kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Eylül 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Pazar SABAH 
ÖNCEL ÖZİÇER

Beraber ama bitişik değil

Çeşme'de ortak bir dostumuzun doğumgünü partisinde bir araya geldik Demet Akbağ ile. O hengame arasında baktım yüzüne ve "Senin bana verecek bir haberin var sanki," dedim. Anlarım ben arkadaşımın yüzünden, olanı biteni.. Önce güldü, "Ben senin şu 6. hissini seveyim e mi?" dedi.. Ve devam etti: "Aslında anlatacak bir şeyimin olmamasının sıkıntısı var yüzümde. Onu hissettin sen belki de. Çünkü hayatımda ilk kez bir yazı, turnesiz ve çalışmayarak geçirdim." "E ne güzel işte," dedim ama, Demet gibi bir kadına bu söylenmez tabii. O hep çalışmalı çünkü. Elinde ezber yaptığı bir tekst hep bulunmalı. Aklı yeni bürüneceği karakterde olmalı.. Ki kendi ruhunu da böylece beslesin.. Ama bütün BKM oyuncuları, Yılmaz Erdoğan'ın eline bakıyor malum. O'nun o sihirli kelimelerini bekliyor. Yılmaz'ın da bu ara kafası karışık herhalde. Bir türlü 'içine sineni', görücüye çıkaramıyor. Doğaldır. Makine değil sonuçta bu adam.. Tıkanası gelmiştir, yolu bu ara çıkmaz sokaklara düşmüştür.Ama ben en kısa zamanda, yeniden otobanın tozunu attıracağına inanıyorum. Bazen bu bekleyişler hayırlara vesile olur çünkü. Fakat işte, bana ters gelen bir şey var. Neden tüm BKM illa ki komün halinde hareket ediyor? Filmlerin, dizilerin, oyunların hiç ama hiç değişmeyen kadrosu, doğrusu bir izleyici olarak artık beni sıkıyor. Hikayelerin inandırıcılığı kalmıyor bir kere... "Biz bir ekibiz ve hep beraberiz" tavrı ve inadının, tüm BKM oyuncularına ve Yılmaz'a zararı var aslında. Örneğin Yılmaz ve Demet; Karı-koca oldular, sevgili oldular, abi-kardeş oldular.. Eh yeterin gari! Sanki artık yola yalnız mı devam etmeli... BKMsever bir izleyici olarak demek istediğim, Yılmaz yazsın, yönetsin ama başta Demet Akbağ ve tüm BKM oyuncuları artık siyam ikizliğinden istifa edip, ayrı ayrı işlerde boy göstersin. Bu sadece bir izleyici dileğidir. Lütfen kimsenin kalbi incinmesin.