kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 25 Eylül 2007, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Günaydın 
ŞENGÜL BALIKSIRTI

Emre Altuğ'un içi rahatlamış ama!

Emre Altuğ ile Çağla Şikel'i birbirlerine çok yakıştırıyorum. Sanırım ilişkileri bir dolu sınavdan geçti ve sonunda sakin sulara demir attılar. Şimdi sevmenin tadını doyasıya çıkarıyorlar. Üzerlerine gelen bu rahatlığı bizler de fark ediyoruz. Kaçtıkça daha çok üzerlerine gidiliyordu çünkü. Bu da onları geriyordu. Ama şimdi çok sempatik, birbirlerine çok yakışan ve aşkın güzelliğini bize gösteren bir çift var karşımızda... Emre Altuğ, Ayşe Arman'la yaptığı röportajda bu büyük aşkı anlatmış. "Magazin basını hayatımızı yönlendirmeye çalışıyor" sözleriyle de şikayetlerini dile getirmiş. Doğrudur! Ünlü ile gazeteci arasında iletişim kurulmadığında ya da eksik kaldığında ortaya yalan-yanlış haberler çıkabilir. Ama bütün kötülüklerin müsebbibi olarak magazincileri göstermek de pek doğru değildir... (Nitekim, Çağla ile ilk kez fotoğraflandığında söylediği, "Bu fotoğraf yayınlanırsa kariyerim biter" sözleri konusunda da epey tartışmışlığımız vardır. Öyle bir şey söylemediğini iddia etmişti.) Bakın Ayşe Arman'la yaptığı röportajda neler söylemiş Emre Altuğ: "Çağla başta tamamen erkekçe bir içgüdüyle yaklaştığım bir kadındı. Bir gece, bilemedin birkaç gece birlikte oluruz diye düşündüm." Uzayıp giden tam sayfa röportaj, internet sitelerinde sadece bu bölümüyle yer aldı. Yani Emre Altuğ malzemeyi kendi elleriyle verdi. Bir bölümünde magazincileri de şikayet ettiği röportajda kendi kendine ve Çağla'sına kıymış Emre! Hiçbir erkek, çok sevdiği, aşık olduğu bir kadın için kötü şeyler söylemez. Tabii ki o da kötü niyetle söylemedi bunları ama bakın Hürriyet'in birinci sayfasına bile hangi başlıkla konu oldu; 'Bir gecelik aşk diye başladım.' Şimdi kendisine, orada burada bu konu ile ilgili onlarca soru soracak muhabirler: "Sahiden bir gece birlikte olmak için mi başladınız bu ilişkiye?" diyecekler. Emre yine kızacak, yine sinirlenecek. Bir sonraki röportajında yine magazincilerden şikayet edecek. (Sevgili Emre iyi niyetine de, aşkına da inanıyorum. Ama her insanın hayatının anahtarı kendi elindedir. Sen kapıyı açmadan kimse giremez oralara...)