kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 18 Mayıs 2007, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
atv
Kanal 1
ABC
Yoko Ono

Yoko Ono efsanesinin iç yüzü

ADALET CİNGÖZ
Bildiğiniz gibi Yoko Ono'nun eski şoförü bir Türk'tü ve bu öncü hanımefendiye şantaj yapmıştı. Yine de Ono, Sabancı Üniversitesi Kasa Galeri İstanbul'dan teklif aldığında hiç terüddüt etmemiş. En yakın fırsatta gelmeyi planlıyormuş. Sergiye tahsis ettirdiği sadece kendisinin arayabildiği telefonu ise şu ana kadar sadece Kasa Galeri'nin elektirikçisi yanıtlayabilmiş. Bir grup Sabancı Üniversiteli genç, Yoko Ono arar diye sergide altı saat bekleyip, arayan soran olmayınca vazgeçmiş. Arkadaşı İstanbul Modern'in direktörü David Elliott'tan öğrendiğim Ono efsanelerine gelince... John Lennon'la Yoko Ono ilk kez onun çivi ve çekiçten oluşan bir resmi önünde tanışmışlar. Resim seyircinin tuvale bağlı çekiçle resmin üzerine bir çivi çakıp, resme katkıda bulunmasını öneren işlerinden biriymiş. Lennon, çiviyi gerçekten oraya çakmak yerine çakar gibi yapmayı önermiş. Böylelikle ikili muhabbete koyulmuş. Yoko Ono'nun radikal performanslarından biri olan 'Cut It'le ilgili de bir şehir efsanesi de şöyle... Bu performansı boyunca Ono, izleyiciden elindeki makasla üzerindeki elbiseyi nü kalıncaya kadar kesmesini talep ediyordu. Farklı zaman ve mekânlarda yaptığı bu performanslarından birinde Ono'nun pahalı ayakkabılarını kesen izleyiciye sanatçı çok kızmış. Bir seferinde de gerçek elmadan oluşan yerleştirmesinde elmayı ısırana sinirlenmiş. İstanbul'daki sergi için Ono'nun bir özel isteği de Erivan-İstanbul-Kerkük topraklarından oluşan bir düzenleme olmuş. Ayrıca sergi, Kasa Galeri'nin dışında Dolmabahçe, Maçka ve Taksim'deki billboardlarda üç günlüğüne 'Barışı Düşle' işiyle sokağa taşındı. Billboardlarda Türkçe olarak 'Barışı Düşle' yazıyor. Sergi yetkilileri, işin bir hafta daha billboardlarda kalması için uğraşıyorlarmış. Bu hafta da yazımı bir Ono- Lennon projesi Plastic Ono Band'den bir alıntıyla bitirmek istiyorum: "İşçi sınıfı kahramanı, olunması gereken bir şeydir..."