Anekdotlar

- Kürt meselesinde önemli çabaları olan Ümit Fırat'a sordum: " Anayasa taslağını beğendiniz mi? " Bir Bektaşi fıkrasıyla cevap verdi: " Eskisini tattığımız için, yenisinin daha iyi olacağını peşinen söyleyebiliriz."
- Hem Prof. Ergun Özbudun, hem de Abant Platformu Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Mete Tunçay, Bülent Nuri Esen'in asistanlarıymış. Bir gün Esen, Mete Tunçay'ın sakalını kastederek, Özbudun'a sormuş: " Kim o koridorda dolaşan Davalaciro kılıklı adam? " O gün, bugün Mete Tunçay, Davalaciro sakalından vazgeçmiyor. (Bilmeyenler için söyleyelim: Davalaciro, Abdülhak Hamit'in Finten isimli eserindeki Hintli uşak.)
- 1982 Anayasası mimarlarından Prof. Orhan Aldıkaçtı'yı da andık. Aldıkaçtı, bir İngiliz meslektaşına sormuş. " Sizin, yazılı bir Anayasanız yok ama, Kraliçe, meclisi feshedip 3 ay içinde seçimleri yenileyebiliyor. Ya yenilemezse?" Meslektaşı cevap ermiş: "Bu bizim aklımıza hiç gelmemişti." Aldıkaçtı bu anıyı, demokrasinin bir zihniyet meselesi olduğunu anlatmak için naklederdi.
- Madem laf zihniyetten açıldı... Prof. Memduh Yaşa'nın üniversitede olduğu yıllar. Ziyaretine gelen Selahattin Beyazıt'ı asistanına takdim ediyor: "Bu da benim gibi Kürt" Asistan kız, kızararak itiraz ediyor: "Estağfurullah hocam. "