kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 5 Ekim 2007, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
MAHMUT ÖVÜR

Nevval Sevindi neden 'isyan' etti?

Büyük bir heyecanla kurulan DP, seçimlerde çökünce ilk sahip çıkanlardan biri Nevval Sevindi'ydi.
O geleneğe sonradan giren Sevindi, onca negatif zemine rağmen kolları sıvadı ve DP'ye genel başkan adayı olacağını açıkladı.
Ama ne var ki beklediği ilgiyi görmedi.
Daha da önemlisi onun varlığına rağmen partinin ak saçlıları da gençleri de başka bir arayış içindeydi.
Sanki ortak bir kararla ona "yabancı" muamelesi yapılıyordu.
İşte Sevindi bu gerçeği fark edince "isyan" etti ve DP içinde ve dışında etkili olan tüm çevreleri eleştiri yağmuruna tuttu.
Özellikle de "Helal süt emmiş DYP'li" arayışıyla "hanedan" anlayışının pekiştirildiğine dikkat çekiyor ve şöyle diyordu:
"Partinin başına getirilecek isimlerde aranan ilk özellik, 'hanedan' mensubu olmak. Bu demokrat bir partiye yakışmıyor. İlla insanın 7 sülalesinin DP'den gelmesi gibi bir hanedanlık isteği olabilir mi? Zaten bunun doğru olmadığının en iyi kanıtı da AK Parti'nin iktidarda olması."
Merkez sağın bu gerçekten bir ders çıkarmadığına vurgu yapan Sevindi ikinci isyan gerekçesini de şöyle özetliyor:
"Bir de paralı aday arıyorlar. Yani zengin olmayanın, ciddi parasal ilişkiler içinde olmayanın nerdeyse siyasette hiçbir şansı yok. Yani öyle bir zenginlik olmalı ki siyasete girmesi mümkün olsun. Bir de bu iki özelliğe 'profesör' gibi bir statü de eklenirse 'daha şahane bir heykel' oluştururuz diye düşünüyorlar."
Liderlik kıstasının, "bu ülkeyi daha yakından tanımak, kültürünü daha iyi bilmek" olması gerektiğinin altını çizen Sevindi, DP içinde gerçek bir lider arayışı olmadığını da dile getiriyor ve şöyle diyor:
"Eğer gerçekten bir arayış varsa 'adayım' diyen insanları ciddiye alıp onların ne yaptığına, gelmişine, geçmişine bakmak, neler önerildiğini, neler söylendiğini dinlemek lazım. Ama bunu yapmıyorlar."
Sevindi, DP ve DYP'nin önde gelen isimlerinin nelerle meşgul olduğunu şu sözlerle dile getiriyordu:
"Bu arayış ve toplantılarda hepsinin ne kadar boş konuşma yaptığını görüp dehşete düşüyorum. Yeniden yapılanma, yeni politikalar üretme, yeni isimleri kazanma talebi yok. Daha önemlisi bir merak da yok. Sadece 'o bunu niye yaptı, şu neden karşı çıktı' gibi geriye dönük konuşmalar yapılıyor. Bunlarla bir merkez sağ parti ayağa kalkmaz. Böyle giderse de kalkacağı yok."