kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 28 Mayıs 2007, Pazartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Hiçbir şey yapmasam bile reytingim yüksek!

ÖZLEM AVCI
Uzun zamandan beri ne kaset çıkaran ne de program yapan Seren Serengil: Ben ortalarda olmasam da hep varım. Her zaman çok fazla talep görüyorum. Demek ki bir şeyler yapsam, rakiplerimin hiçbiri ortada kalmayacak.....
Yaklaşık 7 yıldır albüm çıkarmayan şarkıcı Seren Serengil, "Ben dünyaya çok farklı bir gözle bakıyorum. İşimi yapmak için yaşamıyorum. Mutluluk ve huzurum önce geliyor" dedi. Önümüzdeki sezon bir TV programı ile sahalara döneceğini söyleyen Serengil, "Benim korkunç bir reytingim var. Bunu ne kasetle, ne şarkı ile ne de fiziğimle sağlıyorum. Tamamen samimiyetle alakalı" şeklinde konuştu. Bir kitap projesi üzerinde çalıştığını da söyleyen Seren Serengil'le magazin dünyası ve yeni projeleri üzerine konuştuk.

BEN HER ZAMAN ÜNLÜYDÜM

* 7 yıldır ne kaset çıkarıyorsunuz ne de televizyon programı yapıyorsunuz? Neden bu kadar ara verdiniz? En son sevgililere özel bir program yapmıştım. İşimden gelecek gelire bağlı yaşamadığım için bu avantajımı kullanıyorum. Bütün dünyaya baktığımız zaman starlar beş senede bir yeni şeyler yapıyor. Bizimkiler ise çocuk doğurur gibi her yıl kaset çıkarıp, dizi yapıyor. Ben 7 sene ortada olmasam da hep vardım. Bir şey yapmadığım halde korkunç bir reytingim var. Bir de yapsam; rakiplerimin hiçbiri kalmayacak demek ki! Her sene bir programa 'evet' deseydim, bazı rakiplerim gibi benim de reytinglerim düşecekti.

* Yarışın içinde olmamak magazin dünyasının kriterlerine ters değil mi? Evet çok güzel bir soru! Çünkü diğer arkadaşlarımın geliş şekli ile benim bu camiaya geliş şeklim tamamiyle farklı. Ben zaten ünlü bir babanın kızı olarak dünyaya geldim. Sonra şarkıcı olup hayatıma ünlü biri olarak devam ettim. İnsan hayatta sahip olamadığı şeylerin özlemini çeker. Şöhret çok küçük yaştan beri etrafımda olduğu için bununla ilgili bir kaygım ve özlemim hiç olmadı.

BİTMEK DİYE ENDİŞEM OLMADI

* Siz hayatınızda hiçbir şeyin eksikliğini hissetmediniz mi? Para hırsım da mesleki hırsım da olmadı. Dolayısıyla ne meslek ne de eş seçiminde bana prestij veya güç getirecek şeylerin peşinde koşmadım. Benim tek eksiğim; aile sevgisiydi. Annesi babası ayrı bir çocuk olarak hep sevginin peşinde koştum. Diğer arkadaşlarım ise kendilerinde olmayan şeyleri elde etmek zorunda kaldılar. O yüzden onlardaki hırsla bendeki hırs, doğal olarak eşit olamazdı. Ben birazcık sanatçı kriterlerinin dışında kalıyorum. Benim için çark tersine işliyor.

* Peki bu camiaya girdiğiniz için pişmanlık yaşıyor musunuz? Benim kaderim çok farklı gelişti. Ben yurtdışında okumaya başladığımda birdenbire garip bir şey geldi başıma. Ve bu olaydan sonra ben o olayı kapatmak için şöhret olmaya karar verdim. Çok isteyerek, yaptığım bir seçim değildi. Sonra baktım ki; bu camiada mutlu değilim. İnsanlar işleri bittiği zaman birbirini limon gibi sıkıp, atıyor. Menfaat için sevmedikleri adamlarla birlikte oluyorlar. Verilen emeğe, yapılan işlere saygı yok. Bu çarkın içinde olmayı kendime hiç yakıştıramadım. 'Evleneyim, hayatımı kurayım' diye düşündüm.

* Sıfırdan büyük başarılara imza atan meslektaşlarınızı nasıl yorumluyorsunuz? Hiç kimseyi küçük görmüyorum. Sıfırdan zirveye çıkmalarını alkışlıyorum ama onlardan birisi olarak o resmin içinde bulunmaktan rahatsızım. Bu hamurun içinde yer almak istemiyorum. Ben programımı yapayım, yardım konserleri vereyim, bir özel gecede sahneye çıkayım ama uzakta olayım. Hiçbir dünya starı bu kadar kamera önünde ve vıcık vıcık değil! Bizimkilerin zihniyeti çok alaturka; ben orada değilim! Benim para ya da 'bitme' endişem yok.

* Sizin hiç endişeniz yok mu? Bendeki endişe; 'Aman yalnız kalırsam, ailem olmazsa nasıl yaşarım?' şeklinde. Çünkü ben ne kadar başarılı olursam olayım, bunu paylaşacak bir eşim ve ailem yoksa; o başarının hiçbir önemi yok. Kimin ne dediğini umursarım ama bunun için yaşamam. Assolistlerin arasında anılıp anılmamak önemli değil benim için. Zaten o isimlerin arasında bulunmak istemiyorum.

SAHNEYİ İSTEYEREK SEÇMEDİM

* Peki az önce garip bir olay beni bu camiaya attı dediniz. Neydi o olay? Annem o zaman biri ile evlenmek üzereydi. Onlarla birlikte tatile giderken, adamın akrabalarının bir tanesi bir uyuşturucu olayına karışıyor. Soyadı benzerliğinden dolayı biz de ifademizin alınması için alıkonuluyoruz. Tabii bu çok büyütüldü. Adımın böyle çirkin bir olaya karışması can sıkıcıydı. 16 yaşındaydım ve bütün hayallerim bir anda yok oldu. Ve bu kötü olayı unutturmak istedim. Bu kötü şöhreti silmek için de daha iyi bir şöhret yapmam gerekiyordu. Ve ben o küçücük yaşımda bunun vermiş olduğu yükle şarkıcı oldum. Bu benim isteyerek, seçmiş olduğum bir durum değildi.

* Sesiniz ve yeteneğiniz varmış ama... Babam her zaman, 'sanatçı olunmaz doğulur' derdi. Kabiliyetim, ışığım, samimiyetim sayesinde insanlar beni çok sevdi. Ve ben işimden ayrı kalsam da, beni hep var ettiler. Ben ittikçe herkes beni daha çok sahiplendi. Benim en büyük hazinem samimiyetim. Birçok insan samimi olmadığı için düşüşte...
Haberin fotoğrafları