kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 13 Kasım 2007, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ERGUN BABAHAN

Ekonomiyi unutmak

Geçen hafta dünyanın önemli fonlarından birinin üst düzey yöneticileriyle bir araya geldik.
Konu doğal olarak ekonomiye geldi.
Türkiye'nin şu anda güçlü bir sanayi altyapısına sahip olduğunu, bunun bize büyük bir avantaj sağladığını vurguladı yabancılar.
Fas'tan Hindistan'a kadar birçok ülkenin Türkiye'yi model aldığını, küresel ekonomiye eklemlenmiş Türkiye'nin artık geçmişteki gibi büyük krizlere girmeyeceğini belirttiler.
Gerçekten de 84 yılda sıfır petrol geliriyle 400 milyar dolarlık bir büyüklüğe erişen Türkiye, dünyanın 16'ncı büyük ekonomisi olmaya başardı.
Özal'la başlayan reform ve değişim süreci AK Parti'nin ilk beş yıllık icraatlarıyla kökleşti.
Devletin ekonomideki rolü giderek küçülürken, yabancı sermaye yatırımları için cazip bir ülke haline geldi.
Ferit Şahenk'in deyimiyle, yabancı sermaye şimdi sıfırdan yatırım noktasına geldi.
Ancak gerek gündemin ağırlığı, gerekse iktidar yorgunluğundan olsa gerek, AK Parti ikinci döneme hızlı giremedi.
İlk yüz gün hay huyla geçti.
Ne AB, ne de ekonomi alanında reformcu hevesten pek eser görünmüyor.
Oysa seçim bildirgesinde sanayi alanında yapılacak pek çok reform sözü verilmişti.
Terörü yenmenin de, demokratikleşmeyi daha kurumsal kılmanın yolu da güçlü bir piyasa ekonomisi ve sanayi yapısıyla sağlanabilir.
İş dünyası bugün başta asgari ücretteki yüksek vergi yükü, pahalı enerji maliyeti ve düşük kurun yarattığı sıkıntılarla mücadele ediyor.
Adeta bir mucize yaratarak dünyanın güçlü ekonomileriyle rekabet edebiliyor.
Elbette terör ve Kuzey Irak'taki gelişmeler ülkenin geleceği için hayati öneme sahip.
Ancak yatırımların artması, teknolojinin gelişmesi, yeni iş alanları açılması da bir o kadar önemli.
İktidarın hala bir eylem planı yok.
Oysa ilk dönemde yapılan ilk bir eylem planı açıklamak olmuştu.
Türkiye'nin girişimci sınıfı, yeteneğini en zor koşullarda kanıtladı.
Şimdi yapılması gereken ekonomi alanında verilen sözleri hızla yerine getirmek ve sanayicinin, yatırımcının önünü açmaktır.
Biraz "titreyip kendimize gelme" dönemi gelmiş gibi görünüyor.