kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 9 Temmuz 2007, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Arap yatırımcı Türkiye'yi sevdi

Yeni Haber
2002 yılında Türkiye'ye giren Arap sermayesi 70 milyon dolar iken, bu rakamın yılsonuna kadar 3 milyar doları aşması bekleniyor. ..
Merkezi Mersin'de bulunan Türk-Arap İşadamları Derneği (TURAB) Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Mehmet Hadra, 2002 yılında Türkiye'ye giren Arap sermayesi 70 milyon dolar civarında iken, bu rakamın yılsonuna kadar '3 milyar doları aşmasının' beklendiğini bildirdi.

Hadra, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Türkiye'deki Arap sermayesinin finans sektörü başta olmak üzere, ticaret, turizm ve gayrimenkulde yoğunluk kazandığını söyledi.

Arap sermayesindeki bu artışın sevindirici bir gelişme olduğunu ifade eden Hadra, ''Türkiye'ye 2002 yılında giren Arap sermayesi 70 milyon dolar civarındaydı. Bu rakam geçen yıl, 1 milyar 946 milyon dolara ulaştı. Bu yılsonuna kadar da 3 milyar dolar Arap sermayesi bekliyoruz. Birçok yatırımcı ile görüşmemiz sonucunda Arap sermayesinin 2010 yılında ülkemizde 10 milyar dolara yakın bir yatırım yapacağını tahmin ediyoruz'' dedi.

Bu önemli artışın, dış ticarette Arap ülkelerine verilen önem ile ilgili Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen'in girişimleri sayesinde gerçekleştiğini ifade eden Hadra, şöyle devam etti:''Bundan sonra da Arap ülkeleriyle ilişkiler son derece sıkı tutulmalı.

Arap ve Afrika ülkeleriyle ticari ilişkilere özel önem verilmesi, Türkiye ekonomisi açısından büyük önem taşıyor. İlişkilerin daha da iyi bir yere gelerek, yatırım ilgisinin artması için fuar veya sempozyum gibi tanıtımı sağlayan etkinliklerin artmasını arzu ediyoruz. Paranın ırkı, dini veya rengi olmaz. Yabancıların gerek üretim ve gerekse hizmet sektöründe ülkemize yaptıkları doğrudan yatırımlarla daha fazla üretim, daha fazla istihdam sağlanacak.''

Dünyada ticaretin ve yatırımların artık küreselleştiğini, her ülkenin iş adamları ve yatırımcıları çekmek için maddi ve manevi her türlü girişimde bulunduklarını vurgulayan Hadra, ''Yabancı sermayeye karşı çıkan zihniyet, artık küreselleşen dünyada bitti. Türkiye'de de refahın tek reçetesi, yatırımların ve ticaretin artmasıdır'' diye konuştu.

İHRACATTA REKOR GELİŞME

Hadra bu arada, Türkiye'de yaşanan gelişmelerle paralel, özellikle son yıllarda Arap ülkeleri ve çevre ülkelere yapılan ihracatta önemli artışlar yaşandığını söyledi.

Arap ülkeleri ile sürdürülen başarılı ilişkiler sayesinde 2 yıl öncesine kadar Türkiye'den Arap ülkelerine yapılan ihracatta da artış olduğunu vurgulayan Hadra, şöyle devam etti:''İki yıl öncesine kadar Türkiye'nin genel ihracatında yüzde 2'lik pay sahibi olan Arap ülkeleri bugün yüzde 34'lük pay sahibi oldu. Bu oran yüzde 40-45 seviyelerine de yükseltilebilir. Çünkü petrol fiyatlarının artmasıyla birlikte refah seviyesi artan Arap ülkelerinin, Türkiye'ye olan merakı sayesinde ticari ilişkileri de artacak.''

Hadra, özellikle Suudi Arabistan, Cezayir ve Libya ile kurulan diyaloglarla gerçekleştirilen ihracat artışının, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde hiç bir dönemde bu seviyeye ulaşmadığını sözlerine ekledi.