kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 31 Ağustos 2007, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
MAHMUT ÖVÜR

İyi 'tasarlanmış' bir hükümet!

Biraz geç de olsa nihayet 60. Hükümet açıklandı.
Siyaset kulislerinde de hayatın içinde de şimdi en çok "yeni hükümet" in nasıl bulunduğu konuşuluyor.
Doğrusu ortaya çıkan tabloda beklenen kadar sürpriz yok. Herkesin "yeni bir dönem başlıyor" dediği ve "değişim" in ana eğilim olacağının var sayıldığı bir süreçte ağırlık yine eski isimlerde...
Peki, bu ne anlama geliyor?
Önce şunu belirtmekte yarar var:
Hükümetin oluşum mantığında ilginç bir hesap var.
Bu hesabın ipuçları Başbakan Tayyip Erdoğan'ın konuşmalarında yer aldı.
İlki "zaman kaybetmeye tahammül" ün olmaması, diğeri ise "istikrar" ın bozulmamasıydı.
Bu nedenle de ağırlıkla başarıları kanıtlanmış eski bakanlar yerlerini korudu.
Yeni yüzlerin yüzde 35'lerin üzerine çıkmaması ise köklü değişim talebinin "risk" olarak görülmesiydi.
Bu çerçevede yeni kabine "değişimi" değil "istikrarı" temsil ediyor.
Bu çerçevede ortaya çıkan hükümet tablosuna iki farklı yaklaşımdan söz etmek mümkün.
Biri AK Parti içinden, diğeri dışarıdan.
Tabloya dışarıdan bakanlar "daha uyumlu ve isabetli" bir kadro seçimi yapıldığı görüşünde.
Merkez sağın önemli isimlerinden biri şöyle diyor: "Siyasi ve ekonomik sorunların önem kazandığı bir dönemden geçiyoruz. Yeni hükümet üyeleri bu anlamda isabetli seçilmiş. Eski bakanların yerinde kalması 'başarıya' prim verildiğini gösteriyor. Üniversiteden tanıdığımız Nazım Ekren'in Ekonomi Koordinatörlüğü'ne getirilmesi çok önemli. Titiz çalışmasıyla bilinen Ekren, önümüzdeki sürece ciddi katkı yapacak. Mehmet Şimşek piyasalar açısından güven veren bir isim. Kültür ve turizm için Ertuğrul Günay isminin seçimi de çok anlamlı. Hepsi görevini en iyi şekilde yapacak isimler. Ben kabineyi beğendim."
Gelelim kabineye AK Parti içinden nasıl bakıldığına...
Parti içinde birçok kişinin bakanlık beklediği, onların bir biçimde hayal kırıklığı yaşadığı biliniyor. Ama asıl eleştiri "değişim" olmamasına yönelik.
Bir AK Partili şöyle diyor: "Değişim en azından yüzde 50 civarında olmalıydı. Eski bakanların yeniden bakanlık makamına oturmaları statükoyu güçlendiriyor. Oysa bu dönem değişim dönemiydi."
Yeni kabinede fazla değişim olmasa da, hatta biraz "donuk" bulunsa da ortaya çıkan tablo, içinden geçtiğimiz süreç açısından iyi tasarlanmış görünüyor.
Ya da şöyle diyebiliriz "zamanın ruhu" yla örtüşen bir hükümet.