kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 31 Ekim 2007, Çarşamba
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ABDURRAHMAN YILDIRIM

'Lira değerli kalmaya devam edebilir'

Dün Merkez Bankası'nın enflasyon odaklı değerlendirmesini aktarmıştım. Bugün de eski bir Merkez Bankalı olan TEB Başekonomisti Emin Öztürk'ün ekonomi ve piyasalarla ilgili analizini aktarıyorum. TEB Kobi Akademi'nin Hatay-İskenderun toplantısında konuşan Emin Öztürk "Enflasyonun temel belirliyicisi döviz kuru" saptamasından sonra "TL'nin değerli kalmaya devam edebileceği" tahmini yapıyor. Öztürk'ün dünyayla başlayıp Türkiye ile süren ufuk turu şöyle:

- Dış piyasalar- "Dünya küçük bir köy oldu. Yerel piyasaları uluslararası etkenler yönlendiriyor. Brezilya ile Türkiye borsaları birlikte hareket ediyor. Güney Afrika ile Polonya aynı hareketi gösteriyor. Rusya ile Polonya'nın korelasyonu yüksek. Dow Jones Endeksi'ni yükselten her ne ise aynı etken TL'nin değerlenmesini de mümkün kılıyor.
- ABD'de özellikle son iki yılda dikkatsizce verilen mortgage kredilerinden kaynaklanan sorun sürüyor. Bu sorun nedeniyle ABD ekonomisinin yavaşlayacağı kesin gibi. Resesyon ihtimali de var. Para ve kredi piyasalarındaki güven sorunu tümüyle çözülmedi. ABD emlak piyasasındaki olumsuz gidişat sürüyor. Ev fiyatlarının düşmesi tüketici güvenini ve harcama eğilimini de olumsuz etkiliyor.
- Karşılaşılan sorun ABD kaynaklı, yayılma alanı ise İngiltere, Fransa ve Almanya gibi ülkeler. Gelişmekte olan ülkeler ise en azından şimdilik bu yumağın dışında.
- ABD'nin resesyona girmesi durumunda Avrupa'nın, Çin'in ve diğer gelişmekte olan ülkelerin fazla etkilenmeyeceği düşünülüyor. Gelişmekte olan ülkelerde ekonomik temeller son yıllarda sağlamlaştı. Bu piyasalara giren sermayenin niteliği de son yıllarda ciddi ölçüde iyileşti.

- Türkiye ekonomisi- Türkiye'de enflasyonun temel belirliyicisi döviz kuru. Tüketici fiyatları endeksinin dörtte üçüne yakın bir bölümünü oluşturan mal grubu fiyatları ile döviz kuru arasındaki yüksek korelasyon, enflasyon hedeflemesinin gelecekteki olası kur artışlarına rehin olduğuna işaret ediyor.
- Tüketimdeki duraklamaya rağmen kurun düşüklüğü nedeniyle dış ticaret açığı büyümeye başladı. Bunun cari açığa yansıması turizm sezonunun sona ermesiyle daha net ortaya çıkacak.
- İhracat güçlü ama kendi ithalatını da yaratıyor. İthalatın büyük bölümünü oluşturan ara malı ithalatı da hızla arttığı için son dönemde ihracatta görülen canlılık dış ticaret açığını düşüremiyor.
- Güçlü Euro hem ihracata destek oluyor hem de ihracatın olduğundan daha güçlü görünmesini sağlıyor. Parite bir yıl önceki seviyelerde sabit tutularak hesaplandığında ihracatta yukarı yönlü eğilim kayboluyor.
- Bütçedeki bozulma seçim öncesinde belirginleşti. Ancak vergi gelirlerinin zayıflığı, sorunun sadece seçim öncesinde harcamaların hızla artmış olmasından kaynaklanmadığını gösteriyor.
- Tahvil piyasası, Merkez Bankası'nın faiz indiriminin süreceğini fiyatlıyor. Yurtdışında, yurtiçinde ya da enflasyonda ciddi olumsuzluklar çıkmadıkça indirimlerin önümüzdeki aylarda sürmesi beklenebilir. Nitekim tahvil piyasası 2 puanlık indirimi şimdiden fiyatladı.
- Son dalgalanmalarda şirketlerin kurlardaki yukarı yönlü hareketleri döviz satma fırsatı olarak gördüğü ortaya çıktı. Bu yüzden tüm gelişmekte olan piyasaları etkileyecek çok şiddetli bir satış dalgası olmadıkça ya da Türkiye'ye ilişkin vahim bir durum oluşmadıkça TL'nin genelde değerli kalması beklenebilir. Kurlarda dalgalanma kaçınılmaz ama dalga boyunun eski yıllardaki kadar yüksek olması beklenmemeli.
- Kısa vadede fırsatçılık bir yana yerlilerin tercihi döviz lehine. Ancak kurlardaki genel eğilimi, yabancıların TL lehindeki tercihi belirliyor."

- Sonuç - "Bir problemin güç olduğunu bana söyleme; eğer o güç olmasaydı, zaten problem olmazdı."
Ferdinand Foch