korktunuz?
İlk başlarda vajinal muayeneden çekindim çünkü çok kolay bir şey değil. Bize gelen kadınların bir bölümünde de bu korku vardır. Onları anlıyorum çünkü bende de var. Aslında başka bir göz de görmeliydi beni ama kendime o konuda güvendim. Doğum için zaten bir arkadaşımdan destek aldım. Kendi kendime doğum yapmak, bana göre bir şey değildi. En azından bunu biliyordum.

İTİRAF EDEYİM; KORKTUM
* Doğuma ait her şeyi bilmek doğumu kolaylaştırıyor mu?
Doğum beni çok heyecanlandırdı. Hem riskleri biliyorsun, hem de detaylara hakimsin. Hangi kat kesilecek biliyorsun mesela. Bunların hepsini bilince insan kendini öyle doğumun romantizmine filan bırakamıyor. Üstelik ben biraz da korkağım. Yaptığım işe anne adayı olarak bakmak farklı. Kendi doğumlarımın ikisinde de çok korktum. Hatta ikincisinde daha çok korktum. 'Ya anesteziden uyanamazsam' şeklindeki klasik korkulara ben de kapıldım. Yaşım 38'di, çikolata kistlerim vardı. Bu kadar kolay olduğunu, sonradan takır takır doğurabileceğimi ilk denememde bilmiyordum.

BEN AĞRI ÇEKEMEZDİM
* Kadın doğum doktorları hep normal doğumu tavsiye eder. Siz neden kendiniz için sezaryeni tercih ettiniz?
Hastanın şartları çok önemli. Hasta 38 yaşındaysa ve tedavi sonrasında hamile kaldıysa, bence en uygun doğum yöntemi artık sezaryendir. Bir de benim ağrıya dayanıklılığım azdır. Normal doğum ağrılarına katlanamayacağımı biliyordum.

* Ama kendi çocuğunuzun doğumuna tanık olamamak, çocuğun çıktığını görememek büyük bir anı kaçırmak anlamına gelmiyor mu? Bunları görmek istemez miydiniz?
Görmek istemedim, ne olacağını zaten biliyordum. Bunları bile bile görmek çok kolay değil. Zaten sezaryen dediğiniz şey toplam 10 dakika sürüyor. Doğumdan sadece 10 dakika sonra çocuğunuzla karşılaşmanız çok da büyük bir kayıp değil bence. Üstelik bebek o sırada temizlenmiş ve kendine gelmiş oluyor. Pespembe bir şekilde yanınıza veriyorlar onu.