kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Temmuz 2007, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Tuzla pistinde rallici Ali Gülan yönetimindeki Lamborghini ile hız yapan Dönmez; aslında İstanbul'da değil hız yapmak araç kullanmayan bir çevreci...

Paris'e değil Peru'ya gider insan tanırım

BÜLENT İPEK MAGAZİN
'Sabah Şekeri' olarak ünlenen ve 8 yıl aradan sonra sunuculuğa dönen Şebnem Dönmez, 'Hindistan'da sıkıntılarından arındı' söylentilerine aldırmıyor: Yeni insanlar keşfetmeyi seviyorum. Sırada Peru var!..
Televizyonların ilk sabah programı sunucularından Şebnem Dönmez, 'sabah şekeri' olarak uzun yıllar gönüllerde yerini korumuştu. Sekiz yıl sonra sunuculuğa dönen Dönmez, tarzı değişen sabah programları için 'seyirci öyle istiyor' yorumunu yapıyor. Geçen yıl yaptığı iki aylık Hindistan gezisinin ardından yapılan 'Hindistan'a gitti arındı, hayata bakışı değişti' yorumlarının abartıldığını söyleyen ünlü sunucu ve oyuncu şöyle konuşuyor: "Kimse sıkıntılarından Hindistan'a giderek kurtulamaz. O sıkıntıdan kurtulmaya hazır değilseniz aya gitseniz de peşinizden gelecektir..."

OTOMOBİL İLE UĞRAŞAMAM
* İstanbul trafiğinde araba kullanmak istemediği için metro ve taksiyi kullanan birisiniz ama bu kampanyanın tanıtımında sürat yapan araçların sunuculuğunu yapıyorsunuz!
Tavrımı gördünüz; korktum! Belki bir gün bir otomobil alırım ama böyle daha rahatım. İstanbul trafiğinde arabayla uğraşmak ayrı dert! Park yeri bulamıyorsunuz; bir yandan çanta, bir yandan topuklu ayakkabıyla zor anlar yaşıyorsunuz... En büyük dertlerden biri de; taksi bulamamak! Kışın taksi bulamayınca çok bilirim uzun yolları yürüdüğümü.

* Ünlü biri olarak toplu taşıma araçlarında rahat seyahat edebiliyor musunuz?
Metroyu kullanıyorum ve hiç rahatsız olmuyorum. İstediğim yere çok daha çabuk gidiyorum. Hangisi uygunsa o araca biniyorum.

* Sunuculuğa neden ara vermiştiniz ve şimdi neden döndünüz?
Hiçbir özel sebebi yok. Hayat nasıl getiriyorsa öyle yaşıyorsunuz. İşaretler bazen 'dur' diyor bazen de 'koş'... İnsanlar siz durunca 'niye bu kadar çok durdun' diyor ama koşunca 'dur bir dinlen' diyen olmadı hiç. Hayat gailesi diye bir şey var. Hani derler ya 'hayırlısı olsun' diye, öyle olsun... Oyunculuk gibi başka bir meslek daha edindim bu dönemde. Oyunculuğa kafa yorup, çalışma fırsatı elde ettim. Şimdi bu yeteneklerime yeni yetenekler katmak istiyorum.

SINIRIMI ZORLARIM
* 'Koşarken kimse dur demedi' dediniz, rekabetin de olduğu yoğun çalışma temposu zarar mı veriyor?
Bu zarar verme endişesi değil. 10 senenin ardından artık insan daha rahattır seçimlerinde. Hani diğer insanların başını döndürecek şeyler senin pek başını döndürmez ya, benim için böyle oldu. Rekabet meselesine gelince... Kendi sınırlarımı zorlamak gibi bir bakış açım var. Çünkü başarı ve başarısızlık karşıdan görüldüğü gibi değil. Başkalarının başarılı bulduğu birini ben çok başarısız bulabilirim. Benim için önemli olan yapılan işin niteliğidir.

* Siz kendinizi hangi zamanlarda başarılı bulursunuz?
Yaptığım işe inandığım zamanlarda. İnanmazsam başarılı olamam ben. Son 6 ay içinde çok hoş, çok değişik işlere imza attım. Bunların ortalamanın çok üstünde işler olduğuna inanıyorum, benim performansım açısından değerlendirecek olursak tabii.

SİNEMA DEŞARJ OLMA ALANIM
* Oyunculuk için 'Yeni bir meslek edindim' dediniz. Yeni projeler var mı?
Bakalım yeni bir iş edindik, macera bu... Yeni sinema filmleri çıkacak karışımıza. Bir sürü teklif var, seçmeye çalışıyorum. Sinema filmi hayatımda her zaman olacak. Sinema dejarj olma alanım. Başka bir karakteri canlandırmak, perdeye yansıtmak beni heyecanlandırıyor.

* Siz yıllarca sabah programı sunduğunuz için adınız sabah şekerine çıkmıştı, şimdi formatları değişti o programların....
Bu değişiklik normal çünkü seyirci bunu istiyor. Seyirci demek ki şeker istemiyor sabahları... Bir şey reyting alırsa, yapılır. Bir de sabah şekerlerinin üzerinden 10 sene geçti, değişmesi normal.