kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 20 Mayıs 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ASLI AYDINTAŞBAŞ

Değişik bir seçim

22 Temmuz'a geri sayım başladı; artık siyasi liderlerin ağzından çıkan her söz, sandıktaki rövanş uğruna.
Ankara'da herkesin ağzındaki klişeyi hatırlatarak başlayalım "Bu seçim farklı olacak." Bunu diyenlerin iki ayrı niyeti var. Kimileri "Bu seçim demokratlarla demokrat olmayanlar arasında" diyor; kimileriyse "Bu seçim Cumhuriyetçiler'le cumhuriyetçi olmayanlar arasında."
Bu, polemiklerle kilitlenen Ankara'daki atmosfer. Sandığın gerçek belirleyicisi ise, Ankara'daki siyaset esnafı değil, Türkiye genelindeki renk renk, cins cins seçmen olacak.

Neden rekor başvuru?
Ankara'da bir çok önemli gazeteci, Genelkurmay bildirisinden sonra AK Parti'nin popülaritesinde bir düşüş olacağı görüşünce. Bence bunu söylemek için çok erken. Kamuoyu yoklamalarında AK Parti yüzde 27'den yüzde 40 küsura kadar inanılmaz bir yelpazede çıkıyor.
Ancak şimdiden belli olan, 3923 kişinin AK Parti'den milletvekili adayı olmak için başvurduğu. Üstelik bunların çoğu, siyasete yeni giren isimler. Eğer iktidar partisi belli bir çekim merkezi olmasa, bu rakamı nasıl izah edersiniz? Ancak parti genel merkezinde bir tam gün geçirip aday adaylarıyla sohbet eden muhabir arkadaşımız Hülya Karabağlı, siyaset dışından çok insanın, kimseden onay almamasına karşın gelip adaylık başvurusunda bulunduğunu anlatıyor.
Bu gerçekten önemli bir gelişme. Eğer AK Parti "vitrin" de popüler merkez adaylara yönelmenin yanında, tabanda da yeni isimlere kapısını aralarsa, bu partinin genetik yapısında kalıcı bir değişim anlamına gelir. Bakalım.

Temayül ne ola?
Tabii bu merkeze açılma operasyonunu etkiliyen bir unsur, AK Parti genel merkezinin "temayül yoklaması" adı altında teşkilatlar nezdinde geniş bir "nabız yoklama" operasyonu başlatmış olması. Bu aslında, Refah Partisi döneminden beri Milli Görüş kökenli partilerde olan bir kavram. Ancak ön seçim ve parti içi demokrasinin yasalar çerçevesinde garantiye alınmadığı ülkemizde, parti genel merkezlerinin bu tarz yoklamalarla tabanın sesini dinlemesi güzel. Ancak bakalım il ve ilçe başkanları, muhtarlar ya da teşkilat, dışarıdan gelip siyasete girmek isteyen adaylara kapılarını ne ölçüde aralayacak?

KÖYDES etkiler mi?
AK Parti yönetiminde bazı isimler, bu seçimde özellikle KÖYDES projesi nedeniyle kırsal kesimdeki oylarında şaşırtıcı bir sıçrama beklentisi içinde. Köydes, şehirlerde yaşayan bir çok gazete okurumuzun adını sanını duymadığı bir şey. 2006 yılında başlatılan proje, daha önce merkezi idare tarafından yapılan yol, su gibi hizmetlerin yerel yönetimlerin takdirine bırakılması anlamına geliyor. Doğrudan yerel idarelere aktarılan maddi kaynak şu zamana kadar 4.2 milyar YTL; yani 22 bin kilometre köy yolu, 1450 köye içme suyu, 320 köprü vs. anlamına geliyor. Bunlar her iktidarın yararlandığı nimetler, her dönem verilen olan kaynaklar. Ancak Türkiye'de son yıllarda devlet hizmetlerinin merkezi kontrolden yerel makamlara kaydırılmasıyla bu bütçe daha etkin kullanılabilir hale geldi, geri dönüşüm daha yüksek oldu. Özellikle de Doğu Anadolu'da.
Bir parti yöneticisi "Köydes'in kırsalda çok etkili olacağını düşünüyoruz. Örneğin Diyarbakır'da merkezde kazanmamız zor. O oylar bağımsız DTP'lilere gidebilir. Ancak kırsalda ciddi bir artış olacak" diyor.