kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 20 Kasım 2007, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ÖZAY ŞENDİR

'Sizi biz kurtardık...'

Tam 20 yıl önceydi.
Üniversite eğitimi için hayatında ilk kez Kuzey Kıbrıs'a giden gencecik bir delikanlı pasaportunu uzattığı polisin bıkkın ve sıkkın davranışlarına çok şaşırmıştı.
Çok değil daha iki saat önce ailesine "Rumlarla savaş çıkarsa ben de katılırım" diyen bu genç adam Türk vatandaşı olduğu için çok sıcak bir karşılama bekliyordu .
Ada'da yaşamaya başlayınca genç adamın aklı daha da karıştı. Aklı karışan sadece o genç adam değildi. Ada'ya gelen Türk öğrencilerin çoğu "bizi sevmiyorlar" diye şikayet edip duruyordu.
Kıvılcım Doğu Akdeniz Üniversitesi'nin düzenlediği "Dostluk Turnuvası" sırasında patladı.
Girne Türk Öğretmen Koleji'nin Kıbrıslı oyuncu ve öğrencileri ile Doğu Akdeniz Üniversitesi'nin öğrencileri arasında Magusa Canpulat Stadyumu'nda büyük bir kavga çıktı. Bazı Doğu Akdeniz öğrencileri gözaltına alınınca, Türkiyeli öğrenciler ellerinde bayraklarla Namık Kemal Meydanı'nı trafiğe kapattılar.
Genç adamın ilk yılı hep bu haksızlığa uğramışlık duygusuyla geçti.
Sonra bir tesadüf ederi önce Kıbrıslı öğrenciler sonra ailelerle tanıştı. Madalyonun öteki yüzünü gördü.
O yüzde sevimsiz anılar da vardı. Mesela Türkiye'de evli olup da bekar gibi Ada'da evlilik yapan ve sonra geri dönenler, sigorta ve sosyal hak istediği için işten çıkarılıp yerine kaçak işçi alınanlar, iktidar partisine üye olunca hem vatandaş hem devlet memuru yapılanlar ve bunun gibi daha onlarcası.
Genç adam için en büyük şok bir iç çamaşırı mağazasında yaşandı. Kolu neredeyse dirseğine kadar altın dolu olan bir kadın "2500 TL" için pazarlık yapmak istedi. Satıcı "Kıbrıs'ta pazarlık olmaz" deyince kadın sinirlendi ve şöyle dedi: " Sen kendini ne sanıyorsun, sizi biz kurtardık."
Bir başka sefer yırtık parayı kabul etmeyen freeshop görevlisine "siz iyice Rumlaşmışsınız" diyen kadını da gördü genç adam.
Maraş Emek Tiyatrosu'nda oynarken turneye gittikleri köylerde arkadaşlarına "aranıza nasıl bir Türkiyeli alırsınız" diye sitem edildiğini de duydu.
Kopukluğa hem şaşırdı hem de üzüldü genç adam.
Aradan tam 20 yıl geçti. O genç adam şu an okuduğunuz satırları yazan kişi. Maraş Emek Tiyatrosu'nda oynayan ilk Türkiyeli ama sonuncu değil. Ondan sonra onlarca Türkiyeli oyunlarda rol aldı. Üniversiteler sayesinde ayrım eskiye oranla çok azaldı.
Şimdi gazetelerde KKTC vatandaşlığından çıkarılanların listesi var.
Toplam nüfusu 180 bin civarında olan ve seçmen sayısı çok daha az olan bir coğrafyada sizce kaç bin kişiye vatandaşlık verilmiştir bileniniz var mı?
Bu aralar çalışma izni olmayan Türk vatandaşları Ada'dan sınır dışı ediliyor.
İsterseniz buna da kızın ama biliyor musunuz ki Ada'da terör örgütü ciddi bir faaliyet içindeydi.
"Sizi biz kurtardık" diye diyet isteyen o kadınla " vay efendim Türk vatandaşlarını nasıl vatandaşlıktan çıkarırsınız" diyen zihniyet arasında sizce fark var mı?
Bence yok...