kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 6 Temmuz 2007, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Cuma Sabah 
ATİLLA DORSAY

İstanbul'da büyülü geceler başladı

İstanbul Caz Festivali başladı. Esma Sultan'daki açılış her zamanki gibi çok şekerdi. Atmosferiyle, ikramıyla, müziğiyle... Bu alanda onur ödülü verilen iki isme de çok sevindim. Eşsiz divamız Ayten Alpman ödülünü alır ve bir şarkı söylerken, ben yarım yüzyılın ötesine gittim. İstanbul Radyosu'undaki İlham Gencer'le 20 Dakika programını (o da ordaydı) ve Ayten'i ilk kez dinlediğimiz o programı nasıl iple çektiğimi hatırladım. Ödül alan ikinci isim Rüçhan Çamay, ne yazık ki gelmedi. Kızı, sevgili Melike Demirağ, onun artık 'hatıralarıyla baş başa kalmayı' seçtiğini söyledi. Keşke gelebilseydi de, gençlik yıllarımın bu diğer ikonunu yeniden görebilseydim... Festival, kentin bu mevsimde artan büyüsüne büyü katarak, en güzel mekanlarda bize eşsiz müzik şölenleri sunarak başladı. Sepetçiler Kasrı'ndaki ilk konser, aslında pek hoşlanmadığım Michael Bolton'un o tipik 'soul' sesiyle Frank Sinatra swing'i söylemeye kalkışmasındaki saçmalığa karşın, yine de çok güzeldi. Yine o 'büyülü mekan' faktörüyle... Ardından birkaç konser daha izleyeceğim. Ama ne yazık ki yarın, yıllık tatilim için Bodrum'a iniyorum. Ancak emin olun, gözüm ve de kulağım arkada kalıyor. Özellikle Bee Gees gurubunun en sevdiğim sesi Robin Gibb ve eşsiz müzikçi Terence Blanchard'ın günümüzün en önemli zenci yönetmeni Spike Lee'nin film görüntüleri (ve bizzat Spike Lee) eşliğinde vereceği konseri izlemek için neler vermezdim!.. Üstelik festival dışında da harika şeyler var: Özellikle o Lionel Richie konseri. İstanbul'da kalanların, müzik sevenlerin ve imkanı olanların bunlara gitmesini dilerim.