kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 31 Ağustos 2007, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
NAZLI ILICAK

Gül'ün laiklik yorumu

Abdullah Gül, seçildiği gün parlamentoda yaptığı konuşmayı kendisi kaleme aldı. Bu konuşmada en dikkat çeken nokta, laikliği çağdaş bir şekilde tarif etmesi oldu: "Cumhuriyetimizin temel ilkelerinden laiklik, bir hak ve özgürlükler sistemi olan demokrasi içerisinde farklı hayat tarzları için özgürleştirici bir model olduğu kadar, bir sosyal barış kuralıdır da. Yalnız bu kadar da değil; hemen her toplumda zaman zaman baş gösteren çatışma ve kavga unsurlarını daha baştan ortadan kaldırmanın en kestirme yolu da yine laiklik ilkesine bağlılıktır."
Laikliğin iki ayağı var: Biri "devletin temel nizamının dinesaslara dayandırılmaması." Bu konuda, Türkiye'de hiçbir tartışma mevcut değil. Kimse çıkıp da, "AK Parti mecelleyi yeniden yürürlüğe sokuyor" veyahut "Kur'an hükümlerine göre, hırsızın elini kesip, zina yapan kadını recm ediyor" iddiasını ortaya atmamakta.

Laiklik ilkesinin ikinci ayağı ise, "din ve vicdan özgürlüğü." İşte bu noktada sorun var. Laiklik adına, genç kızlarımız üniversitenin dışına atılıyor; laiklik adına, başörtülü eşler istiskal ediliyor; laiklik adına, din eğitimine yaş sınırlaması getiriliyor; laiklik adına, İmam Hatiplerin önüne katsayı engeli çıkarılıyor. Gül bu yüzden konuşmasında, laikliğin bir özgürlük şemsiyesi olduğuna vurgu yaptı. Çünkü sorun, hukuki alanda kendini göstermiyor. Laikliğin siyasi ve sosyal hayata yansıyan boyutunda yanlışlar var. Umarız bu hükûmet, icap ederse anayasa değişikliğine de giderek, yasakçı tatbikata son verir.