kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 10 Ağustos 2007, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ABDURRAHMAN YILDIRIM

Küresel dalgaya en hassas piyasa neden Türkiye?

Haftanın ikinci günündeki ABD Merkez Bankası'nın (Fed) faiz kararı açıklaması, küresel piyasalar için iyi bir çıpa etkisi yarattı. Bir ve ikinci gün, Fed'in açıklamasında faiz düşüşüne yönelik bir beklenti oluşarak piyasaları ayakta tuttu. Açıklamada ekstra bir ifadenin yer almaması ve beklentilerin karşılanmaması ise hayırlı sonuç verdi. Çünkü Fed'in ılımlı ekonomik büyümenin sürdüğü ve enflasyonun hâlâ sorun olmaya devam ettiğini belirtmesi, piyasaların gündeminden ekonomik durgunluk senaryosunu uzaklaştırdı. Mortgage piyasasındaki sorunların genel bir durgunluğa yol açmayacağı inancını pekiştirdi. Dolayısıyla Fed açıklaması sonrasında da piyasa toparlanması devam etti. En azından bir gün daha.

- Yine fonlar- Küresel piyasalar da yerel piyasalar da bu haftanın ilk yarısındaki toparlanmayla son dalgalanmadaki kayıplarını yaklaşık yarı yarıya geri almışlardı. Ancak üç günlük toparlanmanın ardından dün yeniden kötüleşme sürecine girildi. Özellikle hedge fon batışlarına karşı çok hassaslaşan piyasaları bu kez Avrupa'dan gelen haber vurdu. BNP Paribas'nın üç fonunun yüksek riskli mortgage sektöründeki sorunlardan etkilendiğini açıklaması ve bu fonların faliyetini durdurması, Avrupa borsalarında yüzde 2'ye varan düşüşlere yol açtı. Türkiye Borsası ise yüzde 4 kayıpla başı çekti.

- Neden Türkiye?- Türkiye'nin zayıflamada da başı çekmesi aslında toparlanmada başı çekmesinden kaynaklanıyor. Genel seçimlerle siyasi belirsizliklerini önemli ölçüde azaltan ve siyasi istikrarını sürdüren bir piyasa olarak küresel piyasalarla arasındaki performans farkını kapatmaya yönelmesi, bu dönemde Türkiye'yi ön plana çıkartıyor. Pozitif gelişmelerde Türkiye başı çekince, negatif gelişmelerden de etkilenmesini beraberinde getiriyor.
- Bunun yanında Türkiye'nin düşüşte de yükselişte de başı çekmesinin gerisinde, eğer küresel piyasalarda kalıcı bir bozulma olacaksa, kredi piyasalarında kalıcı bir daralma meydana gelecekse, yüksek cari açığından dolayı bundan en fazla etkilenecek ülke olması gerçeği yatıyor. Çünkü tersine sermaye çıkışının Türkiye'ye faturası büyük olabilir. Daha yeni açıklanan yılın ilk yarısına ait ödemeler dengesi istatistikleri cari açıkta yeni bir yükseliş dönemine işaret ediyor. Yıllık bazda cari açığın da 32.77 milyar dolara yükseldiğini gösteriyor.
- Yine Türkiye piyasasalarının dış gelişmelere hassasiyetinin fazla olmasında, özellikle borsada yabancı ağırlığının yüksek düzeyine bağlanabilir. Son bir ayda yabancıların borsadaki payları yüzde 7072 arasında değişiyor.

- Bomba haber etkisi- Dünkü piyasa hareketleri 24 Temmuz'da uç veren küresel dalgalanmanın üç günlük aradan sonra başka bir kıtadan yeniden alevlendiğini gösteriyor. Mortgage sektöründeki riskli krediler yanında kredi piyasasındaki risk alma iştahının azalmasının yol açtığı bu dalgalanmanın, fon batışına, haber akışına ve gelişmelere çok bağımlı olduğunu son örnekte bir kez daha gördük. Üç günlük iyileşme, "bomba haber" diye tabir edilen yeni fon batışı haberiyle tersine döndü. Dolayısıyla iki fon batışı arasındaki dönemlerde toparlanmaları yaşayabiliriz. Bu dalgalanma, zaman zaman kendini gizlese de, yeni haberlerle pekala alevlenebilir. Bu nedenle de, dikkatli gidiş gereği henüz ortadan kalkmış değil.

- Sonuç- "Yolculuk ederken gözlerini yanına almayı unutma." A.B. Alcott