kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 21 Ekim 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

'Çarşı demokratik bir topluluktur'

- Eskiden maçlarda rakip takım taraftarları kavga ederdi, şimdi kendi içinizde kavgalar başladı...
- C.Y.:
Bizim aranızda kavga olduğu yalan. Demokrasi var bizim tribünde. Hükümdarlık yok sonuçta, herkes kendi fikrini dile getirebilir. Araya ağabeyler girer ve kısa sürede biter. Rakip takım taraftarlarıyla kavga etme olayı da 95 yılında sona erdi. 93 yılında evlendim ben. Fenerli, Galatasaraylı arkadaşlarla 95 yılında bir araya geldik "Artık hayata atılıyoruz, kavgalara son verelim," dedik. Öyle bıçaklanma olayları falan 95 yılından sonra bitti. Zaten her şey çok değişti. O dönemlerde futbol bu kadar büyük değildi, futbolcular maça belediye otobüsleriyle gelip giderdi.

- İmajınız son dönemde oldukça zedelendi gibi. "Eskiden Çarşı duruşu vardı, şimdi Çarşı vuruşu var," diyorlar...
- A.M.:
Bazen televizyonları izleyip, gazeteleri okurken "Acaba ben orada yok muydum?" diyorum. Öyle yalan dolan şeylerle özdeşleştirdiler ki Çarşı'yı inanamıyorum. Ama ne yazık ki bunlar oluyor. Biz kimseye güvenmiyor ve adımlarımızı hep sağlam atıyoruz. Yine de üzeri cilalı bir tahta aslında çürük çıkabiliyor. Basınca da düşmemek kaçınılmaz oluyor.
- S. K.: Bizim de Forza Beşiktaş diye bir dergimiz vardı, kapattılar. 10 dakika matbaaya geç götürdük diye dağıtılmadı, engellerle karşılandık. Beşiktaş Çarşı grubu taraftarının hâlâ bir duruşu var. Galatasaray ve Fenerbahçe bizden sonra geldiler. Galatasaray'ın da Fenerbahçe'nin de amigosu bizden gitmedir. Belki zamanında tartışma oldu ya da küstüler ve başka tribüne gittiler. Sonuçta o ya da bu şekilde Beşiktaş kültürünü alıp oralara gittiler.

- Doğru mu Galatasaray amigosu Sebahattin ile Fenerbahçe amigosu Sefa'nın da Çarşı grubundan ayrıldıkları?
- A.M.:
Şimdi bu konuları açmaya gerek yok. "Çarşı grubundan çıkmış arkadaşlar demek," arkadaşlarımızı rencide etmek olur. Çok eskiden bizim aramızda bulunmuş olabilirler belki. Ama dediğim gibi Sefa ile Sebahattin'i bu konun dışında tutalım.