kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 3 Mayıs 2007, Perşembe
Son Dakika
ARAYIN
atv
Kanal 1
ABC
Prof. Dr. AYDIN AYAYDIN

Ekonomide istikrarın kaynağı yurtdışıymış

Hafta başından itibaren piyasalardaki gelişmeleri ve Cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin gelişmeleri dikkatle izliyorum. Tek bir cümleyle özetlemek gerekirse panik olmadığı net bir şekilde görülüyor. Elbette borsa ve faizde ya da dövizde belli hareketler var. Cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında yaşananlara bakılınca bunlar gayet doğal gelişmeler. Geçmişte olduğu gibi kriz ve aşırı sert hareketler görülmedi.

Askerin açıklaması
Genelkurmay Başkanlığı tarafından yapılan açıklama beklendiği gibi piyasada fırtınalar yaratmadı. Aksine olumlu algılandı. Bu durum aslında bazı kesimler tarafından kullanılan tezleri de çürütüyor. Hatta daha da ileri giderek birçok insanın kafasında dolaşan sorulara da cevap veriyor. Tez şuydu: eğer siyasette çalkantı olursa, hatta 'asker' kaynaklı müdahale yaşanırsa ekonomi allak bullak olur ve bedelini tüm Türkiye öder.
Görüldü ki allak bullak olmuş bir durum yok. Herkes gibi asker de Cumhurbaşkanlığı seçimi ile ilgili düşüncelerini açıklamıştır. Bunu demokrasi dışı bir hareket olarak algılamak veya darbe girişimi olarak yorumlamak son derece yanlıştır. Kaldı ki, piyasada doğal düzeltmeler yaşanmaktadır. Bu da insanı bunun nedenini sorgulamaya götürüyor. Cevap basit. Yurtdışı piyasalarda yaşanan olumlu seyrin devamı. Son 4 yıldır yaşanan süreç pahalı petrol ve ucuz dolar faizi süreciydi. Sadece Türkiye değil Brezilya, Rusya gibi ülkeler de bu durumdan fazlasıyla yararlandı. Ekonomik büyüme sadece bizde değil bu ülkelerin tamamında yaşandı. O ülkelerde de borsalar yükseldi. Şirketlerin değeri zirveye ulaştı. Belki Türkiye'de petrol yoktu ancak petrol geliri artan ülke ve fonlardan para akışı vardı. Türkiye'de yaşanan ekonomik büyümenin ve olumlu gidişatın arkasındaki temel neden bu. Her zaman bu oldu. İktidarda hangi parti olursa olsun aynı gelişmeler yaşanacaktı.
Elbette siyasi iktidarın genel gidişatı bozmadan sürdürmesi de olumlu seyri pekiştirdi. Bu nedenledir ki adına ister muhtıra diyelim ister açıklama diyelim yapılan sert açıklama bile bu piyasa sürecini kesintiye uğratmadı.
Rejim tehlikesi yok
Gelelim ileri sürülen diğer bir teze. Yabancı yatırımındaki artış rejim sıkıntısı olmadığını gösterir yani yabancı yatırımcı rejim tehlikesi olmadığına inanıyor. Yabancı veya yerli yatırımcının baktığı nokta bellidir: Ucuza alınabilecek ve en kısa sürede en fazla getiriyi sağlayabilecek alışveriş imkânı.
Birkaç ayda bu getiriyi elde etmek isteyenler borsa veya bono ile döviz üçgeninde yatırım yapar. Birkaç yıllık vadelerde daha büyük yatırımlar için ise doğrudan yatırımlar tercih edilir. Yabancı yatırımın rejimle ilgisi olsaydı demokratik rejimlerin olmadığı birçok ülkeye yapılan milyarlarca dolarlık yatırımı nasıl açıklardık. Çin'e yapılan ve Türkiye'nin kat be kat üzerinde olan yabancı yatırım oradaki rejime ve siyasi iktidara güveni mi gösteriyor? Tabii ki hayır. İnsan hakları ihlalleri ve diğer onaylanmayan konularda Çin'e uyarı yapılırken bir yandan da yatırım akmaya devam ediyor. Neden? Çünkü para kazanma imkânı var. Aynı şeyleri Nijerya'da, Suudi Arabistan'da ve birçok başka ülkede söyleyebiliriz.
Türkiye'de siyasi istikrarın en büyük başarısı dünyadaki olumlu havayı ve para akışını kesecek sert adımlar atmamıştır. Merkez Bankası Başkanı atamasındaki gibi hamlelerde sert tepkiler anında verilmiş ardından yoluna devam etmiştir.
Tüm bunların ortak noktası ise şu: Türkiye'de artık siyasetin ve siyasi iktidarların üzerine çıkmış ve dünya ile entegre olmuş bir ekonomi var. Bunun hem iyi hem de kötü yanı bulunuyor. Yabancı piyasalarda fazla para olduğunda siz de faizi yüksek tuttuğunuzda para size geliyor. Aksi durumda ise dışarıya kaçıyor. Diğer tüm nedenler ve iç siyasetten kaynaklanan faktörler detaydır. Yurtdışındaki en ufak dalgalanmada Türkiye'de doların ve faizin nerelere geldiğini geçen yıl hep birlikte gördük. O nedenle siz artık siyasetten korkmayın orda çözüm bir şekilde bulunur. Asıl dışarıda hava bozulmasın diye dua edin. Bozulursa iktidarda ister tek parti ister çift parti ya da başka kim olursa olsun fark etmez. Sonuç geçen yılın mayıs ayındaki gelişmelerin kat be kat kötüsü olur.