kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 10 Mayıs 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
atv
Kanal 1
ABC
ERGUN BABAHAN

Türkiye'nin düzeni ve Balzac

Büyük resim için tıklayın
Balzac kralcı bir yazardı ama Karl Marx onun eserlerini farklı bir gözle okudu ve Fransa'da yükselen sınıfların durumunu en iyi anlatan kişinin o olduğunun altını çizdi.
Engels de Fransa'daki gelişmeleri tarihçiler ve sosyologlardan daha çok Balzac'ın romanlarından öğrendiğini yazdı.
Vadideki Zambak, Goriot Baba, Eugenie Grandet'nin de aralarında bulunduğu 96 kitaba imza atan Balzac, içinde yaşadığı toplumdaki sınıf mücadelesini edebiyata en iyi uyarlamış gerçekçi bir yazardı.
Çünkü iktidar savaşı özünde sınıflar arası bir mücadeledir.
İktidarı kimin elinde tuttuğu, kaynakları kimin yönlendirdiği, yeni yükselen sınıfların bu kaynaklardan yararlanmak için nasıl bir kavga verdiğini anlamak için zaman zaman edebiyatçıların eserlerine ihtiyaç duyarız.
Çünkü gerçek mücadele, etiketler, sloganlar, giyim-kuşam tartışmaları arasında kaybolup gidebilir.
Türkiye'de 1950'lerden bu yana yaşanan mücadelenin temelinde de bu gerçeklik yatmaktadır.
Her zaman tehlikede olan bir değer bulunmuştur, bu değeri tehdit eden ideolojik hareket de...
Bu üç temel tehdit komünizm, irtica ve bölücülük olarak hep gündemde kalmıştır.
Çünkü asıl rahatsızlık bürokratik temeller üzerine kurulu devlet yapısının ve paylaşım düzeninin değişimiyle ilgilidir.
Toplum gelişip sermaye birikimi arttıkça, sermaye sahipleri bu merkezi denetim üzerinde daha fazla söz sahibi olmak istemekte ve bürokratik bir direnişle karşılaşmaktadır.
Bu doğal bir gelişmedir çünkü kimse elindeki gücü kolay kolay bırakmak istemez.
Bu sadece Türkiye için değil, dünyanın tüm ülkeleri için geçerli olan bir gerçekliktir.
İçinde bulunduğumuz dönem böyle bir gelişmenin kırılma noktalarından biri daha...
Çünkü küreselleşme denilen olgu, engel tanımadan yoluna devam ediyor ve bu değişime direnenleri birerikişer tasfiye ediyor.
Küresel ekonominin ciddi gelir elde ettiği ülkelerden biri olan Türkiye'de kimi güç sahipleri elbette bu durumdan rahatsız oluyor, ancak bu gidişatı durduracak veya etkileyecek durumda değil.
Çünkü onların dayandığı yapı her geçen gün eriyip yok oluyor.
Bizler sonucunu belirleyemeyeceğimiz ama gidişatını etkileyebileceğimiz büyük bir oyunun küçük aktörleriyiz aslında.
Yapabileceğimiz tek şey, ülkeyi kazaya uğratmadan demokratik sistemini yaşatmaya çalışmaktır.