kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 27 Kasım 2007, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ABDURRAHMAN YILDIRIM

Dalgalanmada Türkiye'nin ikinci şansı faizde düşüş

Gelişmekte olan piyasaların küresel sermaye tarafından sığınılacak liman kabul edilmesi son dalgalanmada Türkiye'nin şansını oluşturdu. Bu nedenle Türkiye dalgadan gelişmiş ülkelerden daha az etkilendi. Dün bunun bir tablosunu ortaya koymuştuk.
Bugün ise Merkez Bankası'nın faizleri yarım puan indirdiği 14 Kasım tarihli Para Politikası Kurulu'nun toplantı özetinde Türkiye'nin dalgadaki ikinci şansını gördüm. Nasıl mı?

- Merkez ne diyor?- Önce rapordan aktarma yapalım:
- Gıda fiyat artışı enflasyonun yükselmesinde etkili oluyor. Gıda va alkolsüz içecek enflasyonu yıllık yüzde 14.71'e ulaşırken gıda dışı enflasyon yüzde 5'e indi. Enerji ve gıda dışı malların yıllık fiyat artışı ise yüzde 2'ye geriledi.
- Akaryakıt ve sigaradaki vergi artışı ile su fiyatlarında gözlenen artışın kasım ayı enflasyonunu yaklaşık 0.8 puan artıracağı tahmin ediliyor. İşlenmemiş gıda fiyatlarındaki kısmi düzeltme ise kasım ayı enflasyonu üzerindeki baskıları sınırlayabilir.
- Elektrik ve doğalgaz fiyatlarında ilerleyen aylarda yapılması gündemde olan ayarlamalar yıllık enflasyon düşüşünü geciktirebilir.
- Orta vadede enerji ve gıda fiyatlarına ilişkin risklere rağmen güçlü parasal sıkılaştırmanın gecikmeli etkileriyle enflasyonun aşağı yönlü eğilimini devam ettirmesi bekleniyor.
- Faiz indirimlerinin temkinli ve ölçülü tutulduğu mevcut politika çerçevesinde yurt içi talebin kontrollü olarak taparlanmaya devam edeceği öngörülmektedir.
- Petrol fiyatları ve olumsuz hava koşulları yanında bazı tarım ürünlerinin alternatif yakıt üretiminde kullanılması sonucu ulaslararası tarım ürünleri fiyatları yükseliyor. Ancak, YTL'nin güçlü konumu söz konusu olumsuz fiyat gelişmelerinin yurt içi enflasyon üzerindeki etkilerini sınırlayıcı rol oynamaktadır.
- Uluslararası kredi piyasalarındaki risklerin devam etmesi politika faizlerindeki indirim sürecinin talebe yansımasını sınırlamaktadır. Küresel ekonomideki yavaşlamanın beklenenden daha keskin olma olasılığı da toplam talep tahminlerine ilişkin aşağı yönlü bir risk olarak değerlendirilmektedir.
- Kredi piyasasındaki kayıplar ve bunların küresel sermaye piyasaları üzerindeki olası etkileri konusundaki belirsizlikler devam etmektedir. Söz konusu belirsizliklerin artarak sürmesi sonucu gelişmekte olan piyasalara olan yatırım iştahında belirgin bir bozulma olması ve ülkemiz piyasalarının da etkilenmesi durumunda Merkez Bankası, etkin likidite yöntemiyle ve gerektiğinde diğer politika araçlarını kullanarak olası dalgalanmaların orta vadeli enflasyon görünümü üzerindeki etkilerini sınırlı tutmayı amaçlayacaktır.

- Faize yatırıma devam- Merkez Bankası'nın toplantı özeti böyle. Dalgalanmanın ciddi etkisi halinde takınacağı tutumu da belli. Benim bu cümlelerden çıkardığım önümüzdeki dönem küresel piyasalarda dalgalanma devam etse de, Türkiye'de faiz indirimlerinin sürebileceği. Hatta indirimlerin sürmesinin beklenmesi daha fazla sermayeyi çekebilir ve içerideki sermayenin kalmasını da teşvik edebilir. Ya da sermaye çıkışını sınırlayabilir. Ola ki, butün bunlara rağmen sermaye çıkışı oldu. O zaman da Merkez Bankası "etkin likidite yönetimi ve gerektiğinde diğer politika araçlarını" kullanacak. 2006 dalgalanmasında kurulan mekanizma yürürlüğe konulacak. Bana göre Merkez Bankası demek istiyor ki, "Faiz indirimlerine kademeli ve temkinli devam edeceğim. Herhangi bir yol kazasında da devreye gireceğim. Liraya yatırımda çekinmeyin."

- İkinci şans- Bu durumda küresel dalgalanma eğer Türkiye'den büyük ölçekli sermaye çıkışı yaratmayacak boyutlarda kalırsa sorun yok, faizlerin düşüşü devam edebilir. Bu düşüş geçen ayki gibi yarım puan olmaz da çeyrek puan olur, ama olur.
Türkiye'nin son dalgalanmadaki bir şansı gelişmekte olan piyasalar içinde yer almasıydı. Türkiye'nin ikinci şansını da, bu dalgalanmaya dünyanın en yüksek faiziyle girmesi ve dramatik kötüleşmeler olmazsa faiz indiriminin sürecek olması oluşturuyor.

- Sonuç- "Bütünü ile iyi veya kötü yoktur." Sokrates