kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 8 Eylül 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Prof. Dr. AYDIN AYAYDIN

Hükümet kendi çıtasını yükseltebilecek mi?

Türkiye Cumhuriyeti'nin 60'ıncı Hükümet ve programı Meclis'ten güven oyu aldı. Böylece bu yılın ikinci çeyreğinde başlayan siyasi hareketlilik gündemden düştü. Gündemde Türkiye'nin ekonomik ve sosyal meselelerinin çözümü var. Hükümetin ekonomik konulara ilişkin programını iki gündür sizlerle paylaştım. Şimdi bu programa ilişkin değerlendirmelerim ise şöyle:
Hükümetin en önemli avantajı, ekonomik konularda kendini ispat etmek gibi bir sorunu yok. Beş yıl önce AK Parti seçimleri kazandığında hükümetin ekonomiye nasıl yaklaşacağını bilmediğinden kamuoyunun yaklaşımı ihtiyatlı oldu. Şimdi yerli ve yabancı kamuoyu hükümeti gayet iyi tanıyor.
Ekonomi programının en çarpıcı özelliği piyasa ekonomisinin varlığına ve geliştirilmesine atfedilen önemdir . Piyasa ekonomisinin daha iyi izlenmesinin ana unsurları olan doğru kurallar ve etkin kurumların oluşturulması yanında adalet sisteminin daha iyi işletilmesine yapılan vurgu da manidardır.
Hükümet büyümenin sürdürülmesi konusunda son derece hassas görünüyor . Türkiye ekonomisinin büyüklüğü, işsizlik ve diğer sosyal sorunlar küçülmenin zorluklarını açıkça oraya koymaktadır. Burada önemli olan, istikrarın ve sürekliliğin sağlanmasıdır. Program, büyümenin dinamiğinin özel sektörden geleceğini öngörmektedir. Büyümenin kaynağı için hem iç hem de dış kaynaklara dayalı bir yapı öngörülmektedir. Hükümet doğru alanlarda kullanıldığında ve makro dengelerin sağlam olduğunda dış kaynak girişini riskli görmemektedir. Makro dengelerin sağlam olmasının temel unsurlarından olan kamu kesimi borçlanma ihtiyacının düşürülmesinin gerekliliği açıkça vurgulanmaktadır. Ayrıca, özelleştirmenin daha hızlanacağını anlıyoruz. Yaklaşım doğru olmakla beraber dikkat edilmesi gereken konu özelleştirme gelirlerinin bütçe harcamalarında kullanılması yerine, borç stokunun azaltılmasıdır . Daha da önemlisi, Bütçenin harcama reformunun bir an önce tamamlanmasıdır.
Piyasa ekonomisine atfedilen önem ile kurumlara yönelik davranışlar arasında daha tutarlı bir yaklaşım beklenmelidir . Nitekim, başta Merkez Bankası ve BDDK olmak üzere finansal piyasaların istikrarında sorumlu kurumların daha bağımsız olması için hükümetin çaba göstermesini bekliyoruz. Piyasa mekanizmasının en temel kurumları finansal kuruluşlardır. Bu kurumlar güçlü oldukça ve iyi çalıştıkça kaynaklar daha iyi kullanılacaktır. Bu konuda yazılması gereken kuralların ve aracılık maliyetlerini artıran yüklerin uluslararası rekabete uygun hale getirilmesidir. Merkez Bankası'na fiyat istikrarının sağlanması konusunda tam destek sağlanmalıdır.
Programın uygulanması sürecinde dikkat edilmesi gereken konulardan biri sanayi sektörünün rekabet gücüdür . Dünyadaki gelişmeler bu konularda da radikal kararlar verilmesini zorunlu kılıyor. Devletten reform bekleyen özel sektörün de bazı reformlara ihtiyacı vardır. Özel sektör haklı olarak maliyeti artıran kamusal yüklerin azaltılmasını bekliyor. Hükümetin beklentisi ise kayıtdışılığın azaltılmasıdır. Bu konuda Maliye Bakanımıza çok önemli bir görev düşüyor.
Hükümetin ikinci dönemindeki en hassas konu dış piyasalardaki olumsuzluklardır.
Son beş yılda dünya ekonomisi hızla büyüdü, ticaret hacmi arttı. Türkiye hem dış kaynak buldu hem de dış dünyadan talep gördü. Umarız dışarıdaki performans daha da kötüleşmez. Türkiye'nin dış kaynak girişinin durmasına tahammülü yok. Hele hele dış kaynak çıkışına hiç yok. Öte yandan sürekli dış kaynak girişimine de güvenilmemesi gerektiğini hepimiz biliyoruz. Benim önerim, iç talepteki büyümenin kontrol altında tutulması ve aşırı ısınmaya izin verilmemesidir; en azından uluslararası piyasaların durumu netleşinceye kadar. Hükümet programının hedeflerinin gerçekleşmesi Türkiye'nin refahını artıracak, ekonomiyi büyütecektir . Ekonomisi büyüyen ve istikrar kazanan ülkemizde hem sorunların çözümü için daha sağlıklı bir ortam oluşacaktır, hem de reformlar daha kolay yapılacaktır. Hükümetin son beş yıl içinde gösterdiği performansı sürdürmesini bekliyoruz. İzlemeye, doğru yapılanları desteklemeye, doğru olmayanları eleştirmeye devam edeceğiz.