Abdullah Gül resmen aday

Ak Parti'nin cumhurbaşkanı adayı olan Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, adaylık başvurusunu TBMM Başkanlığı'na yaptı.

GÜL'DEN ADAYLIK DEKLARASYONU


11. Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül, Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda, Anayasanın kendisinin kılavuzu olacağını söyledi ve "herkesi kucaklayacağım, tarafsız kalacağım, devlet kurum ve kuruluşları arasında uyumu sağlayacağım" dedi.

Adaylık başvurusunun ardından Meclis'te basın toplantısı düzenleyen Gül,yaptığı açıklamada bir anlamda "Cumhurbaşkanı adaylık deklerasyonunu" açıkladı.

Konuşmasına "Seçim meydanlarındaki mesajı görmezlikten gelemem demiştim" diyerek başlayan Gül, "Benim adaylığım bir şekilde meydanlarda ve büyük kitleler tarafından destek gördü. Seçim sonrası bunu çok derin biçimde düşündüm. Başta Sayın Genel Başkanımız olmak üzere arkadaşlarımın görüşlerini aldım. Millete meydanlarda verdiğimiz sözü tutmak için aday olmaya karar verdim. Anayasa'dan aldığım güçle ve hakla bu müracaatımı gerçekleştirdim" diye konuştu.

Sözlerini "Bu yüce makamı temsil etmenin sorumluluklarının bilinci içindeyim" diyerek sürdüren Gül, seçilmesi halinde yapacaklarını şöyle sıraladı:

"-Türkiye Cumhuriyeti Anayasası kılavuzumuz olacaktır. Anayasanın eksiksiz uygulanması temel hedeflerimden biri olacaktır.
-Tarafsızlık kesinlikle ilkem olacaktır. Bundan hiç kimsenin tereddüt etmemesini özellikle rica ediyorum.
-Laikliğin korunması temel ilkelerimden biri olacaktır. Bu konuda kimsenin kaygı duymaması gerekir. Bunun korunması için ne gerekiyorsa bu çabayı göstereceğiz.
-Devletin bütün kurum ve kuruluşlarının hassasiyetlerini biliyorum, bütün gayretimizi devletimizi, milletimizi güçlendirmek olacaktır. Bütün kurumlar arasında uyum sağlamak benim temel görevim olacak."

"Cumhurbaşkanı seçilirsem Anayasa'nın temel ilkelerine bağlı kalacağım" diyen Gül, "Atatürk'ün öngördüğü hedefler için çalışacağım" vurgusu yaptı.

Gül, açıklamalarını "tam bir tarafsızlık içinde, bütün vatandaşlarımızı koruyarak ve kucaklayarak anayasamızın rehberliğinde görevimi yapacağım" şeklinde konuştu.

"SEÇİLİRSEM CHP İLE DE YAKIN İLİŞKİDE OLACAĞIM"

Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül, CHP'nin randevu talebine cevap vermemesini, "Ben herkesle diyalog içerisinde olacağım. Bana oy verirler vermezler, kendi adaylarını çıkarırlar, Meclis'e gelirler, o onların bileceği şeydir. Ona saygı gösteririm. Ama ben onlar bana oy verse de vermese de şayet Cumhurbaşkanı seçilirsem şüphesiz ki CHP ile de yakın işbirliği içinde olmayı arzu ederim ve böyle de olacak" şeklinde değerlendirdi.
Gül yaptığı basın toplantısının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gül bir gazetecinin, "Bu süreçte Başbakan Erdoğan ve parti yönetiminde sıkıntı yaşandığı iddialarının" sorması üzerine, "Arkadaşlarım, başta genel başkanımız olmak üzere bana güvendiler ve bana destek verdiler" sözleriyle yanıtladı.

27 Nisan koşullarının ortadan kalkıp kalkmadığı yönündeki bir soruya üzerine de Gül, "Bunların hepsi tartışılacaktır" karşılığını verdi. Laiklik konusundaki kaygılara da değinen Gül, "Hiç kaygı duymayın. Laiklik, Anayasamızın temel ilkelerinden birisidir. Demokrasi, hukukun üstünlüğü, laiklik, sosyal bir devlet olmak, çok açık şekilde yazılmıştır. Bütün bunları korumak Cumhurbaşkanı'nın görevi olacaktır" diye konuştu.

30 AĞUSTOS RESEPSİYONU SORUSUNA YANIT VERMEDİ

Gül, "Cumhurbaşkanı seçilirseniz ilk katılacağınız resepsiyon 30 Ağustos resepsiyonu olacak. Resepsiyona eşinizle mi gideceksiniz?" sorusunu da "Bunları konuşuruz" diyerek yanıtlamaktan kaçındı.

İlk turda seçilip seçilmeyeceğine ilişkin soruya Gül, "Bilemiyorum, bugünkü yaptığım temaslarda ziyaret ettiğim bütün partiler gerçekten büyük nezaket gösterdiler, randevu verdiler. Hepsiyle gayet açık ve dürüst şekilde bu görüşlerimi paylaştım. Hepsiyle gayet iyi bir görüşme geçti. Hepsi hayırlı olmasını söylediler, başarı dileklerini ifade ettiler. Bunu ifade etmekten hiçbirisi çekinmedi. Bildiğiniz gibi Anayasamıza göre gizli bir şekilde seçilmektedir. Bunlar milletvekillerinin kendi vicdanlarıyla karar vereceği bir husustur. Bu konuda hiç kimseye bir şey söyleyemem. Ama bana düşen görev muhakkak ki tüm milletvekillerinin desteğini talep etmek, onların bana güvenmelerini temin etmek ve bunun için elimden geleni yapmaktır. Buna yüce Meclis karar verecektir" değerlendirmesi yaptı.

"BÜYÜK DESTEK ALDIM"

"Adaylığınız dün mü kesinleşti?" diye bir soru üzerine de şunları söyledi:
"Ben bütün bu süreç içerisinde adaylığım çok söz konusu olmuştur. Çok büyük destek aldım. Demin de söylediğim gibi dürüstlüğün icabıdır benim halka verdiğim sözü tutmam. Bununla ilgili arkadaşlarımla konuştum. Arkadaşlarım, başta genel başkanımız olmak üzere bana güvendiler ve bana destek verdiler. Dolayısıyla ben bu şekilde adaylığımı koydum. Herkes aday olabilir Anayasa'nın öngördüğü şartlar çerçevesi içinde. Oylar gizli oylardır. Bana güvenen herkesten ben tabi ki ben, bana oy vermesini arzu ederim.

Ama eğer seçilirsem bana oy versin, vermesin herkesi kucaklayacağımı, herkesle işbirliği içinde olacağımı, Türkiye'yi kucaklayacağımı, tarafsızlık ilkesine kesin sadık kalacağımı bir kez daha ifade etmek istiyorum. Benim görevim Türkiye'nin daha da ileriye gitmesine yardımcı olmaktır. Bütün devlet kurumları arasında uyumu sağlamaktır. Bütün milleti kucaklamaktır. Türkiye'nin büyük meselelerinin çözümüne yardımcı olmaktır. Ben bunun gerçekleşeceğine inanıyorum. Türkiye'nin potansiyeli çok büyüktür. Bu potansiyeli Türkiye'nin gelişmesine, kalkınmasına, demokrasinin güçlenmesine, Anayasamızın gösterdiği ilkeler çerçevesi içerisinde hareket ettiğimiz süreç içerisinde gerçekleşeceğine inanıyorum."

"KİMSEYE KIRGIN DEĞİLİM"

Bir gazetecinin "Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinin yarıda kalması sizde kırgınlığa yol açtı mı?" sorusunu da cevaplayan Gül, "Bende hiçbir zaman kırgınlık filan söz konusu değildir. Bizim hepimizin geleceğe bakması gerekir. Elbirliği içerisinde ülkemizi çağdaş medeniyetlerin üzerine taşıma hedefimiz olması gerekir. Bu da ancak elbirliği içerisinde olacaktır. Hepimizin kardeşlik duygusunu pekiştirirsek, bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının Türkiye Cumhuriyeti'ne bağlılıklarını, aidiyetlerini pekiştirirsek, Türkiye'deki refahı arttırırsak bu şekilde olacaktır. Hepimiz enerjimizi bu yönde harcamalıyız. Bunun tersine düşünmek ve gayret etmek Türkiye'ye hizmet etmek değildir. Onun için ben bu bilinç içerisinde adaylığımı koydum" dedi.

"KİMSE LAİKLİK KAYGISI DUYMASIN"

Cumhurbaşkanı adayı Gül, laikliğe vurgu yaptığının hatırlatılarak "Kimin korkusu var. Bu sözlerinizle Orgeneral Büyükanıt'ın 'sözde değil özde laiklik' açıklamasına mı atıfta bulundunuz?" sorusunun yöneltilmesi üzerine ise, şöyle konuştu:

"Bunlarla ilgili ben çok açıklama yaptım. Daha önce de konuştum. Ama bazı yazılanlar, çizilenlerden görüyorum. O kaygıları gidermek için, o kaygı duyan yorumculara derim ki 'Hiç kaygı duymayın.' Anayasamızın temel ilkelerinden birisidir laiklik prensibi. Demokrasi, hukukun üstünlüğü, laiklik, sosyal bir devlet olmak, çok açık şekilde yazılmıştır. Bütün bunları korumak Cumhurbaşkanı'nın görevi olacaktır."

ADAYLIK BAŞVURUSU

11. Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül, ''Anayasamızdan güç alarak 11. cumhurbaşkanlığına aday olmaya karar verdim'' dedi. Gül, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları ve Grup Başkanvekilleri ile birlikte Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Meclisteki makam odasında bir süre görüştü.

Daha sonra Meclis Başkanlığı makamına giden Gül ve beraberindekileri TBMM Başkanı Köksal Toptan kapıda karşıladı. Toptan ile 5 dakika görüşen Gül ve beraberindekiler, başvuru dilekçesini vermek üzere TBMM Başkanlık Divanı Toplantı salonuna geçti.

Abdullah Gül, burada yaptığı açıklamada, TBMM Başkanı Toptan'ın 11. cumhurbaşkanlığı seçim sürecini TBMM'de başlattığını ve takvimi ilan ettiğini hatırlatarak, ''Genel Kurul'da bu onaylandı. Aday gösterme süreci geçen haftadan itibaren çalışıyor. Kanunlarımızın, Anayasamızın gayet açık seçik bir şekilde kimlerin cumhurbaşkanı adayı olabileceğini dercetmiştir ve gayet açık bir şekildedir. Ben de bütün bunlardan güç alarak, Anayasamızdan güç alarak 11. cumhurbaşkanlığına aday olmaya karar verdim. Bunu bir dilekçeyle de Zat-ı Alinize sunmak istiyorum'' diye konuştu.Gül, daha sonra adaylık dilekçesini Meclis Başkanı Toptan'a sundu.

''HAYIRLI OLSUN''

Meclis Başkanı Köksal Toptan da TBMM Başkanlık Divanının 10 Ağustos'ta teşekkül etmesiyle cumhurbaşkanı seçim sürecinin başladığını
anımsatarak, bu çerçevede Anayasanın öngördüğü şartlar içerisinde ilk başvuruyu, Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül'ün yaptığını söyledi.

''Hayırlı olmasını diliyorum'' diyen Toptan, şöyle konuştu:

''Milletimiz, 3 hafta önce büyük bir olgunluk içerisinde, ders alınabilecek bir demokrasi sınavından başarıyla geçmiştir. Seçimlerde 14 siyasi partimiz, yüzlerce bağımsız adayımız ciddi bir yarış yapmış ve seçimler 40 milyonu aşkın vatandaşımızın oy kullanması suretiyle sona ermiştir. Türkiye gibi büyük bir ülkede, seçmen sayısının bu kadar çok olduğu bir ülkede, çok şükür ki seçimler en ufak bir olay meydana gelmeden sona ermiştir.

Böylesine başarılı bir sınavı geçen milletimizin temsilcileri, değerli milletvekili arkadaşlarımız ve parlamentoda bulunan siyasi partilerimiz, hiç kuşku yok ki çok önemli bir başka süreç olan cumhurbaşkanlığı seçimi sürecini de aynı olgunluk, aynı sağduyu içinde geçirecek ve Türkiye, inşallah yapılacak olan tur veya turlar sonucu 11. cumhurbaşkanını seçmiş olacaktır.Henüz adaylık için müracaat süreci devam ettiğinden, belki başka adaylar da olabilecektir.

Pazar günü saat 24.00'de sona erecek olan bu süreçten sonra, pazartesi günü cumhurbaşkanı seçimi turları başlayacaktır. TBMM olarak bu seçimi yapmak için bütün hazırlıklarımızı tamamlamış bulunmaktayız. Cumhurbaşkanı adaylığının, Sayın Abdullah Gül Beyefendiye, milletimize, devletimize, Türkiyemize hayırlar getirmesini diliyorum. Başka başvurular olacaksa, o adaylarımıza da aynı başarı dileklerimi sunuyorum.''

8 DİLEKÇE, 233 İMZA İLE CUMHURBAŞKANI ADAYI

Dışişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, kendi dilekçesi dahil 8 ayrı dilekçeyle, Türkiye'nin 11. cumhurbaşkanlığı için aday gösterildi. 8 dilekçede toplam 233 milletvekilinin imzası bulunuyor.

Abdullah Gül'ün TBMM Başkanlığı'na yaptığı kişisel başvurunun yanı sıra AK Partili milletvekilleri, 7 ayrı dilekçe ile Gül'ü 11. Cumhurbaşkanlığı'na aday gösterdi. Söz konusu 7 dilekçede, aralarında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da bulunduğu toplam 232 AK Parti milletvekilinin imzası bulunuyor.

Dilekçeler; Başbakan Erdoğan ve 16 milletvekili, AK Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli ve 26 milletvekili, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş ve 63 milletvekili, AK Parti Sivas Milletvekili Mustafa Açıkalın ve 25 milletvekili, eski AK Parti Grup Başkanvekili Salih Kapusuz ve 31 milletvekili, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin ve 33 milletvekili ile AK Parti Grup Başkanvekili Nihat Ergün ve 31 milletvekilinin imzasını taşıyor.

Gül, ilk turda seçilme olasılığını soruna bir gazeteciye, bunu bilemediğini belirterek, bugün yaptığı temaslarda tüm partilerin büyük
nezaket gösterdiğini ve randevu verdiğini hatırlatarak, ''Hepsiyle açık seçik dürüst bir şekilde görüşlerini paylaştım. Hepsiyle gayet iyi bir görüşme geçti. Hepsi, hayırlı olmasını diledi ve başarı dileklerini ifade ettiler. Bunu ifade etmekten hiçbiri çekinmedi'' dedi.

Abdullah Gül, anayasa uyarınca cumhurbaşkanının gizli oyla seçildiğini, milletvekillerinin vicdanlarıyla karar verdiğini vurguladı. Gül, ''Bu konuda kimseye hiçbir şey söyleyemem. Ama buna düşen görev; bütün milletvekillerimizin desteğini talep etmek ve onların bana güvenmelerini temin etmek ve bunun için elimden geleni yapmaktır. Buna yüce Meclis karar verecektir'' diye konuştu.


AJANSLAR