kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 3 Mayıs 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
atv
Kanal 1
ABC
MAHMUT ÖVÜR

Türkiye'yi sarsan beş gün

Türkiye, müthiş gerilimli bir beş gün yaşadı. Önce 27 Nisan'da Meclis'in oylamasını bekledik.
Mecliste 367 sayısı bulunacak mı? Kilit konumundaki iki merkez sağ parti, DYP ve Anavatan'ın Meclis'e girip girmeyecekleri son dakikada belli oldu. Ve gerildikçe gerildik.
DYP ve Anavatan Meclis'e girmeyince beklenen Anayasa Mahkemesi süreci başladı.
Bu sürecin daha başında bu kez gece yarısı "sanal muhtıra" geldi.
Bir kez daha nefesler tutuldu.
Acaba ne olacak?
Ertesi sabah Genelkurmay'ın sert açıklamasına, hükümetin cevabı da sert oldu.
Gerilim had safhaya ulaştı.
Ve gözler bu kez piyasalara dikildi. Acaba yeni bir kriz yaşanacak mıydı? Piyasalar bu derin gelgitleri kısa sürede en az zararla atlattı. Türkiye'de demokrasi de, ekonomi de eskisi gibi zayıf olmadığını gösterdi.
Yara alsalar da sarsılmadılar.
Ama hala herkesin kafasında, yaşanan bu siyasi bunalımdan nasıl çıkılacağı sorusu vardı.
Öyle bir noktaya gelindi ki, AK Parti içinde bile Anayasa Mahkemesi'nin cumhurbaşkanlığı seçim sürecini iptal etmesini dört gözle bekleyenler oldu.
Çünkü artık tek çözüm vardı: Halka gitmek... Ve beklenen oldu.
Anayasa Mahkemesi 1 Mayıs günü kararını açıkladı. Ayrıntıları bir yana kısaca 367 sayısının bulunması gerektiğini söyledi.
Böylece "Yaralı demokrasi"yi iyileştirecek ilaç bulunmuştu:
En kısa zamanda seçim yapmak.
Siyasi iradenin bu sonuca cevabı gecikmedi. Yine bir gece yarısı Başbakan Erdoğan kameraların karşısına geçti ve Türkiye'yi rahatlatan kararları açıkladı.
"Söz milletin"...
Tabii bu çıkışın asıl çarpıcı yanı cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili olanıydı. AK Parti idari yapıyı kökten değiştirecek yeni bir öneri getiriyordu.
"Cumhurbaşkanını halk seçsin."
Her an bir şey olacak beklentisiyle geçen şu beş günde neler yaşadığımıza bir bakın...
"Her karanlığın bir sabahı var"dı ve o sabah olmuştu.. Ama yine de kulisler kaynıyordu.
Şimdi "derin hesap" yapanlar, "seçimin" mevcut durumu değiştirmeyeceği görüşünde.
Bu nedenle bazı mahfillerde "ara rejim" formülleri üretiliyor, transfer hesapları yapılıyor.
Görünen o ki, önümüzdeki günler hiç de kolay geçmeyecek...