kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 12 Haziran 2007, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Günaydın 
ŞENGÜL BALIKSIRTI

Hande'nin yaşadığı boşluk

Hatırlar mısınız bilmem ama Hande Ataizi bir süre önce çok tartışılan, sonrasında kendisini de çok zorlayan bir açıklamaya imza atmıştı. Ve onun açıklamasıyla, bir kadın istediği an tek gecelik ilişkiye koşar mı konusu bayağı tartışılmıştı. Şöyle demişti Hande: Bir partiden çıktım, çok kötüyüm. Eski sevgililerim Didi ve Uğur Kirik kavga ediyor. Bir delikanlı arabasının camını açtı, 'Yardım lazım mı?' dedi. 'Sağa çek, 3 dakikaya geliyorum' dedim. Hoşlandım. Eşimden ayrıldıktan sonra tekrar karşılaştık. O delikanlı, iki yıldır birlikte olduğum Mert İncekara'ydı. İnsan kendisiyle ilgili olarak böyle bir açıklamayı niçin yapar diye düşünüyorsunuz? Ama Hande'yi Hande yapan da bu uçuklukları galiba. Öyle olmasa, henüz yeni tanıştığı biri ile bir gece kulübünden el ele çıkar mı yoksa? Dün bütün gazetelerde görmüşsünüzdür, Ronit Gülcan'ın erkek kardeşi Cefi Gülcan'la birlikte fotoğraflarını. Kendisinden de 9 yaş küçükmüş üstelik. Pazar günü, ben İstanbul'dan uzakta, bir davetteydim. Müzik sesinden telefonunu duymamışım. Mesaj attım, "Sonra konuşuruz" diye. Dün sabah işe gelip gazetelerdeki fotoğrafları görünce, o telaşının nedenini anladım. Sonra arayıp anlattı zaten."Niçin böyle bir şey yaptın?" diye sordum. "Bilmiyorum" dedi... Nasıl yani? Niye bilmez ki insan? Orada gazetecilerin olduğunu biliyorsun, ertesi gün bütün gazetelerde fotoğrafının çıkacağını biliyorsun, büyük bir pişmanlık yaşayacağını biliyorsun ama niye el ele tutuştuğunu bilmiyorsun? Sonra baklayı çıkardı ağzından: "İlgi gösterince kendimi bir anda sevgilim varmış gibi hissettim. Kulüpten ayrıldıktan sonra beni evime bıraktı. Bir şey yok zaten." Ben buna 'boşluk' diyorum... Hande Ataizi, bir günlük evliliğini, sonrasında kendisinden yaşça küçük Mert İncekara ile ilişkisini ve Fazıl Say ile ayrılığını medyayla birlikte yaşadı. Ve bu kadar ortalarda olmanın getirdiği bunalımı da fazlasıyla taşıdı. Üstelik çok da eleştirildi. Bütün bunların üzerine, üstelik Fazıl Say ile ayrılığın üzerinden çok da geçmeden böyle bir fotoğraf vermesi için deli olması gerekir. Hande Ataizi deli değil tabii. Peki bunu niye yaptı? Ben bunu onun içindeki 'büyük boşluk' olarak adlandırıyorum. Sevgi eksikliğinin ve yalnızlığın boşluğu. Kuramadığı, var edemediği, devam ettiremediği ilişkiler bu boşluğu daha çok büyütüyor. Aman dikkat Hande!