Fuzuli Kezman

Bir oyuncu düşünün ki, oyunda kaldığı sürece yaklaşık 80 dakika hiçbirşey yapmasın, ileride bir top tutmasın, bu kadar çok top kaptırmasın ve sonunda da göz göre göre kendini attırsın. Üstelik bu oyuncu Fenerbahçe'nin temel gol umudu olsun ve kariyerinde de PSV, Chelsea ve Atletico Madrid gibi dünyaca ünlü takımlar bulunsun. İşte Kezman bu! Fenerbahçe'ye geldiğinden beri takımına katkısından çok zararı oldu. Ama aldığı paraya baktığımızda, belki de Fenerbahçe'nin en çok kazanan futbolcusu. Dün gece için iddia ediyorum ki, Kezman, Manisaspor'da, Manisa'nın santrforu Marques, Fenerbahçe'de olsa sarılacivertliler maçı farklı alıp İstanbul'a dönmüştü. Daha önceki lig maçlarının aksine Fenerbahçe'yi daha iyi bulduk. İyi mücadele ettiler, bol gol pozisyonu buldular, az pozisyon verdiler, ama yedikleri gol yine amatörce bir defans yerleşim hatasından. Fenerbahçe organize olmakta zorlanıyor. İşte herkesin merakla sorduğu ve cevabını bir türlü veremedikleri ve sadece konsantrasyon diyerek geçiştirdikleri nokta bu. Fenerbahçe çok adamla hücum ve dolayısıyla da az adamla savunma yaptığında başarılı olamıyor. Bunun temel sebebi Kezman'ın etkisizliği ve kanatların da yeterince kullanılamaması. Az adamla da defansta yakalanınca dün geceki gol gibi goller yeniyor.

VERİLMEYEN PENALTILAR VAR
Fenerbahçe'nin yediği gole baktığımızda sarı-lacivertliler defansta sayıca daha fazla ama, ceza sahası ön çizgisi üzerinde birkaç Manisasporlu boşta. Böyle olunca da, boştaki ilk oyuncu ıska geçmesine rağmen ikincisi rahat bir gol bulabiliyor.
Yurtıdışındaki başarının sebebi ise Fenerbahçe'nin asıl yapısına uygun olan kontratak felsefesi.
Hakem Kezman'ı atmakta yüzde yüz haklı. Hiç gereği yokken gidip kalecinin bacağına basıyor. Ama maçta önemli ofsayt yanlışları ve her iki yarıda da her iki takım lehine verilmesi gereken, net olmayan ama penaltı olması gereken pozisyonlar var.