kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 17 Temmuz 2007, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Burhan Basgün

Kürtçü arkadaşımla buluşunca uyardılar

İşkenceleriyle meşhur Diyarbakır Cezaevi'nin mahkûmlarından Mümtaz Kotan, yıllar sonra ilk kez görüştüğü MİT mensubu hemşehrisinin başının bir Kürtçü'yle konuştuğu için belaya girebileceği endişesini taşıyordu. Çocukluklarında Muş'un Bulanık ilçesinde aynı okulda okuyan iki yakın arkadaşın yolları, çok sonra tesadüf eseri yeniden bir araya gelene dek ayrılmıştı. Aradan geçen zaman içinde Mümtaz Kotan "Kürtçülük"ten cezaevine girmiş ve 15 yıl yatmıştı. Kotan, etnik temelli siyasetin ilk liderlerindendi. 16 Eylül 1967'de "Ülkenin doğusu ile batısı arasındaki eşitsizliği" gündeme taşımak için "Doğu Mitingleri"ni başlatan Türkiye İşçi Partili (TİP) Kürt gençler arasında Kotan da vardı. Doğu Devrimci Kültür Ocakları'nın (DDKO) çekirdeğini oluşturan bu kadroda Kotan'ın yanı sıra Mehdi Zana, Tarık Ziya Ekinci, Naci Kutlay, Kemal Burkay ve Ümit Fırat gibi Kürt siyasetinin önemli isimleri yer alıyordu. O sıralar Abdullah Öcalan da ocağa gidip geliyordu. Şimdi Almanya'da yaşayan Mümtaz Kotan, Rızgari adlı bir internet sitesi kurmuştu.

'HEMŞEHRİNLE GÖRÜŞME!'
Milli İstihbarat Teşkilatı Psikolojik Harekât Başkanlığı'nda görev yapan Burhan Garip Basgün, o yıllarda Kotan'ın faaliyetlerini uzaktan izlemişti. Onun hakkında çok şey biliyordu. Böylece, oturdukları pastanede konuşacak konu bulmakta pek zorlanmadılar. Ayrılmalarına yakın Mümtaz Kotan, "Burhan, benim sana zararım olur, beni izlerler. İstersen bir daha görüşmeyelim" dedi. Basgün, Kotan'la görüşmesinden sonra yaşananları şöyle anlatıyor: "Aradan bir hafta geçmemişti ki, Teşkilat'tan bana, 'Mümtaz Kotan'la konuşuyor musun?' diye sordular. Ben de, 'Beni takip etmeyin, o benim hemşehrimdir. Tabii ki görüşürüm' dedim. Mümtaz, Diyarbakır Cezaevi'nde yatmıştı. Kendisi Kürtçü idi. Ama ne yapayım yani. Çocukluğumuz birlikte geçti. Mümtaz izleniyordu, benim de onunla görüştüğümü tespit etmişler."