kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 29 Kasım 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
YAVUZ DONAT

Bayan avukatın hukuk dersi

Geçen perşembe Antalya'da "ilginç bir olaya" tanıklık ettik.
Akdeniz Üniversitesi'nde "Vizesiz Avrupa" konulu sempozyumdaydık.
"Yabancı bilim adamları" da vardı.
Herkes konuştu.
Herkes birbirine soru sordu.
"İlginç olayımız" bir yabancı bilim adamının sorusuyla ilgili.
Kürsüdeki yabancı "vize... Türkiye-Avrupa ilişkileri... Türkler'in kazanılmış hakları" konusunda bir tebliğ sundu.
Konuşması "bizden yanaydı."
"Türk tezlerine" bilimsel destek veriyordu. Konuşmasının sonunda ise "bütün salona" bir soru sordu.
"Soru" aynen şöyleydi:
* Bir Alman genç, bir İngiliz kızını rahatsız etmiş.
* Sıradan bir sarkıntılık olayı... Masumane bir taciz.
* Türkiye bu Alman erkeği aylardır hapiste tutuyor, neden?
* Bütün Almanya bundan rahatsız... Avrupa rahatsız.
* Avrupa medyası tepkili.
* Bu genci neden hapse attınız?.. Neden çıkarmıyorsunuz?
Yabancı bilim adamının "söylemi" şöyle bitti:
* Ya Türk adaleti bu Alman'ı gereksiz yere hapiste tutuyor.
* Ya da bu gencin tutuklanması doğru... Öyleyse Türkiye ne diye işin aslını dünyaya anlatamıyor?
"Soru" bitti.
"Konuşmacı" yerine oturdu. Bu sırada "salonun arkalarından" bir el havaya kalktı:
- Söz istiyorum.
Bu "genç bir bayandı."
Sempozyumda "her elini kaldıranın konuşması diye bir usul" yoktu.
"Soru sormak isteyen ise" kime soru soracağını belirtmek zorundaydı. Ama "genç bayan" ısrarlıydı:
- Kimseye bir şey sormayacağım... Sadece bir konuya açıklık getireceğim... Söz istiyorum.
"İstenen söz" verildi.
Genç bayan kendini tanıttı.
Antalya barosuna kayıtlı bir avukattı. Ve "İngiliz kız, Alman erkek" davasını yakından takip ediyordu. Neler mi söyledi?
* Türkiye bir hukuk devleti.
* Yargıya kimse müdahale edemez.
* Siyasi otorite veya bir başka otorite yargıya karışamaz.
Bayan avukat "devam eden bir dava konusunda yorum yapılamayacağını" vurguladı ve:
* Ancak kısa bazı bilgi vermek istiyorum.
* Olay basit bir sarkıntılık veya taciz değil, tecavüze teşebbüs... İşin içyüzü şöyle, şöyle, şöyledir.
Bayan avukatın yaptığı belge ve bilgiye dayalı konuşmadan sonra "konuyu kürsüye taşıyan" yabancı profesöre sorduk:
- Ne diyorsunuz?
"Türkiye haklı" diye konuştu:
- Ama demek ki kendinizi anlatamıyorsunuz.
Toplantıda bulunan Prof. Dr. Harun Gümrükçü "işte olayın püf noktası" dedi:
- Türkiye'nin sorunu kendini anlatamamak.
TÜGİAD Başkanı Murat Saraylı:
- Bu öyle bir sorun ki, yaşamsal değerde.
Yazıya noktayı koyarken bir "üzüntümüzü" de söyleyelim. Konuşması ile "bütün salonu hayran bırakan, ayakta alkışladığımız" o genç bayan avukatın adını not almadık.
Not etmeli ve burada yazmalıydık.