İdam sehpasından sandık olmaz...

CHP lideri Deniz Baykal, dün Nevşehir'e hareketinden önce oldukça keyifliydi.
Konuya da doğrudan kendisi girdi:
"Başbakan bir kez daha yakalandı; açık itirafta bulunuyor..."
Baykal'ın sözünü ettiği, önce Başbakan'ın dün de Devlet Bakanı Ali Babacan'ın dile getirdiği, "Genelkurmay'ın 27 Nisan bildirisi borsaya yüzde 12 kaybettirdi" iddiası...
CHP lideri, Başbakan Erdoğan'ın sözlerinde samimi olmadığı inancında.
Gerekçesini de şöyle aktardı:
"27 Nisan'dan bir gün önce ekonominin genel durumu neymiş, onu bir açıklasınlar da anlaşılsın. Ekonomik değerlendirme borsaya bağlı değildir. Bizim durumumuzdaki ülkeler dünyadaki likidite fazlasını çok iyi kullandı; bir tek biz kullanamadık. Şimdi kendisine gerekçe arıyor..."
Baykal, ardından Türkiye ile aynı ligde bulunan ülkeleri sıraladı, dünyadaki likidite fazlasını onların cari açık, faiz, dış ticaret açığını kapatmak için nasıl kullandıklarını rakamlarla aktardı.
Bu konudaki sözlerini tekrar şöyle noktaladı:
"Biz o tarihten (27 Nisan) önce defalarca dünyadaki gidişin iyi kullanılmadığını söyledik. Yani, o tarihten bir gün önce bu değerler çok iyi de o tarihte mi aşağı inmiş? Çıkmış mukayeseyi borsa üzerinden yapıyor. Borsa mukayese aracı değildir. Buradan çıkarılan sonuç; Başbakan'ın açık itirafıdır..."

Çirkin bir olay
Meydanların güncel konusu, "Öcalan'ı kim astırmadı?" tartışmasına bakışını sorduğumda Baykal, kısa bir süre sustu.
Önce konuya girmek istemedi, ardından ekledi:
"Türkiye'nin terörle kararlı mücadelesi ayrı, idam ayrı bir konu. İdam sehpası üzerinden oy avcılığı çirkin bir olay. Bunların terörle mücadele anlayışı ile idam örtüşen politika değil. Terör örgütünün elebaşı, idam edilseydi de terörle mücadelede etkin politika izlenmediği için yine aynı şey olacaktı."
CHP lideri, AKP yönetiminde yer alan bir çok milletvekilinin de oyuyla idam cezasının 5 yıl önce Anayasa'dan çıkarıldığı halde, üzerinden siyaset yapılıyor olmasına da anlam vermiyor.
İdam sehpasından seçim sandığı çıkmayacağı inancında olan Baykal, bu tartışmanın dışında kalmaya kararlı.

Belgesi var
Dışişleri Bakanı Gül'ün dün de Babacan'ın "Baykal doğruyu söylemiyor" dediği, Türkiye'nin K.Irak'a girmemesi karşılığı ABD ile 1 milyar dolarlık hibe konusuna gelirsek.
İddiasının arkasında duran Baykal, "Buyursun (Erdoğan) televizyonda karşıma gelsin kendisine ispatlayayım" deyip ekledi:
"23 Eylül 2003 tarihi öncesi ve sonrasındaki gazetelere baksınlar. Erdoğan 'Bu anlaşma yapıldı ama işimize gelirse kullanırız' diyor. O tarihte Hazine'den sorumlu Devlet Bakanlığı'nın internet sitesinde de Babacan'ın açıklaması duruyor."
Baykal, o tarihte CHP'nin "Meclis'e gelmeli" direnişi sonucu anlaşmanın iptal edildiğini de vurgulayıp devam etti:
"Babacan o zaman 'Biz iptal ettik; 1 milyar dolarlık hibeyi almayacağız' diyordu. Olmayan bir anlaşmanın iptali olur mu? O zaman neyi, niye iptal ettin onu söyle? Şimdi de çıkıp asker gönderip göndermemeyi tartışıyor."
Baykal'ın 27 Nisan bildirisi, idam ve ABD hibesi konularında siyasete bakışı böyle.