kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 25 Mayıs 2007, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Sezer Anayasa paketini veto etti

Yeni Haber
Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, cumhurbaşkanını halkın seçmesini sağlayacak 7 maddelik Anayasa değişiklik paketini veto etti.

Cumhurbaşkanı Sezer, 7 sayfalık veto gerekçesinde "Parlamenter sistem içinde, iktidar gücünü dengelemek için öngörülen bu geniş yetkiler, halk tarafından seçilmiş bir Cumhurbaşkanı kullanımında çok farklı ve rejim yönünden sakıncalı sonuçlar doğurabilecektir" dedi.

Cumhurbaşkanı Sezer, gerekçesinde şu görüşleri savundu:
"Bir yandan güçlü bir Başbakan, bir yandan geniş yetkilerle donatılmış ve halk tarafından seçilmiş bir Cumhurbaşkanı nedeniyle yürütme organı iki siyasal istençten oluşacak, başka bir deyişle siyasal yönden iki başlı olacak ve yürütme erki sorunlu duruma gelecektir.

Cumhurbaşkanı Sezer'in resmi açıklamasını okumak için tıklayınız

Ayrıca, Anayasa'da yansız niteliğiyle bir denge ve istikrar öğesi olarak öngörülen Cumhurbaşkanı'nı halka seçtirmek, böylece yürütme organının her iki kesimini de siyasallaştırmak Cumhurbaşkanı'nı denge ve istikrar öğesi olmaktan çıkaracaktır. Başka bir anlatımla, Devlet'i temsil eden Cumhurbaşkanı'nın halk tarafından seçilmesiyle, "dengeleyici" yetkileri "icrai" niteliğe dönüşebilecektir.

Güçlendirilmiş yetkilere doğrudan halk istenciyle seçilmiş olmanın vereceği manevi gücün eklenmesi de, Cumhurbaşkanı'nı kolaylıkla siyasal sistemin egemen öğesi durumuna getirebilecektir.

Çoğunluğu oluşmayan bir parlamento ya da Cumhurbaşkanı'nı seçenden daha az bir çoğunluğa dayanan Hükümet karşısında, halk oyunu doğrudan temsil eden Cumhurbaşkanı'nın, ulusal istencin kendisinde oluştuğu bir makam durumuna yükseleceği, çok daha güçlü bir demokratik geçerliliğe sahip olacağı; bu durumun ise, Cumhurbaşkanı'nın yetkilerinin siyasal yönden kullanımını kolaylaştıracağı açıktır."

KÖŞK ULUSAL EGEMENLİĞİ KULLANAN MAKAM OLUR

Sezer veto gerekçesinde egemenliği ulus ardına diğer organlar bağlamında yürütme organının kullandığını hatırlatarak, "halkın seçimiyle işbaşına gelen Cumhurbaşkanı, Türk ulusunun birliğini temsil gücünden yararlanarak yürütme organı dışında ulusal egemenliği kullanan bir makam durumuna gelebilecektir" dedi.

Sezer şöyle devam etti:"Bu arada, halkın seçmesiyle göreve gelecek bir Cumhurbaşkanı'nın bulunduğu sistemin, Türkiye Büyük Millet Meclisi karşısında ulusal istenci temsil yönünden sorun yaratacağı da gözden uzak tutulmamalıdır. Başka bir anlatımla, halkoyu ile seçilmiş Cumhurbaşkanı, ulusal egemenlik ve ulusu temsil yönünden de varolan sistemle bağdaşmayacaktır.

Halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanı'nın, yine seçimle işbaşına gelen yasama organı ve yürütme organının siyasal kanadı ile aynı siyasal düşünce ve görüşte olması dengelenemez bir iktidar gücü yaratılmasına; tersi durum ise, çekişmelere ve Devlet otoritesinin zayıflayıp bölünmesine neden olabilecektir.

Devlet'in ve yürütme organının başı olan Cumhurbaşkanı ile yasama organı arasında tam çatışma ya da tam bütünleşme değil, "mesafeli bir uyum" bulunması gerekmektedir. Cumhurbaşkanı'nın halkoyu ile seçilmesi, tam çatışma ya da tam bütünleşme sonucunu doğurabilecektir. Bunun, Devlet düzeneğine zarar vereceği açıktır.

Sistem değişikliği yapmadan ya da anayasal sitemi tümüyle ele alıp gerekli düzenlemeleri öngörmeden yalnızca Cumhurbaşkanı'nı halka seçtirmek parlamenter rejimin özüyle bağdaşmamaktadır."

ANKA