kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 14 Temmuz 2007, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
YILMAZ ÖZDİL

Al sana anket...

Üşenirim aslında.
Üşenmedim...
Gazetelerde ve televizyonlarda yayınlanan "bağımsız" seçim anketlerini topladım.
Beni ziyaret eden milletvekili adaylarının "tarafsız" tahminlerini de ilave ettim.
Tablo şu...
AKP, yüzde 52.
CHP, yüzde 47.
MHP, yüzde 43.
Genç Parti, yüzde 24.
Demokrat, yüzde 22.
Saadet, yüzde 20.
Halkın Yükselişi, yüzde 17.
İşçi Partisi, yüzde 12.
Ne etti birader?
Yüzde 237.
E kararsızlar da var...
Yüzde 32.
Etti mi sana, yüzde 269.
Bağımsızlara da hastayım...
Geçenlerde izliyorum, "küresel ısınmaya karşı mücadele etmek için" Meclis'e girmek istediğini söylüyor bir tanesi...
(Bizi kurtardı. Sıra kutup ayılarında.)
Halbuki, al bunu karşına...
Ekmek fiyatını sor...
Bilirse, mesleği bırakırım.
Ama "kaç oy alırsınız?" diye sor...
"En az 200 bin" diyor.
"200 bin" dediği, Isparta'daki toplam seçmenden fazla. Artvin'in, Kırşehir'in iki katı.
Ankara'nın yüzde 10'u.
Topla bu durumda, bağımsızları...
Kaba hesap, yüzde 170 de onlar.
Bulduk mu yüzde 439'u?
Bulduk.
Düş darasını...
Meclis'e 8 parti, 134'ü bağımsız, 2 bin 147 milletvekili falan giriyor!
O nedenle, buradan, Yüksek Seçim Kurulu'nun değerli Kurul'una soruyorum...
"En güçlü bu, sen de en güçlünün yanında yerini al" diyerek, vatandaşın tercihini yönlendirme gayretleri, "özgür irade"ye baskı değil mi?
Televizyon reklamı yasak...
Gerçek olmadığı halde, ana haber bülteni ayaklarıyla, bir partiyi önde göstermenin... O partinin televizyon reklamı vermesinden ne farkı var?
Soruyorum...
Güdümlü medyanın, daha önce defalarca palavra olduğu kanıtlanmış, eğip bükmeye müsait rakamsal hokus pokusu yayınlaması niye serbest?