kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 29 Mayıs 2007, Salı
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
Koalisyonun "k"si yok... Mehmet Ağar iddialı konuştu: Dereyi görmeden paçayı sıvamak gibi olacak ama bizim işimiz tek başına iktidar olmayı başarmaktır. Koalisyonun "k"si bile bizim kafamızın içinde yok.

Kitlesel bir nefret yaratmak istiyorlar

MUHARREM SARIKAYA
MUHARREM SARIKAYA
Terörle mücadele sadece asker ve polise bırakılamaz. Kitlesel bir nefret ortamı yaratmak isteyenler var" diyen Ağar, "Ama unutulmamalı, silahla gelen silahla gider" diye uyardı..
Doğru Yol Partisi'nin adını Demokrat Parti olarak değiştirdiği kongrenin hemen ardından, Genel Başkan Mehmet Ağar, Seçim Bildirgesi'nin ana unsurlarını Ankara Ticaret Odası (ATO) Başkanı Sinan Aygün'ün evinin bahçesindeki sohbetimizde şöyle açıkladı :

* Türkiye'nin ilk on sorununu sıralamak isterseniz, önceliğiniz ne olacak? Halkın siyasetin içinde olduğu mekanizmayı var edeceğiz. İdealim, partinin genel başkanı da Türkiye'nin 81 ilinde tek dereceli olarak yapılacak sandık yoluyla seçilmesidir. Parti üyeleri partinin merkez organlarını, delegeleri seçer. Delege sayısı 3 binleri bulur. Geniş bir kadro tarafından da genel başkan seçilir. İkincisi, mal bildirimleri şeffaf olacak. Yasama görevine gölge düşürmeyecek biçimde, dokunulmazlıklar sınırlandırılacak. Kürsü ve fikir dokunulmazlığı korunacak.

* Hükümete kadrolaşma eleştirisi var. İktidara gelirseniz ne yapacaksınız? Kamuda çok sayıda insan siyasi düşüncelerle bir kenara atılmıştır. Bunların yeniden kazandırılması gerekir. Siyaset olarak işimiz ön açmaktır. Partinin emrine girmiş devlet memurları hataya düşmüşlerdir. Bir çok yerlerde il, ilçe başkanlığı görevlerini kamu yöneticilerinin üstlendiğini duyuyorum. Fevkalade üzülüyorum.

* "15 gün içinde sokakları temizlerim, 1 yılda da terörü bitiririm" dediniz. Yönteminiz ne olacak? Terörle mücadele asker ve polise bırakılmış. Dünyanın uluslararası ağırlığı olan örgütleri de Türkiye'yi rahat bırakmayacaktır. Ortadan kaldırmanın yöntemi terörist üreten mekanizmaları iyi tespit edip oralara karşı tedbirler almaktır. İstihdam, eğitim, diyalog, büyük projeler anlamında. Herkesin anlaması gereken bir şey var; silahla gelen de silahla gider.

* Terörün Kuzey Irak bağlantısını nasıl keseceksiniz? Kuzey Irak, Türkiye'yi yönlendirmeyecek, Türkiye Kuzey Irak'ı yönlendirecek. Türkiye'ye rağmen, orada Türkiye'yi rahatsız edici bir şeyler yapmak mümkün değildir. Bölgesel teşvik tedbirleri olacak. Bugün 50'nin üstündeki il bu kapsamda ama yapılamıyor. Bu mesele yok farz edilerek Türkiye'de hükümet edilemez. Ana haber bültenleri aracılığıyla Başbakan ile Genelkurmay Başkanı arasında iletişim sağlanamaz.

* Kuzey Irak'ta bir operasyon düşünülüyor? Destekliyor musunuz? Elimde resmi bilgiler yok, yapılıp yapılmaması takdire bağlı. İçerideki sıkıntıları aştığınız vakit, dışarı da buna destek veremeyecektir.

* Buna ilişkin ortaya attığınız dağova bağlamındaki öneriniz eleştirildi... Onu siyaseten istismar ettiler. Söylediğimiz dağdaki kadroların aşağıdan takviyesini, yeni potansiyelin dağa çıkmasını önlemektir. Türkiye'de bu iklim vardır. Hükümetler bu iklimi var ettiğinde, dağa çıkmış olanların geri dönüşünü de gerçekleşecektir.

* Terörle Mücadele Koordinatörlüğü'ne ilk kuruluşunda karşı çıkmıştınız. Yanlış olduğunu baştan söylemiştik. Çünkü inisiyatifi kaybediyorsunuz.

* Bombalar son dönemde şehirleri de tehdit ediyor. Kaygılı mısınız? Bu çılgın psikolojiyi kırmak gerekir. Kitlesel bir nefret yaratılmaya çalışılıyor.

* Kürtçe'nin ana dil olarak okutulması söz konusu olacak mı? Herkes çocuğuna daha iyi eğitim, daha fazla dil öğretmek ister. Bir devletin tek resmi dili olacaktır; bu da Türkçe'dir. Resmi dildeki eğitimin insanın geleceği bakımından önemli olduğunu görmek lazım. Talep de bu yöndedir. Zorla bir talep yaratamazsınız; gerçek hayat belirler.