kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 18 Ekim 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

"Eşim plajda taciz edildi"

Yeni Haber
Rusya Federasyonu Trabzon Başkonsolosu Alexander Tolstopyatenko, fuhuşla mücadele konusunda Rusya ve Türkiye arasında ortak adımlar atılması ve 'Fuhuş Anlaşması' yapılması gerektiğini söyledi.

Rusya'nın Trabzon Başkonsolosu Alexander Tolstopyatenko, Trabzon İlkhaber Gazetesi'nin 'Fuhuş Dosyası' konulu yazı dizisi için verdiği beyanatta, sorunun sadece BDT'dan gelen kişilerden kaynaklanmadığını söyledi.

Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin (SSCB) dağılması ve Sarp Sınır Kapısı'nın açılması ile birlikte Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT) vatandaşları üzerinden Doğu Karadeniz Bölgesi'nde oluşturulan fuhuş sektörü gündemdeki sıcaklığını korumaya devam ediyor. 1990'lı yılların aksine son yıllarda biraz daha azalma görünse de fuhuş konusu toplumu sosyal, kültürel, ekonomik ve sağlık açısından tehdit etmeye devam ediyor.

Başkonsolos Alexander Tolstopyatenko, fuhuşla mücadele konusunda Rusya ve Türkiye arasında ortak adımlar atılması ve 'Fuhuş Anlaşması' yapılması gerektiğini söyledi. Tolstopyatenko, işin vahametini ortaya koymak için, kendi eşinin bile gittiği plajda gençler tarafından taciz edildiği iddiasında bulundu. Sorunun çözümünün eğitimden geçtiğine dikkat çeken Tolstopyatenko, "Bizim hanımlarımız denize girmek için Yomra tarafında plaja gitmişler. Burada gençler hanımlarımıza kötü davranışlarda bulunmuş. Bizim bayanlar problem yapmıyor. Ama siz gençliği nasıl eğitiyorsunuz? Bunu da görmek lazım." dedi.

Tolstopyatenko, verdiği başka bir örnekte ise şu iddialarda bulunuyor: "Bu konuda yaşadığım bir örneği vermek isterim. Bir sarı saçlı bayan alabiliriz. Rus ya da Türk hiç önemli değil. Uzun Sokak'ta ona eşlik edebiliriz. Çocuk, 8-10 yaşlarında ve seks konusunda soru sordu. Ben kendim buna şahit oldum. Benim tavsiyem, eğitime daha büyük önem vermeniz. Çocuk böyle bir teklif yapmaz, bu normal değil."

Konuyla ilgili iki ülke arasında 'fuhuş anlaşması' yapılması gerektiğinin altın çizen Tolstopyatenko, 'Nataşa' kelimesinin 'fahişelik' ile ilişkilendirilmesi ve her fuhuş yapanın Rus olarak tanımlanmasının kendilerini rahatsız ettiğine vurgu yaptı. 'Nataşa' kelimesinin sadece Ruslarla bağdaştırılması ve böyle kötü bir imaj çizilmesinin doğru olmadığını dile getiren Tolstopyatenko, şöyle devam etti: "'Nataşa' bizim ülkemizde kullanılan isimlerden sadece biri. Sizin nasıl Ayşe, Fatmalarınız varsa bizim de Maira, Olga ve Nataşa gibi isimlerimiz var. Türkiye'de fahişelik Nataşa ismiyle özdeşleştirildi. Bir kere bu çok yanlış bir şey. İkincisi, fahişelik yapan kadınlara hangi ülkeden olursa olsun Rus deniliyor. Fahişelik yapan çok az Rus uyruklu bayan var. Moldova, Ukrayna, Gürcistan, Azerbaycan diye ayrılmıyor, direkt Rus deniliyor. Bu eğitimsizlikten kaynaklanıyor, ama cezasını biz Ruslar çekiyoruz."

Türklerle evlilik yapan ve Trabzon'da yaşan Rus bayanların da bu bakış açısından dolayı sıkıntı çektiklerini anlatan Tolstopyatenko, "Türkiye'de yaşadıkları bu sorunların çözümü için bir araya gelerek birbirlerine destek vermeyi planlayan Rus uyruklu vatandaşlarımız bir dernek kurma aşamasındalar. Türklerle evlenmiş ve burada bir hayat kurmuş olan bu vatandaşlarımız, yaşanan sorunları en aza indirmek, birbirlerine destek vermek ve bu sayede ülkeler arasındaki kültür farklılığını da en aza indirme çabasına girdiler. Biz de gerek dernek kurma konusunda gerekse kurulduktan sonraki çalışmalarında onlara destek vereceğiz. Derneğin en baştaki amacı; Türk kültürünü daha iyi öğrenmek olacak. Çünkü onlar artık ömürlerini geçirecekleri ülkenin kültürünü en iyi şekilde öğrenip uygulamak istiyorlar. İşte Rus kadınlarımız nasıl eğitim alarak Türk kültürüne ayak uydurmaya çalışıyorlarsa, Türkler de eğitim alıp nasıl davranması gerektiğini öğrenmeli. Doğru ile yanlışı birbirinden ayırt edebilecek düzeyde olmalı." ifadelerini kullandı.

CHA