'TAV pastasını böldürmek istemez'

İş dünyasında 30 yıllık bir marka olan IC Holding'in kurucusu İbrahim Çeçen, son dönemde girdiği rekorlu ve olaylı ihalelerde adından söz ettiriyor. Ağrı'dan hukuk okumak için çıkan ancak tesadüfen inşaat mühendisi olan ve "ilk aşkım" dediği sanayiye giren Çeçen ile Ankara'da görüştük. Şimdi enerji, sanayi, turizm, liman ve hava alanı işletmeciği alanlarında faaliyet gösteren holdingi dört oğluyla yöneten Çeçen, "Emekli olduktan sonra çalışanların avukatlığını yapacağım" diyor. Şimdiye kadar "Mühendisler içine kapanıktır" diyerek yaptığı işleri anlatmayı sevmeyen Çeçen, en çok Galataport ihalesi sırasında adıyla öne çıktı. En son, Alman ortağı Fraport ile Antalya Havalimanın işletmesini 3.2 milyar dolar gibi rekor bir fiyata alınca da dikkatleri iyice üzerine çekti. Katıldığı ihalelerde adı duyuldukça "yeni zengin" sıfatı bile yakıştırıldı. Oysa ki Çeçen'in adı 1995 yılında Türkiye'nin en zenginleri arasında anılıyordu. "Şimdi o günlere bakınca o listeden çok az kişi kaldık" diyen Çeçen, son dönmedeki yatırım alanlarını, kurumsallaştırmaya çalıştığı IC Holding'in işleyişini, ailesini ve hayallerini anlattı. Çeçen'in önünde Sabiha Gökçen Havalimanı var. Şimdiye kadar TAV'ın rahatlıkla aldığı havaalanı işletme ihalelerinde karşısında Çeçen'i göreceği sinyali çoktan verildi. "TAV'ın elinde pasta var. O pasta bölünecek. Bölünmesini istemez ki. Mahallenin en büyük marketi sizin. O bölgede başkası dükkan açılıp müşteriyi çekecek" diyen Çeçen, buna rağmen agresif politikalar izleme taraftarı değil. Çünkü Çeçen'in stratejisi rakibin korkmaması bu nedenle de en iddialı olduğu ihalelerde dışarıya yansıtmama politikasını güdüyor.

GALATAPORT OLAYI
Yıllardır iş dünyasında olmasına rağmen Galataport ihalesini ortakları Ofer-Kutman ile aldıktan sonra Çeçen'in adı basında sıkça anılmaya başladı. İhale tekrar gündeme geldiğinde çok daha fazla düşüneceğini belirten Çeçen, şunları söyledi: "Aslında Galataport'u planlamamıştım, davet üzerine oldu. Bizi istediler. Yüzde 20 hisseyle girdik ama sonra girip gireceğimize pişman olduk. Keşke girmeseydik. Tekrar gündeme gelse iyice düşünürüm. Biz 38 yıldır piyasadayız ama sansasyonel, rahatsız eden projede olmadım. Bu işte değerlerimiz zedelenir gibi oluca rahatsız oldum. Planlanarak girilen iş değildi. Sonrasında projenin iptal olması beni çok rahatlattı."